Bir takımın başarılı olması için önce disiplini elden bırakmaması gerekli! Eski hoca Newton zamanında Trabzonspor takımında pek fazla disiplin görülmüyordu. Herkes bildiğini okuyordu. Başta Başkan Ahmet Ağaoğlu geçen sezon tesislerde yatıp kalkıyordu. Saha içerisine girip hocalarla sohbet ediyordu. Kulüp çalışanlardan bazıları futbolcuların sabah kahvaltısı yaptığı öğle yemeği yediği yerde onlar önce yemek yerdi. Teknik heyetin oturduğu masada birlikte yemek yerdiler. Saha içerisinde gezerlerdi. Sanki kulübün sahibi onlardı. Önceden laçkalık vardı şimdi yok, herkes disipline uyuyor. Teknik heyette aynı herkes işini yapıyor. Abdullah Avcı bir şey isterken karşısındaki kim olursa olsun saygısı var. Konuşmasına lütfenle başlıyormuş.
 
Abdullah Avcı’nın gelmesiyle devran tersine döndü. Avcı tesislere öyle bir yasaklar getirdi ki adeta sıkı yönetim ilan etti. Teknik heyet ve futbolcuların dışında tesislere kimse giremiyor. Doğru olanı bu. Bir camiada disiplin yoksa başarıda yok demektir.
 
 Avcı’nın Parolası şu: “Ya hepimize ya hiçbirimize!”
 
Malzemeciden, doktoruna, Masöründen fizyoterapistine, kendinden yardımcılarına kadar herkese eşit davranılmasını isteyen bir Teknik Direktör. Başakşehir’i çalıştırırken  bu şekilde davranırmış.  Oyuncularda da öyle.
 
Ne yaşlarına ne pasaportlarına bakıyor, tamamen performanslarına ve karakterlerine...
Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nde yaşıyor.
 
Çünkü kimsenin, takımın kimyasını bozmaya hakkı yok. Yetenek de önemli ama maçlar o kimyayla kazanılıyor. O yüzden de karakterini beğenmezsem, çok iyi bir oyuncu olsa bile almam. Aile hayatı, kendi hayatı benim için daha önemli. Önemli olan takımdır. Ben bile önemli değilim. Hiç kimse takımdan daha önemli olamaz. Önce takım gelir... Başarı disiplinden gelir. İnşallah Avcı bu gidişatını bozmaz…
 
TABZONSPOR'DA KONGRE YAPILACAK MI?
 
Teknik direktör değişiminde git geller yaşayan Trabzonspor şimdi de 20 Kasım-20 Aralık arasında yapılması gereken yıllık olağan genel kurul toplantısı konusunda henüz karar alamadı. Zira pandemi nedeniyle ülke yönetiminin bu konuda henüz karar vermemesi belki de bu yılki kongrenin yapılamaması endişesini ortaya koyuyor... il sivil toplumla ilişkiler müdürlüğünden sabırsızlıkla haber bekleyen yönetimin alacağı karar merakla bekleniyor...
 
Sicil Kurulunun yaptığı ve Trabzonspor Kulübü'nün sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamaya göre 9511 üyenin katılma hakkı bulunan kongre, katılımcı sayısının çokluğu nedeniyle nasıl ve ne şekilde yapılacağı kafaları ciddi anlamda meşgul ediyor.
 
Zira salt çoğunluğun aranmadığı ikinci genel kurulun (ertelemeli kongre) 20 Aralık 2020 tarihini geçmemesi gerekiyor. Bütün bunların ışığında katılımın çok olması durumunda Trabzon'da özellikle mesafeye dikkat edilmesini sağlayacak salonun bulunmaması da ayrı bir problem olarak karşımızda duruyor...
 
NEDEN İSTANBUL DA TRABZON DEĞİL!
 
Trabzonspor’un yeni teknik direktörü Abdullah Avcı’nın işi takımının performansını yükselterek puan ve puanlarını artırmak olmalı. Son bir haftadan bu yana, ‘Avcı Trabzonspor medya departmanına taktı’ gibi haberlerine şahit oluyoruz. Avcı, teknik heyetini kendi oluşturmuş ve bunu Trabzonspor medya departmanında da uygulamak istiyor. Türkiye’de medya konusunda işini en iyi yapan Ulusal medya dahil en iyi sektör Trabzon’da var. Sayın Avcı bıraksın İstanbul’dan medya departmanı Trabzon’a getirmeyi, gelenleri gördük. Hâlbuki Trabzon medyası işlerinin ehli. Kısaca, İstanbul’dan getirilecek kişilerle medya iletişimi sağlamak Trabzon’da kolay bir iş değil.
 
