Prof. Dr. Naci Görür, son açıklamalarında Malatya Fay Hattı’ndaki deprem riski konusunda endişelerini dile getirdi. Görür, özellikle bu hattın üzerindeki fayların çok uzun yıllardır hareket etmeyerek enerji biriktirdiğini belirtti. Fay hatlarının yavaşça hareket etmeye başladığını ifade eden Görür, bunun büyük bir depremin habercisi olabileceğini ve bölgedeki sakinlerin çok daha dikkatli olmaları gerektiğini söyledi. Görür, Türkiye’nin güneydoğusundaki bu fay hattının aktif olduğunu, yakın gelecekte büyük bir deprem yaşanabileceğini kaydetti. Ayrıca, Türkiye’nin diğer fay hatlarında da benzer risklerin bulunduğunu belirterek, bu duruma karşı ulusal anlamda daha fazla hazırlık yapılması gerektiğinin altını çizdi.

Naci Gorur Deprem Uyari I Qsf Cover

Yer bilimcisi, bölgedeki depremler için gelişmiş erken uyarı sistemlerinin kurulmasının önemini de vurguladı. Hazırlıkların bu tür büyük afetlere karşı toplumun bilinçlenmesi ile birlikte artırılmasının, can kayıplarını en aza indireceğini belirtti. Bu çerçevede, Malatya ve çevresindeki yerleşim alanlarında binaların güçlendirilmesi, altyapıların yenilenmesi gerektiğini belirten Görür, depreme karşı genel hazırlık seviyesinin ciddi şekilde artırılması gerektiğini ifade etti. Hazırlıkların yanı sıra, afet sonrası yapılacak çalışmaların da bir o kadar önemli olduğunu söyledi.

Karlıova-Erzincan Arasındaki Fay Hattı Üzerindeki Risk

Prof. Dr. Naci Görür, Karlıova ve Erzincan arasındaki bölgedeki fayların da büyük risk taşıdığına dikkat çekti. Bu bölgedeki Yedisu Fayı’nın tarihsel olarak büyük depremler ürettiğine işaret eden Görür, 1790 yılında meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki depremi hatırlatarak, bu bölgedeki riskin halen devam ettiğini belirtti. Görür, bu bölgedeki yerleşim alanlarının da büyük bir tehlike altında olduğuna dikkat çekerek, “Yedisu Fayı 1790’daki depremden sonra tekrar kırılabilir” diyerek bölgedeki hazırlıkların önemini vurguladı.

Görür, bölgedeki fayların birleşim noktalarının, Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu faylarının kesişim alanı olduğunu belirterek, bu durumun büyük bir enerji birikimine yol açtığını ifade etti. Bu birikimin, bölgedeki herhangi bir kırılmanın büyük bir felakete yol açabileceğini gösterdiğini belirten Görür, olası bir depremde büyük bir can ve mal kaybı yaşanabileceğini söyledi. Görür, yerel yönetimlerin, bölgedeki riskleri dikkate alarak hızlı bir şekilde önlem almaları gerektiğini söyledi. Bu tür bir felaketin etkilerini azaltmak için daha fazla hazırlık ve bilinçlendirme çalışmaları yapılması gerektiğini vurguladı.

Büyük Depremler İçin Erken Uyarı Sistemleri Gerekiyor

Ticaret Bakanlığı’ndan Rekor Ceza: 2024’te 91,6 Milyar Lira Ceza Kesildi Ticaret Bakanlığı’ndan Rekor Ceza: 2024’te 91,6 Milyar Lira Ceza Kesildi

Prof. Dr. Naci Görür, Türkiye’deki büyük deprem riski için erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi gerektiğini belirtti. Özellikle 7 büyüklüğündeki ve üzerindeki depremler için erken uyarı sistemlerinin etkinleştirilmesi gerektiğini söyleyen Görür, bu tür sistemlerin halkın hızlıca güvenli bölgelere yönlendirilmesine yardımcı olacağını belirtti. Görür, Türkiye’nin büyük deprem riskiyle karşı karşıya olduğunun altını çizerek, bu tür sistemlerin yaygınlaştırılmasının hayat kurtarıcı olabileceğine işaret etti.

Görür, deprem anında alarm verecek sistemlerin kurulmasıyla birlikte, binaların güçlendirilmesinin, binaların içinde yaşayanların güvenliği için önemli olduğunu vurguladı. Ayrıca, halkın deprem sırasında ne yapması gerektiği konusunda daha fazla bilinçlendirilmeleri gerektiğini söyledi. Depremler sırasında yapıların dayanıklılığı, insanların hayatta kalmasını sağlayacak en önemli faktörlerden biri olduğundan, bu konuda bilimsel çalışmaların artırılması gerektiğini belirtti. Görür, özellikle yerel yönetimlerin ve belediyelerin, bölgedeki tüm altyapıların güçlendirilmesi için çalışmalar yapmaları gerektiğini ifade etti.

Kaynak: HABER MERKEZİ