Saadet Partisi, kutuplaşmanın, gerginliğin, çatışmacı üslubun hakim olduğu siyasete yeni bir ufuk açmış, siyaset kurumuna ve siyasetçiye duyulan güvenin azaldığı bir ortamda, halkımızın geleceğe umutla bakmasını sağlamıştır. Siyaseti günlük hesaplarla, popülizme teslim olmadan, milletin birlik, beraberlik, huzur ve refahını gözeterek yapan Saadet Partisi, halkımızın büyük kısmı tarafından takdir edilirken, bu siyaset tarzı, maalesef bazı çevreleri de rahatsız etmektedir. Bu çevrelerin başında da ülkeyi yöneten iktidar ve onun koalisyon ortağı gelmektedir. Gerilimden ve kutuplaşmadan beslenen ve siyasetini bunun üzerine inşa eden bu çevreler, Saadet Partisi’ni halkımıza kötü göstermek için olmadık iftira, karalama ve ithamlara başvurmaktadır.

Bu tahammülsüzlüğün son örneği, geçtiğimiz günlerde TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda yaşanmıştır.

İstanbul Milletvekilimiz Nazır Cihangir İslam, komisyonda milletvekillerinin sorularını cevaplandıran İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya, son derece nazik bir üslupla bazı sorular sormuş fakat Sayın Bakan sorulara cevap vermek yerine tepki göstermiş ve olmadık iftira ve hakaretlerde bulunmuştur. Bu olay, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ilk vukuatı değildir. Daha önce de Genel Başkanımızı ve Saadet Partisi’ne oy verenleri, terörle irtibatlandırma gafletine düşmüştür.
 
Milletin hafızasını yok sayan, adeta dalga geçen Sayın Bakandan, iftira etmeden, çarpıtmadan şu soruları soruyor ve cevabını bekliyoruz.

Sayın Bakan; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini kazanmak için kırmızı bültenle aranan, terörist başı Abdullah Öcalan’ın kardeşi, Mehmetçiğin katili Osman Öcalan’ı devletin televizyonu TRT’ye çıkarıp ondan medet umanlar kimdi? 

Halkımızı dehşete düşüren bu olay yaşanırken, İçişleri Bakanı olarak siz neredeydiniz? Neden bu katili yakalamadınız?

İstanbul seçimlerinde HDP’nin tarafsız kalması için PKK lideri Apo’ya heyet gönderen kimdi?
Sayın Bakan; bugün bazı muhaliflerinizi de PKK yandaşı, destekçisi ve terörist olarak itham ediyorsunuz. Peki, terör destekçisi olarak tanımladığınız HDP’ye bütçeden milyonlarca lira para veren kimdir?

FETÖ elebaşının televizyonunda DEHAP’ın meclise girmesi için barajın düşürülmesi gerektiğini söyleyen, savunan kimdi, açıklar mısınız?

Değerli Basın Mensupları,

Biz ‘hak, hukuk ve adalet’ anlayışıyla siyaset yapmayı sürdüreceğiz. İlkelerimizden taviz vermeden, vatanın ve milletin birliği, bütünlüğü için siyaset yapacağız.

Biz, bizim gibi düşünmeyen herkesin şiddet ve hakaret içermediği müddetçe fikrini açıklamasına da saygı duyuyoruz. Herkes bizim gibi düşünmek zorunda değildir. 

Saadet Partisi olarak inandığımız çizgide siyaset yapmayı, doğruları savunmayı, yanlışların karşısında olmayı, aynı kararlılık ve cesaretle sürdüreceğimizden herkesin emin olmasını istiyoruz.
Gelecek güzel günlerin çok yakında olması ümit ve temennisiyle, hepinize teşekkür ediyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.”
Editör: TE Bilisim