2010-2011 sezonunda çifte şampiyonluğa koşan Trabzonspor ve 1461 Trabzon takımları Hacıosmanoğlu'nun iş başına gelmesinin ardından, hem saha içinde hem de saha dışında irtifa kaybetmeye devam ediyor. Öğlen oynanan maçta Buca'ya 3-2 yenilen 1461 takımı ile üzülen taraftar, Torku Konya maçında teselli bulmayı ummuştu. Tipik beraberlik kokan maçta Trabzonspor ilk yarıda oyunu kazanmak adına hiç bir varlık gösteremezken Olcan’ın kalecide son bulan cılız şutu dışında hiç bir etkinliği olmadı. İkinci yarı ile oyuna ağırlığını koyan ev sahibi ekip Djalma ve Borek ile girdiği pozisyonları cömertçe harcadı. Juventus maçında sahada yokları oynayan, kontenjan senatörü unvanlı Malouda'yı 66.dakikada oyundan alan Hami, sadece bu tercihi ile bile benden kocaman bir alkışı hak etti. Sözleşmesine her maçta oynayacak maddesi koydurmuş oyuncu lakaytlığı ile oynayan Malouda'nın, oyundan çıkarken yerine giren Yusuf'un elini sıkmaması ve hocasını protesto edercesine soyunma odasına gitmesi oyuncunun karakterini yansıtması açısından da ibret verici oldu. Benim tanıdığım Başkana direkt bağlı olan ve oyundan alınmayı gururuna yediremeyen Malouda bunun altında kalmaz. Hafta içi Hami Hoca'nın dikkati çekilmezse iyidir. Trabzonspor'da Olcan ve Yumlu dışında sahada sözü edilecek üçüncü bir futbolcu yoktu. Geç gelen Emre değişikliği Hami Hoca'nın maç kazanma adına sayabileceğimiz yegane hamlesi idi. Oyunun son dakikaları ve uzatma dakikalarında biraz hareketlenen Trabzonspor, oyunun tamamında vasatın üzerine çıkamayarak Konya'dan bir puan çıkarmayı başardı. Maçın beraberlikle bitmiş olması kimseyi şaşırtmazken, Trabzonspor ceza sınırındaki oyuncuların kendilerini FB maçına taşıması ile teselli buldu. Juventus maçında tribünlerden yükselen "İstifa" tezahüratından rahatsız olan Başkan Hacıosmanoglu, maça kendi taraftarını aldırmayarak deplasman kombineleri olsa iptal edeceği taraftarı aklınca cezalandırmış oldu. Oysa Başkan, bu davranışıyla sadece kaçınılmaz sonunu biraz daha ertelemiş oldu.

Editör: TE Bilisim