KARADENİZ’İ PAZARLAMAK!

Hatırlarsınız, başbakan ‘ülkeyi pazarlayacağım’ dediğinde herkes ayağa kalkmış, pazarlamayı ‘satmak’ olarak okumuştu. Zaman başbakanı haklı çıkardı. Yeni dönemde biz de başbakan gibi düşünüyoruz. Bölgeyi, bölge insanını, markalaşama bilinciyle pazarlayacağız. Bunu yaparken, global düşüneceğiz, mikro milliyetçiliğe kaçmayacağız. Dört yıl önceydi; daha önce Günebakış’ın deneyip başarılı olduğu İstanbul çıkarmasını Taka Gazetesi de hayata geçirdi. Her ikisi de İstanbul’da birbirinden güç alıp yollarına devam ediyor. Karadenizli olmayan arkadaşlarımız, merkezleri Trabzon’da olan iki gazetenin İstanbul’da yayımlandığını duyurunca şaşırıyor. Marmara’da nüfusları ve nüfuzları Trabzon’dan, Rize’den, Giresun’dan büyük olan Anadolu kentleri var ama inanın böyle bir medya girişimleri yok. Lokal basılı materyallerin önüne geçemiyorlar ve kapalı devre gidiyorlar. Oysa Karadeniz medyası iki büyük günlük gazeteyle İstanbul’da. Bu insanımızın gücüdür. Karadeniz şehirlerini, insanını, doğasını, çayını, kömesini, fındığını, Honefter’ini, Sis’ini, Kaçkar’ını, Kafkasör’ünü, Sultan Murat’ını, Haçka’sını, Maçka’sını, balığını, kivisini, bakırını, ekmeğini, uçsuz bucaksız denizini,  pazarlamak için Taka, dünden daha da kararlı. Güçlü, nüfuzlu şehirleri ve markaları olan bölgeyi İstanbul’da pazarlamak için üzerine düşeni yapacak. İstanbul’dan bakınca dünyayı görürsünüz, Trabzon’dan bakınca Türkiye’yi. Taka’nın Marmara misyonu biraz da, bölgeyi İstanbul’dan dünyaya açmak olacak. Taşıdığımız en büyük sorumluluk Karadeniz’i, Karadenizliler’i pazarlamaktır. Bunun için hem nitelik hem de nicelik açısından güçlü olacağız. Bu gücün kaynağı Diaspora’daki Karadenizlilerdir. Okurdur. Okur, güçtür, yaptırımdır, gündemdir, iletişimdir. Taka için yeni dönem, nitelik ve niceliğin artırılması anlamına geliyor. Bu konuda üzerimize düşeni yaparız. Bölgeye bir bütün olarak bakıyoruz. Karadeniz kentlerinin güçlü yönlerine, isimlerine ve diğer sembollerine yatırım yapacağız. Eğer buradan başlarsak, o kentleri ve dolayısıyla bölgeyi İstanbul gibi dünya kentleriyle yarışabilir seviyeye getirmek için bir adım atmış oluruz.