Trabzonspor camiasının son 36 yıldır uğradığı haksızlıklara ve elinden çalınan şampiyonluklarına rağmen hala dimdik ayakta kalması inanılmaz bir başarı öyküsü. Bu başarının daha iyi anlaşılması için, 17 takımla verdiği mücadelenin yanında TFF MHK ve MEDYA ile verdiği mücadeleyi de görmek ve iyi anlamak gerekir.

Takımımızın bu sezon tüm olumsuzluklara rağmen başarılı olması, yine malum çevreleri inanılmaz biçimde rahatsız etmiş görünüyor. Şampiyonluk yolunda hızlı adımlarla yürüyen bu takımın önünü kesmek için Fenerbahçe maçından önce Wakaeme’ye kırmızı kart göstererek tökezlemesini düşünen ama başarılı olamayanlar, Sivas maçından önce de Sörloth’a kırmızı kart göstererek yeni bir senaryo sahnelemeyi düşünüyorlar. Ama nedenini hala anlayamadığım, Fenerbahçe maçında Serdar Aziz ve Gençlerbirliği maçında Baiano’nun seri katiller gibi bizim oyuncularımıza saldırmalarına rağmen oyunda kalmaları idi.

Başta MHK, tetikçileri olan hakemler ve bunların en büyük destekçisi olan TFF şunu unutmamalıdır. Trabzonspor eskisi gibi öyle kolay harcanacak bir takım değil. Bu camia kim ne yaparsa yapsın kirli oyunları sahneleyenlerle uğraşma yerine, işine odaklanarak doğru bir yol haritası belirlemiş ve bu yolda ilerlemektedir. Yine unutulmamalıdır ki, tüm takıma kırmızı kart verseler bile asla başarılı olamayacaklar. Çünkü camia, oyuncusu ile teknik heyeti ile yönetimi ile taraftarı ile bu sezon inanmışlığın zirvesini yaşamaktadır. Sahada mücadele eden oyuncuların biraz daha dikkatli olması ve tahriklerden uzak durması gerekmektedir. Çünkü Gençlerbirliği maçı, şampiyonluk yarışı verdiğimiz takımların diğer takımları da organize ederek bizi durdurmanın planlarını yaptıklarını göstermektedir. Baiano gibi bir oyuncunun Sorloth’un tandemlerine canice saldırması ve sahada kalması, ancak böyle bir organizasyonla olabilir.

Takımın kötü oynuyor bunu kabul ediyorum ama önemli olan kötü oynarken de kazanabilmek, işte takım bunu başarıyor. Şampiyonluk gelecekse böyle kötü oynarken de kazanmak çok önemli.  Peki bu oyun lig sonunu getirmemize yetermi, işte orası muamma. Teknik ekibin bu kötü oyunun sebebini araştırıp ortaya çıkarıp bertaraf etmesi gerekir. Oyuncuları tek tek yazmayacağım ama bu takımın yükünü çekemeyecek kadar yaşlı olan oyuncular, hem çok verimsiz hem de takımın ahengini bozuyorlar. Tek üzüldüğüm Abdulkadir Pamak gibi bir oyuncunun kenarda bekletilmesi. Hüseyin Cimşir’in bu tasarrufunu bizlere anlatması gerekir.

Sonuç olarak, Fenerbahçe maçından sonra çok önemli bir maçı daha kazanarak maç eksiğimizin olmasına rağmen zirveye oturduk. Eğer Sivas maçını da alabilirsek, kupanın bir kulpunu tutmuş olacağız. Tribünlere destek için gelen taraftarların biraz daha aktif olması ve 90 dakika destek vermeleri, sahada mücadele eden oyunculara itici güç olacaktır. Lütfen tribünlerde sahaya seyirci kalmayalım, tam destek hep destek……..