Amacından saparak gün geçtikçe daha çok çirkinleşen sosyal platformlar gelecek için büyük tehditler içeriyor

Hangi sosyal hesapları kullanırsanız kullanın bu tehditle yaşamak zorundasınız demektir

Uzmanların uyarısı da boşa artık.

Çılgın bir akım söz konusu.

Ve bu akıma kapılanların ne  tedavisi ne de  aşısı da henüz bulunamadı.

Bana göre tek çare sosyal medya hesaplarını  kökünden kapatmak

Üstelik bir daha açmama adına..

Yeminle sigarayı bırakmakla eş değer..

Şahsen ben bu kararı üstelik bir medya çalışanı olarak verdim.

Aslında vermek zorunda kaldım.

Çünkü sosyal platform da yaşadığınız haksızlık karşısında eliniz kolunuz bağlanıyor..

Sanal o kadar düşman var ki..

Ne zaman ne yapacaklarını kestirmeniz mümkün değil..

Su uyuyor bunlar uyumuyor..

Ellerine geçirdikleri teknikle klavye başında salyalarını akıtıp gözüne kestirdiklerine düşmanlık yapabiliyorlar.

Sosyal platform üzerinden tehditler-şantajlar-baskılar karşısında çaresiz kalanların halini ancak yaşayanlar bilir..

Nereye şikayet edersen et çare yok

Onları deşifre etmek bulmak hesaplaşmak imkansız gibi..

Şeytanlık ve hainlik için yapamayacakları şeyleri yok..

Para kazanmak adına  itibar suikastı yapmak için o kadar acımasız yöntemler var ki..

Aklınız durur..

Dünyada 2.9 milyar kişi sadece facebook kullanıcısı

Türkiye de ise bu sayı 44 milyon..

17 yıllık bir tarihe geçmiş facebook kurucuları servetlerini göğe çıkardı..

Aptalca paylaşımlar salakça yorumlar..

Şiddetin her türlüsü..

Nefret suçları..

Mafyatik grup sayfaları..

Tecavüz istismar ve kadınların metalaştırılması..

Ne ararsan var..

Peki getirisi nedir?

Ne olacak stres-sıkıtı-zaman kaybı ve güven bunalımı..

İntihar-boşanma-dezenformasyon..

Kimse kendini kandırmasın gerçek bu..

Evinde eşi ile çocukları ile sohbet etmeyen zavallılar saatlerce facebook, Instegram ve Whatsapp üzerinden bir boşluğa akıyor adeta..

Sohbet etmeyi unuttuk..

Dertleşemiyoruz..

Paylaşamıyoruz..

Yüz-yüze konuşamıyoruz..

Hayatın gerçek tarafında değil yalan ve sanal tarafını tercih ediyoruz..

Çünkü kendimizle yüzleşmekten korkuyoruz..

Klavye başından aslan kesilmek kolay..

Oysa en büyük cesaret aynaya bakabilmekte geçiyor..