Gedikli, “15 Temmuz 2016 akşamı maalesef ülkemizde okyanus ötesinin işareti ile hainler tarafından yapılmaya kalkan askerî darbe teşebbüsü,tasması küresel güçlerin elinde olan kendilerini asker diye nitelendiren darbeci çapulcuların verdiği isimle Yurtta Sulh Harekâtı,15–16 Temmuz 2016 tarihleri arasında kendilerini güya Yurtta Sulh Konseyi olarak tanımlayan bir grup hain tarafından gerçekleştirilen bir Fettullahçı kalkışmadır. Yapılan bu alçakça hain darbe teşebbüsü; Binlerce yıldır bu coğrafyada yaşayan Büyük Türk Milleti’ne karşı yapılan türlü türlü tezgah ve senaryoların en vahşi,en acımasız ve de en aşağılık olanlarından maalesef biriydi.
En aşağılıkcası diyoruz çünkü yıllarca bizim vergilerimizle beslenip, bizim vergilerimizle eğitilip bizim vergilerimizle silahlandırılan içimize sız(dırıl)mış bizden miş gibi görünen devletimizin ve milletimizin şerefini haysiyetini ve canını emanet ettiği halbuki gerçekte tasmaları okyanus ötesindeki sahiplerinin elinde olanlar tarafından yapılmış olması münasebetiyle. Liderimiz Sayın Devlet BAHÇELİ’nin de söylemiş olduğu gibi; Yusuf Has Hacip’in, “Düşmanın varsa boş bulunma, düşmana düşman ol, düzgün ol düzgün insana.” Nitekim Türk’e düşman olana her daim düşmanız!” dedi.
TÜRK DEVLETİ YIKILMAYACAKTIR
Gedikli, yayımladığı mesajda şunları kaydetti: “15 Temmuz gecesi karanlık bir üst aklın karanlık odalardaki karanlık bir planı olarak; Yıllarca, Yüce İslam dinimizi istismar ve takiyye ederek bu sayede kutsallarımızın arkasına rahatça saklanabilmesi sağlanmış olan ışık denilen evlerde maklube yiyerek sinsi sinsi örgütlenen zamanı geldiğinde ise uyuyan hücrelerini açığa çıkartan hain bir terör örgütüne dönüşen canavarların maşa olarak Türkiye’yi yıkma teşebbüs ve tertibinin bir sonucudur. Şerefi, ederi ve namusu bir dolar kadar olan beyinleri yıllarca abla ve abi denen hainler tarafından yıkanmış böylelikle mankurtlaşmış gayri milli alçaklar haline gelen çakallar o gece görevini yerine getirmenin mutluluğu içerisinde kahpe planlarını uygulamaya koymaya kalktıkları anda; Büyük Türk Milleti’nin genlerinde bulunan savaşcı ruh, binlerce yıl boyunca harmanlamış olduğu Devlet refleksini ve de Devlet reaksiyonunu göstererek küresel güçlerin beslemelerini durdurmuş,dağıtmış ve de bu beslemeler üzerinden ağa babalarına yani okyanus ötesine gereken cevabı vermiştir, Vermeye de devam etmektedir, Kökü kazılana kadar da verecektir. Konu vatan ve millet olunca fedakârlıkta hiçbir sınır tanımayız. Türk Milleti yenilmeyecek, Türk Devleti ise yıkılmayacaktır. Ne Mutlu Türk’üm Diyene.”
