Türk siyasi yaşamı hareketli süreçten geçiyor.

2023 seçimlerine yönelik hazırlıklar artarak devam edecek.

DEVA Partisi’nin Genel Başkan Yardımcısı Rizeli hemşehrimiz Hasan Karal ziyaretimize geldi.

Sohbet ettik.

Sevgili Okurlar,  Karal, 2023 seçimlerine kendi amblemleri ile katılacaklarını söylerken ‘Biz kısa vadeli değil uzun vadeli siyaset düşünüyoruz’ dedi.

Hasan Karal’a ‘AK Parti ile yollarınızı  neden ayırdınız’ diye sordum.

O da Genel Başkanı Ali Babacan gibi cevap verdi: ‘Ayrılmam ilkesel, kişisel değil.’

Siyasetin bir ayağında da CHP var.

Cumhuriyet Halk Partisi’nde bir taraftan Cumhurbaşkanı adaylığının mücadelesi diğer tarafta da 2023 sonrasına yönelik Genel Başkan mücadelesi var.

İkinci adam olmak kolaydır.

Beylikdüzü Belediye Başkanı olursunuz,

Hata da yapsanız gündem olmazsınız.

Ama İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı zirvedir.

Orası o kadar rüzgar alır ki, sadece iktidarla değil aynı zamanda kendi partinizle de mücadele etmek zorunda kalırsınız.

Zira 81 il başkanının talepleri var, milletvekillerinin talepleri var. 4-5 siyasi partinin talepleri var.

Saadet Partisi bile İstanbul’da aday çıkarıp AK Parti’ye gidecek oyları kendinde tuttu diye İBB ulaştırma biriminin bir bölümünde etkinlermiş. Halk otobüslerinin tüm inisiyatifi SP’li müdür ve arkadaşlarında imiş.

İmamoğlu böyle zor bir süreçten geçiyor.

Karadeniz turuna çıkmadan önce Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile konuştu.

Sonra da programını yaptı ve döndü.

Bölgede İmamoğlu’na ciddi ilgi vardı.

Yağmura rağmen Yomra meydanını bile doldurdu.

Dedim ya yukarılar çok rüzgar alır.

Tetikte bekleyenler vardı. Onlar harekete geçti.

Aslında konu Nagehan Alçı da değil!

O otobüse Abdulkadir Selvi de olsa aynısı olacaktı.

İmamoğlu’nun hata yapmasını bekleyen iktidar kadar Millet İttifakı içinde olanlar da var.

Fazıl Say, Şahan Gökbakar, Atilla Taş gibi isimler tetikledi, arkasında da muhalefet basınının aykırı isimleri devam ettirdi.

O otobüsten ineriz diyenler oldu.

Ekrem İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan bir süre sonra  hedefi İstanbul’dan Türkiye yönetimine çevirdi.

Gittim gördüm, Trabzon Ramada Otel’deki karargah sadece bir İstanbul başkanı değil, Başkan, Genel Başkan organizasyonu idi.

O nedenle İmamoğlu’na yönelik eleştirilere CHP kanadından bir cevap gelecek mi?

Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu’nu sahiplenecek mi, yoksa törpülenmesini mi istiyor?

Karadeniz gezisi sonrasında malzeme bol.

Fenerbahçe Başkanın saldırıları, Nagehan Alçı polemikleri.

Gözünün üstünde kaşın var derler ya.

Ya da sık kullanılan ifade ile: Kurt kuzuyu yiyecekya suyu bulandırdın’

diyorlar.

İmamoğlu’na yapılan da tam bu.