Yani Trabzon’dakiler yetersiz mi? Avcı’nın adamları uzaydan mı gelecek? Bunun örneğini eski başkanlardan İbrahim Hacıosmanoğlu döneminde yaşadık. İstanbul’dan getirilen ve o dönemde ulusal bir spor gazetesinde çalışan Beşiktaş muhabirlerinden Gökhan Dinç, Trabzonspor’da bir süre görev yapmıştı. Bu durum hiç de iyi olmamıştı. Dinç, Trabzonspor medyasıyla huzurlu çalışamamıştı. O zamana göre çok iyi para almıştı. Kesesini doldurmuş, ayrıldıktan sonra bir TV kanalında Trabzonspor’a hareketler yağdırmıştı.
 
'Ben, Trabzonspor'da 'kavga' etmek istiyorum. Trabzon’a, Trabzonspor’a inanıyorum’’ diyorsun. Sayın Hocam, siz önce öncelikli işinizle uğraşın. Trabzon medyasında bu işi layıkıyla yapacak çok kapasite gazeteciler var. Eğer kişilere güven duymuyorsanız o zaman çok sıkıntılı günler yaşayabilirsiniz. Şimdi ise Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu ve yönetimine sesleniyorum. Eğer Avcı’nın Trabzonspor medya departmanında yapılacak değişimine karar verecekseniz, o zaman Trabzonspor Kulübü’nün anahtarını da Abdullah Avcı’ya teslim ediniz.
 
YÜKSELEN DEĞER MURAT AKIN
 
Murat Akın, Gümüşhane’nin gururu, Kelkit’in Onuru Şiran’ın Torunu olan Diplomat Ariana Group Başkanı ve 1954 Kelkit Beldespor’un Onursal Başkanı Diplomat Murat Akın’ın daha önceki barış elçiliği görevinden; BM birleşmiş milletler Diplomatı olarak (UN) West Africa ve Kenya devletinin Finans Danışmanlığına getirildi!
 
Kazanımını doğup büyüdüğü Kelkit’e yaptırımlar yaparak ilçesinin ismini Türkiye geneline en iyi şekilde tanıtmaya çalışıyor. On parmağında on marifet olan hayırsever iş insanı eli, yüreği herkese açık. Bir elin verdiğini diğer el görmüyor. Yaptığı hayırlarla birçok garibanı sevindiriyor. Bunları yaparken de mutlu oluyor. Tam bir gariban babası. Hakkını teslim etmek gerekir. Dün neyse bugün de o. Kendisini çok iyi tanırım. Dosttur, candır, yardımseverdir, vefalıdır, alçak gönüllüdür, somurtmaz, güleryüzlüdür. İnsanlara kafdağından bakmaz ve dedikoyu sevmez hiç de yapmaz.
 
Murat Akın’a çok onurlu bir görev daha verildi. Yıllarca yurt dışına görev icabı gidip gelen değerli insan Akın, Birlemiş Milletler Financial Advisor Kenya Branch Görevine atandı. Yeni görevinde kendisine başarılar dileriz. Sadece Gümüşhane değil Türkiye’nin gururu... Allah sizin gibi daha nice insanlar nasip etsin bizlere, başımızdan eksik etmesin. Bu zorlu ve meşakkatli görevde yolunuz açık olsun.
 
KAFAYI VURDU DİŞLER BABA KARTAL’IN ALNINDA KALDI!
 
Ahmet Uğur Zihni Faroz uşağıdır. Rahmetli babası Eski adı SSK Hastanesi şimdiki adı Fatih Devlet Hastanesinin eski müdürü rahmetli Temel Zihni idi. Temel amca hem hastane müdürlüğü yapardı. Hem de boş vakitlerinde kayığı ile denize giderdi. Geçtiğimiz pazar günü Faroz damlarına giderek Diş Doktoru Ahmet Uğur Zihni ile sohbet etmiştik.  Bu sohbetten sonra salı günü iş yerine geleceğimizi Diş Doktoru Zihni’ye söylemiştik. Kararlaştırdığımız günde İlhan Hardaloğlu ile birlikte meydana gittik. Ahmet Uğur Zihni’nin diş muayenehanesine uğradık. Kısa bir soluklanmadan sonra Diş Doktoru Zihni bir misafiri ile konuştuktan sonra bizleri odasına aldı. Sohbet oradan, buradan derken, Ahmet Uğur Zihni mahallemizin baba Kartal İlyas Hardaloğlu ile yaşadığı iki anısını anlattı. İlk anıyı buradan yazmak olmaz.
 
