Bir takımın sezon sonu ipi göğüsleyebilmesi için uyması gereken olmazsa olmaz 3 kriter var bana göre.

Bu kriterlerden birincisi elindeki oyuncu kalitesini doğru ölçeklendirmektir. Bu kriter size kadrodaki eksik, zayıf ve güçlü yönleri doğru tespit etme imkanı tanır. Bu sayede bazı bölgelerde yığılma olmasının önüne geçer, zamanınızı ve enerjinizi ekonomik kullanabilirsiniz.

İkinci kriter ise sezon sonu hedefini gerçekçi belirlemektir. Bu kriter size hedeflerinize uyumlu oyuncu seçme şansı tanır. Bu sayede hedefinize sizi taşıması mümkün olmayan oyunculara milyon dolarlar vermekten kurtulursunuz.

Üçüncü olarak da sağlam bir bütçe planlaması olmazsa olmazdır. Aldığınız oyunculardan maksimum verim almanın en önemli kuralının ödemeleri aksatmamak olduğunu herkes bilir.

Bu 3 kriter hedefe ulaşmanın olmazsa olmazlarıdır bana göre.

Trabzonspor'un başarıya ulaştığı 2021-22 sezonu buna en doğru örnektir. Abdullah Avcı'nın ligler bitmeden eksikleri gördüğünü, takviye edilecek bölgeler belirlediğini, yönetiminin daha ligler bitmeden transferleri bitirdiğini, Yönetim ve hocanın hedefte mutabık olduğunu ve tüm bu doğru hamlelerin geçen yıllardan gelen güçlü bir mali disiplin üzerine inşa edildiğini biliyoruz.

Peki bu sezonda durum ne?

Bu sezon başlangıcı her anlamda  belirsizlikler barındırıyor.

O zaman hemen kriter kriter inceleyelim.

Önce birinci kritere bakalım, kadro kalitesini doğru ölçeklendirildi mi?

Uğurcan gidecek mi? kalacak mı? belli değil. Nwakaeme imza atacak mı? Atmayacak mı? bilen yok. Bakasetas ile Cornelius milli takımlarında goller atmaya devam ediyor. Bu oyuncuların da talipleri var. Hal böyle olunca, gidecekler, kalacaklar belli olmayınca mevcut kadronun ölçeklendirilmesi de mümkün olmuyor.

Peki İkinci kriter yani hedef net olarak belirlendi mi?

Geçen sezonun ortasında takıma katılan genç oyunculardan yeni sezonda yeni bir yapılanma beklentisi oluşmuşsa da takıma henüz monte edilmemiş olmaları kafalarda soru işaretlerine neden oldu. Buna bir de Ağaoğlu'nun ‘şampiyon olduk diye bizden yıldız transferi bekleyenler hayal kırıklığına uğrayacak’ söylemleri eklenince hedefin Şampiyonlar Ligi’nde gruplara kalmak mı? Ligde şampiyon olmak mı? Yoksa yeni bir yapılanma mı anlayamadık.

Peki üçüncü kriter yani mali kriter oluştu mu?

TFF başkanının bilinmediği, Yayıncı kuruluşun vereceği paranın netleşmediği dolayısıyla bütçenin de doğru oluşturulamadığı bir süreçte bu kriterin oluştuğunu da söylemek çok mümkün değil.

Görünen o ki üç kriterin birine dahi gönül rahatlığı ile gerçekleşti demek pek mümkün değil. Peki bunca belirsizliğin içinden bir başarı çıkar mı?

Normalde çıkmaz lakin bizde belirsizlik bir ise rakiplerde beş. Dolayısıyla ülke şartlarında hala rakiplerden bir adım öndeyiz.

Tabi şimdilik.