Trabzonspor’un asıl itici gücünü oluşturan eksik oyuncular düşünüldüğünde ve de  maçın 90 dakikalık serüveni göz önüne alındığında Göztepe’den bu şartlarda İzmir’de alınan 3 puan Trabzonspor’u şampiyon yapacak değerdedir..

Lakin  hala kendimize dert ettiğimiz şeye bakar mısınız;

‘Niye bu kadar kötü oynamışız’

Yaza yaza, konuşa konuşa bir türlü  anlatamıyoruz,,

Boş yere benzin yakıyoruz! …

Zira kazanmak için rakipten daha güzel oynamak gerektiği gibi  anlayışı bastırmak, bu şartlarda kazanılan 3 puanın 6 puan değerinde olduğunu anlatmak mümkün olmuyor.

Aradan neredeyse bir hafta geçmiş hala soruyorlar yolda izde;

‘Hocam niye bu kadar kötü oynadık?’

Gerekçelerini sayıyorum, takımın yarısı yoktu diyorum…

Anlatamıyorum..

‘Olmaz, olamaz ‘diyorlar ‘Trabzonspor bu kadar kötü oynayamaz’

Doğrudur diyorum ‘Göztepe bizden iyi oynadı da, kaç puan aldı?

-Sıfır..

Peki, biz kötü oynadık ta kaç puan aldık?

- 3 aldık ama..

Ne aması kardeşim, ne aması..

Artık bu işin aması, maması yok.

3 puan aldın ya, gerisini karıştırma..

Hem Trabzonspor bir sezonda bu kadar kötü diyelim en fazla 2-3 maç oynar.

Bunları da kayıpsız atlattığında demek ki şampiyon olacaksın.

Öyle ya, iyi olduğun maçları zaten kazanırsın, kötü oynadığını da kazanırsan seni kimse tutamaz.

Hala, ‘ doğrudur ‘diyemeyenler var..

Elbette hem şahane oynayan hem de kazanan bir Trabzonspor hepimizin arzusu.

Ancak şampiyonluk mücadelesi veriyorsan, ya da kümede kalmak için uğraşıyorsan kural şudur:

‘Üç puanı al da,nasıl alırsan al.’

İster yarım golle al, ister çektiğin tek şutu gol yaparak..

1996’da 7-0,8-0 bitecek  Fener maçını  2-1 kaybedip en az 20 yıl geriye giden Trabzonspor’u unuttunuz mu?

Keşke o gün rezilin rezili bir futbol oynayıp da berabere kalıp şampiyon olabilseydik!

Kaybettikten sonra çok iyi oynaman ne işe yarar?

Hasta öldükten sonra ameliyatın başarısı ile mi avunacaksın?

Sadece bir gollük averajın bile nelere mal olduğunu yaşayan bir takımın taraftarı olarak  galibiyetin keyfini çıkar.

Kafası gözü yarıldığı halde aslanlar gibi mücadele eden futbolcularınla gurur duy..

Merak etme,şahane oynadığımız maçlar da gelecek.

Hele şampiyonluğu bir garantileyelim, bak o zaman futbol nasıl oynanırmış, herkes görecek.

Anlaştık mı?

Sanmam ama, tamam…

YOLUN SONU GÖRÜNÜYOR!

Sezona müthiş başlayan ve 10 maç sonunda yenilgisiz olarak  zirveye yerleşip emin adımlarla yoluna devam eden Fırtına’nın bu başarısını  Avrupa’nın üst düzey liglerinde bile yakalayan çok az. İngiltere, İspanya, Almanya, İtalya, Fransa, Hollanda ve Belçika’da aynı başarıyı gösterebilen sadece 4 kulüp var. Bunlar; Liverpool, Milan, Napoli ve Freiburg...

Zaten tablo ortada:

Ligin en çok galibiyet alanı,

Ligin tek namağlup takımı

Ligin en çok gol atanı,

Ligin en az gol yiyen 2. takımı.

Ligin en iyi averaja sahip olanı..

Görünen köy kılavuz istemez derler ye..

Aynen öyle..

Yolun sonu gayet net bir şekilde görünüyor..

Yeter ki yaşanması kaçınılmaz kötü bir sonuçtan sonra bizlerde bir arıza çıkmasın!..

ARADA 2 OYUNCU

Trabzonspor belli ki ara dönemde kadrosuna takviye yapacak.

Daha doğrusu yapmalı.

Bence bunlardan birisi eldekilerden daha iyi bir golcü olmalı..

Diğeri de, öncelikle Bakasetas ile Hamsik oynamadığında onların eksikliklerini  aratmayacak  bir orta saha..

Bilet fiyatlarını neredeyse 1 kilo hamsi fiyatına düşürüp seyirci transferini! gerçekleştiren yönetim, bunu da başarırsa, Trabzonspor Mayısa kalmadan şampiyonluğunu ilan eder.

FATİH TEKKE DİYOR Kİ:

‘Benim dönemimde VAR olsaydı ve adil bir şekilde kullanılsaydı Trabzonspor’da kesinlikle 2 şampiyonluğum vardı. UEFA Kupası ve Süper Kupa kaldırdım ancak keşke ikisi de olmasaydı da Trabzonspor ile lig şampiyonluğu yaşasaydı’

TRABZON’DA İLK MAÇ

Trabzon İdmanyurdu’nu1913’te Rum gençlerinin oluşturduğu bir takımla oynadığı maç Trabzon’daki ilk futbol karşılaşması olarak tarihe geçti? Bu maça Osmanlı bayrağının renklerinden (Kırmızı-Beyaz)  oluşan formayla çıkan İdmanyurdu maçı  2-0 kazandı. (Selçuk A.Özdemir'den alıntı)