Anlattığı ikinci anı ise gerçekten ilginçliğin yanı sıra çok güzeldi. Bir gün baba Kartal ile eski futbolculardan Labra İsmail bir yerde kavga ederler. Kavgada baba Kartal karşısındaki kişiye kafayı çakar ve Faroz’a dönerler. O esnada Labra İsmail’in annesi öğle yemeğine onları çağırır. Baba Kartal ve Labra İsmail ellerini yıkarlar ve yemeğe oturur. Bu esnada Baba Kartal yer sinisinde bulunan lahana yemeğine kaşığı daldırır. Tam ağzına kaşığı getirdiği esnada. Alnından lahana yemeğin içine iki damla kan düştü. Baba Kartal kafasını kaldırır Labra İsmail ve rahmetli annesi Kartal babanın anlında kafa attığı adamın iki dişi anlında kaldı.
 
DELİĞE TUTTURAMADI SIRA DAYAĞINA ÇEKİLDİLER
 
Adı Alaattin Soyadı Kurt namı değer ismi Aloş…
Herkes ona ismi ile değil lakabı Aloş diye hitap eder.
Aloş Abi’de kendine bu şekilde hitap edilmesine mutlu olur.
 
Aloş abi askerlik anılarından biri anlattı. Askerliğini Bahriyeli yapan ve İskenderun’da acemi birliğini yaparken Denizgücü futbol takımına seçilen Aloş, İzmir Poligon’a gider. Denizgücü futbol takımına katılır. Hocamız Başgedikli Şakir Kuruş’tu. Hem futbol oynuyordu hem de antrenörlük yapıyordu. Kaldığımız yerde iki tane tuvaletimiz var. Şakir hocanın tuvaletine kimse gidemiyor orası kapalı, futbolcular diğerine gidiyor.
 
Fenerbahçe’nin eski futbolcusu Abdülkerim Durmaz diye bir futbolcumuz vardı. Şakir Kuruş bir maç öncesi Abdülkerim’e hakaret edip onu ağlattı. Abdülkerim dururumu kafasında Şakir hocaya bir iş yapacağını kurguladı ve bugün buna bir iş yapayım dedi. Başgediklimiz Şakir Kuruş’un tuvaletine girdi. Pisliğini tuvaletin kenarına bilerek yaptı. Şakir hoca tuvalet ihtiyacını gidermek için kendine ait olan tuvalete girdi, pisliği görünce çileden çıktı. Kahvaltıdan sonra Posta geldi oğlum başgediklim hepinizi toplantıya çağırıyor. Gittik hepimiz sıraya dizildik. Ağzı da bozuk. Geldi, “Ulan”, bilmem ne ettiğimin çocukları tuvaletin kenarına kim pisletti. Bilmem ne ettiğimin çocukları Rusya on bin fitten küçük deliği vuruyor da siz bir santim yerden tuvaletin deliğini tutturamıyorsunuz” diyerek çekti biz sıra dayağına! 
 
SEVİLEN VE SAYILAN İNSAN ENES ASLAN
 
Enes Aslan 2001 yılı KTÜ Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümü mezunu. AK Parti Kuruluşundan beri kurucu yönetim dahil birçok defa görev almış, Yenimahalle çocuğu. İyi derecede İngilizce biliyor. Son 6 yıldır Haydar Revi’nin Başkan Yardımcısı, açık sözlü, net, şeffaf, halkın içinden birisi. Mütevazi ve aynı zamanda disiplinli, yanına kim gelirse gelsin siyasi ayrım gözetmeden derdiyle hemhal olan bir genç. Konuştuğu zaman hitabıyla insanları etkiler, mühendisliğinin yanında hatipliği de kuvvetli. Milletvekilleri, Belediye Başkanları ve diğer teşkilat mensupları ile iyi ve seviyeli ilişkileri var.

Birisine angaje olmamış, birisinin adamı değil, partinin adamı. Yüzlerce kişi çalıştırmış bir iş insanı. Teşkilatın içerisinden gelen merdivenleri ağır ağır çıkan ve bu günlere gelen Aslan taşın altına elini değil gövdesini koyan bir isim. Her zaman ben değil biz diyen kibirden uzak duran büyüğü ve küçüğünün sorunlarını kulak arkası etmeden dinleyen bir isim. Bir mazlum görse onu sahiplenen ve destekleyen, Trabzon siyasetinde iktidar partisinde yıldızı parlayan genç ve başarılı bir isim.
Enes Aslan…
 
Yeni bir yolculuğuna çıkmaya karar verdi. Parti tabanından güç aldı.

Trabzon İl Başkanlığına adayım diyerek hizmet bayrağını devralmak istiyor. Parti içinde de sevilen ve sayılan bir kişi, halktan da takdir gören birisi. Özellikle mahalle teşkilatları tarafından da büyük ilgi gören Enes Aslan, çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. AK Parti’de kurucu üye olan Aslan, insanlarla barışık bir yapıya sahip olmasıyla herkesi takdirini kazanmaya devam ediyor.