Zaman zaman 3 günde bir maç yapılan, uzun, zorlu bir yolculuğun sonuna geldik. Ekonomik sıkıntılar, ciddi sakatlıklar, zorlu deplasmanlar birer ikişer aşıldı ve yediden yetmişe hepimizin hayali gerçek oldu…

Tiyatro tabiriyle perde günü bugün. Artık ışıklar söndü, perde son kez açıldı ve şampiyon takımın şampiyon oyuncuları son kez sahneye çağrıldı..

Gün bu güzelliği alkışlama günü,

O zaman başlayalım;

İlk alkış takımı yalnız bırakmayan büyük Trabzonspor taraftarına gelsin. İç saha dış saha, yağmur çamur demeden ülkeyi karış karış gezdiler.

İkinci ve en büyük alkış uçurumun kenarında teslim aldığı kulübü şampiyon yapan büyük Başkan Ahmet Ağaoğlu'na gelsin.

Üçüncü ve en güçlü alkışlardan bir başkası futbol aklı ve tecrübesi ile 38 yıllık hayali gerçekleştiren SİR Abdullah Avcı ve ekibine gelsin.

Dördüncü alkış Uğurcan Çakır kaptanlığında sahada terinin son damlasına kadar akıtarak ipi göğüsleyen birbirinden kıymetli futbolcu grubuna gelsin..

Beşinci ve önemli bir diğer alkış da, takım her ihtiyaç hissettiğinde elini değil tüm bedenini taşın altına koyan Asbaşkan Ertuğrul Doğan'a gelsin.

Altıncı ve bir diğer gür alkış malzemecisinden masörüne, güvenliğinden şoförüne kulüp personeline gelsin..

Bunlar üç aşağı beş yukarı hepimizin ortak kararı. Bunlara ek olarak çok dillendirilmeyen, şampiyonluk hikayesinde dolaylı da olsa katkısı olan birkaç ismi de ben eklemek istiyorum

Bu noktada bana göre İlk alkışı, kadro yapılanmasının mimarı, çok zor bir dönemde önemli işler yapan Ünal Karaman hak ediyor.

İkinci alkış Fenerbahçe'nin Kadıköy'deki 23 yıllık yenilmezlik serisine son veren ve dar oyuncu kadrosuna rağmen fırtınayı yarışta tutan Hüseyin Çimşir'e gelsin.

Üçüncü alkış Burak Yılmaz gibi, Onur Kıvrak gibi önemli krizleri çok iyi yöneterek Uğurcan gibi bir yıldızın doğmasına zemin hazırlayan eski Asbaşkan Hayrettin Hacısalihoğlu'na gelsin..

Son alkış da dolaylı katkısı olanların belki de en gizlisi, en meşakkatlisine,  Bu onurlu yolculuğa makaleleriyle, yazılarıyla, fotoğrafları ve haberleriyle eşlik eden, taraftar ile kulübün arasında güçlü bir bağ kuran benim de yazılarımla parçası olduğum, işler kötü gittiğimde hedefe ilk konan Trabzon yerel medya emekçilerine gelsin..

Sevgiyle kalın…