‘Milliyetçi Hareket Partisi olarak 08-14 Mart Bilim ve Teknoloji Haftası’nı büyük bir coşku ve heyecanla kutlamaktayız. Döneminin bilim ve teknolojisinden faydalanarak İstanbul’u fetheden ve tarihte bu teknolojik devrimle birlikte yeni bir dönem başlatan Fatih Sultan Mehmet’in torunları; hayatında kendine en büyük yol gösterici olarak bilimi seçen, milletimizi çağdaş medeniyetler seviyesine çıkaran Mustafa Kemal Atatürk’ün çocukları olarak bu haftayı daha farklı bir heyecanla karşılamaktayız.
İLKELERİ BAŞBUĞ KOYDU
Başbuğ Türkeş, bu hareketi başlatırken esas aldığı ilkeleri “9 IŞIK Doktrini” ile ortaya koymuştur. Bu ilkelerde bilim ve teknolojiye “İLİMCİLİK” başlığıyla çok önemli bir yer ayırmıştır. Türk milletine uyarı olarak bizlere şu satırları bırakmıştır: “ Kendi tarihinden, geleneklerinden, örfünden, manevi değerlerinden habersiz çıplak bir varlık olarak insanlarımızın yetişmesi, yurdumuzun büyük zaafını teşkil etmektedir. İlimcilikten kastettiğimiz şey olayları incelerken ilim mantalitesini, metodunu kullanmak ve her işimizde ilimi kendimize önder kabul etmektir.” Bu fikirlerden anladığımız kadarıyla Bilim ve Teknoloji insanoğlunun en önemli kurtuluş reçetelerinden birisidir.
TÜRKİYE İÇİN TEKNOLOJİ ÖNEMLİ
Ülkemiz ve tüm dünya için önem arz eden Bilim ve Teknoloji konusuna çok büyük önem vermekteyiz. Özellikle Rusya’nın Ukrayna üzerindeki son işgal hamlesinden sonra konunun değeri bir kez daha açıklıkla gözler önüne serilmiştir. Rusya, Kırım’ın 2014 yılındaki ilhakı ile başlayan süreçle birlikte Ukrayna üzerine birçok siber saldırıda bulunarak stratejik kurum ve kuruluşları işlemez hale getirmiştir. İletişim ağları, elektrik hatları, internet bağlantıları gibi günümüzde vazgeçilmez hale gelen altyapı unsurlarına saldırarak kritik sektörlere ve savunma sistemlerine hasar vermiştir. Ayrıca finans dünyasında dalgalanmalar yaratarak dezenformasyon ile birlikte halk arasında korku ve endişe oluşturarak milli savunma ruhuna darbe vurmuştur.
BU HAMLE ÇOK ÖNEMLİDİR
Buradan hareketle ülkemizde Cumhur İttifakının öncüsü olduğu Milli Teknoloji Hamlesi ile birlikte bu var olma kaygısının önüne dijital ve teknolojik bir duvar örülmüştür. Ülkemizde bu çerçevede yapılan projelerin değeri bir kat daha artmıştır. İnsansız Hava Aracı teknolojileri, hava savunma teknolojileri, elektrikli araç teknolojileri, yerli yazılım-donanım ve sunucu yatırımları, oluşturulan siber güvenlik kurumları, uzay ve roket çalışmaları ve saymakla bitmeyecek yüzlerce, binlerce projeyi artık milli güvenliğimizin en önemli parçaları olarak görmekteyiz. Bu konularda yapılan tüm çalışmalara yatırım ve çalışma desteği verilmektedir. Önümüzdeki süreçte Cumhur İttifakı ruhu ile birlikte yükselen bu teknoloji ve ilim hamlelerinin artarak devam etmesini umuyor ve halkımızın yüksek desteğini istiyoruz. Yeni nesillerimizin bu ruh ve bilinç ile yetişmesi için elimizden gelen tüm gayreti göstermekteyiz. Bu vesile ile tekrar Bilim ve Teknoloji kutlar, milletimize hayırlar getirmesini ve gençlerimize yeni ufuklar açmasını dileriz.’
