Evet bu sezonun son milli maç arasındaki boşluk en çok sakatlıkları bulunan oyuncularımıza yaradı diye düşünüyorum. Çünkü Sosa geçen hafta sakatlığından dolayı oynayamadı. Bu maçta da büyük fedakarlık yaparak Ankaragücü maçında oynamak istedi ve gönülleri fethetti. Diğer taraftan Sturridge’ye bakıyoruz o da başka dallarda fedakarlık yaparak Amerika’daki gece kulüplerinde, pistlerde kadınlarla dans ederek kendi zevklerini tatmin ediyor. Başkanımızın ve hocamızın dikkatine diyorum, gereğini yapmalısınız. Çünkü O’nun bu davranışları diğer futbolcuları bile kötü yönde etkiler. Trabzonspor Ankaragücü maçında Abdülkadir Parmak  cezalı oluşundan , Novak ise milli takımında sakatlanmasından dolayı oynayamayacaklar. Bu sakatlıklardan dolayı Ünal Hoca sol beke Kamil’i yerleştirdi, ön liberoya da Hosseini’yi koyup stoperde de Campi’ye görev verdi ve maça elindeki en iyi on bir ile başladı.
 
Maça iki takımda futbol oynamak ve kazanmak arzusuyla başlayınca ortaya çok güzel bir maç çıkmış oluyor. Bu nefis oyunun süsü olan golde erken geliyor. Dakikalar 6’yı gösterirken Kutsui‘nin hatalı pasını yakalayan Sörhloth 40 metre sürüp getirdiği topu Korcan’ın altından Ankaragücü filelerine göndererek takımını öne geçirdi. Bu golden sonra maça daha da üstün bir tempo geldi. Ani bir Ankaragücü atağında şans bizden yanaydı, çünkü direğe çarpan top Erce’ye çarpıp kornere gitti. 23. dakikadaki serbest atıştan gelen topa iyi yükselen Obi Mikel’in kafa vuruşu direğe takıldı. Ankaragüçlü oyuncular biraz abartılı fauller yaparak bolca sarı kart gördüler. Bunlardan biri de Faty’di. Beş dakika arayla iki sarı kart görünce takımını on kişi bıraktı tabi ki bu en çok bizim işimize yaradı. İlk yarının uzatmalarında kaçırdığımız yüzde yüzlük pozisyondan sonra Cüneyt Çakır da düdüğünü çalarak ilk yarıyı bitirdi.
 
İkinci yarıya da Trabzonspor golle başladı. 49. dakikada da Nwakeme’nin kontra topunu alan Yusuf rakibine nefis bir çalım attıktan sonra şık bir vuruşla takımının ikici golünü attı. Trabzonspor‘un atakları daha da sıklaştı, eksik ve güçsüz Ankaragücü takımında defans zafiyetleri baş göstermeye başladı. 56. dakikada da Sörhloth şahsi gayreti ile üçüncü golümüzü getirdi. İlk yarının en kötü oynayan oyuncusu Nwakaeme skoru 3-0’a getirerek herkesi rahatlatmış oldu. Bu golden sonra oyuncularımız tamamen kendi alanına çekilerek kontra ataklarla gol aramayı düşündüler. Tabi bir de haftaya oynayacağımız Galatasaray maçını düşünerek riske girmeyip maçı böyle bitirip en azından sakatlıktan ve cezadan arınmış bir şekilde haftaya oynanacak olan Galatasaray derbisinde tam kadro olarak çıkma düşüncesi hepsinin kafasındaydı. Trabzonspor ilk defa bir deplasman maçında üç gol atmış oldu bu ilkte bize üç puanı getirdi ve üst sıralardaki yerimizi korumuş olduk. Bu galibiyetten sonra Galatasaray’ı büyük bir korku almıştır şimdi onlar düşünsün. Alanya maçına gelene kadar ki periyotta tüm maçlarda gol yedik. İlk kez Alanya maçında kalemizi gole kapattık. Bunu Ankaragücü maçında da tekrarlamış olduk. Darısı kalan diğer haftaların başına diyorum.
 
MİLLİ GURUR
 
Milli futbol takımımız son maçını da kazanarak EURO 2020 Avrupa Şampiyonasına gitmeyi garantiledi. Bu zaferde payı olan Şenol Hocayı ve onun seçtiği oyuncuları candan kutluyorum. Her ne kadar İstanbul’daki bazı Trabzonspor kindarları bu başarıya kem gözle baksalar da, Şenol Güneş düşmanlığı yapsalar da sonuçta konuştukları ve tenkit etmekle uğraştıkları bu kardeşimiz zafere ulaşarak bu densizlere en güzel cevabı vermiştir. Avrupa şampiyonasında tüm ülke olarak milli takımımızı desteklemek bizim en asli görevimizdir, şimdiden başarılar diliyorum.