TFF Başkanı Nihat Özdemir çıktığı bir TV programında “Gelecek sezon için alınan bir karar vardı. 14 yabancı futbolcuyla sözleşme yapabilecek ama en fazla 8 yabancı sahada olacaktı. Fakat kulüplerden talep geldi, bir yıl öteledik bunu” dedi.

Doğrudur yanlıştır kişiye göre değişir elbet..

Ayrıca eminim bu işten menajerler de, çok ama çok memnun kalmıştır..

Lakin bu tür uygulama sonunda ortaya çıkan tablo da hiç iç açıcı değildir..

Herkes ‘Türk futbolu, Türk futbolu’ diyor ama Türk futbolu Türk futbolcusuz hale gelmiştir.

Fransa şampiyonu Lille bile şampiyonluk maçına 3 Türk futbolcusu ile çıkarken, Türkiye şampiyonu Beşiktaş şampiyonluk maçına sadece 2 Türk futbolcusu ile çıktığına göre her şey ortada zaten.

Türkiye Süper Ligi yerine, yerli futbolcularla takviyeli yabancılar ligi demek daha doğru olur..

Efendim Avrupa’nın futbolda ileri gitmiş ülkelerinde de aynı uygulama varmış.

Doğrudur, lakin onların yüzlerce futbolcusu da yabancı liglerde oynuyor.

Senin yabancı liglerde forma giyen kaç futbolcun var?

**

Tabi ister istemez Trabzonspor’da uydu bu  modaya..

Uğurcan ve Abdülkadir Ömür’de gittiğinde 10-11 yabancılı bir Trabzonspor bizi bekliyor.

Zaten 9-10 yabancılı Trabzonspor’a alışmıştık, onu da yadırgamayız..

Aslında Trabzon futbolunun hali de harap.

Hani o futbolculuk genleriyle doğan, bir zamanlar herkesin peşinde koştuğu yetenekli gençleriyle futbol konusunda ayrıcalıklı  olan Trabzon’un..

Orada da durum farklı değil.

2.Lig Play-Off Yarı Final maçında Hekimoğlu Trabzon  ile karşılaşan Kocaelispor’un teknik kadrosunun dışında sahadaki 11’inde 3 Trabzonlu futbolcu yer alırken, bizimkilerde tek bir Trabzonlu yok..

O çapta birileri olsa Celil Bey alırdı elbet..

Demek ki eski çamlar bardak olmuş..

Zaten U21 milli takımında da tek bir Trabzonlu futbolcu yok.

Diğer yaş  kategorilerinde de tek tük..

Alt yapıdan Trabzonspor’a alınan gençlerin durumu da ortada..

Yani  futbolun beşiği, futbolcu yatağı dediğimiz Trabzon, sadece giderek betonlaşan görüntüsüyle değil, bu yönden de sınıfta kalmış..

Niye böyle olmuş?

Ben bilemem..

Bu işle uğraşan o kadar insan var..

Madem yiyorlar bu işin kaymağını, bulsunlar sorunun kaynağını..

ADALET ÖZLEMİ

Yusuf Yazıcı, Burak Yılmaz ve Zeki Çelik’in forma giydiği Lille’in PSG’nin tahtını yıkarak Fransa şampiyonu olması, bu sonuçta bizim çocukların da çok büyük pay sahibi bulunması hepimizi gururlandırdı, gözlerimizi yaşarttı.

Özellikle Trabzonlular sanki Trabzonspor şampiyon olmuş gibi sevindi.

Şampiyonluk maçında yerlerinde duramadı, hop oturup hop kalktı..

Bunda ikisi Trabzonspor forması da giyen ‘Bizim çocuklar’ın rolü büyük elbet ancak bir başka neden de şu bence:

Takımları ne zaman kafa kaldırsa operasyona uğrayan..

Şampiyonluğa giderken engellenen..

Olduğunda bile kupası verilmeyen insanların adalet özlemi..

Peki, bu Lille Süper Lig’de olsa şampiyon olabilir miydi?

Hani o, Mete Kalkavanlar’ın, Halis Özkahyalar’ın Cüneyt Çakır’ların, Y.Kemal Uğurlu’ların, Suat Aslanboğan’ların ve benzerlerinin olduğu yerde.

Güldürmeyin adamı.

Dördüncü olsa fakire sadaka verirdi!

VUR SATIRI GİTSİN!

Hekimoğlu Trabzon’un Kocaelispor’la oynayacağı 2.Lig Play-Off Yarı Final maçını yönetecek hakemin Özgür Yankaya olduğu açıklanınca Başkan Celil Hekimoğlu sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada buna tepki göstermiş ve ‘Bu hakem geçen sene Sancaktepe ile oynadığımız Play-Off maçında aleyhimize olmayan penaltı yaratmış, ofsayttan gol yedirmiş, rakibe kırmızı kartları vermemiş ve elenmemize yol açmıştı. Başka hakem mi yoktu? Umarım bu kez doğru dürüst maç yönetir. Adaletli bir yönetimle elenirsek Kocaelispor’u ilk biz tebrik ederiz’ türünden mesajlar vererek tedirginliğini dile getirmişti.

Sonuçta Celil Bey’in korktuğu başına geldi.

Önceki gün Ortahisar Yavuz Selim Sahası’nda oynanan maçın uzatma dakikalarına 2-1 önde giren Hekimoğlu Trabzon, 90+1’de Özgür Yankaya’nın yoktan var ettiği, rakibi bile şaşırtan penaltı kararıyla maçı 2-2 bitirmek zorunda kalarak elenmişti.

Yazık değil mi ya..

Bir adam kalkmış, devletin bile yapamadığını yaparak kendi cebinden, kendi imkanlarıyla tesis yapmış, sahalar yapmış, bir takım oluşturmuş ve tek başına sırtladığı bu takımla bir Türk futboluna katkıda bulunmak, bir şeyler yapmak istiyor.

Peki, siz ne yapmak istiyorsunuz?

Hadi Trabzonspor’dan alışkınız da demek sizin için işin içinde Trabzon olunca alt liglerde de olsa fark etmiyor.

Az kafa kaldırana vur satırı..

Peki, bizim etkili yerlerdeki yetkili kişilerimiz ne yapıyor?

Bakıyor..

Tamam, siz kimseyle papaz olmayın koruyun makamınızı..

Biz nasıl bir araya getireceğiz iki yakamızı?

ALTIN KARDEŞLER

Trabzonspor'da forma giyen kardeş futbolcuların futbolculuk yeteneklerinin dışında kendilerine has özellikleri de vardı. Coşkun, Bülent ve Güngör Şahinkaya kardeşlerin üçü de Trabzonspor forması giyerek bu konuda ilk ve tek olurken, Hüsnü, Raci Özkara kardeşlerin ikisi de genç takımdan yetişmiş, İlyas ve Cengiz Akçay'lardan Abi İlyas İkinci Lig’de Cengiz’de Birinci Ligde olmak üzere iki ayrı ligde şampiyonluk yaşamışlardır.

‘Başçavuş’ ya da ‘Yankalafa’ lakaplı Selahittin ile ‘Asker’ lakaplı Mehmet Cemil Altın kardeşlerin bu açıdan özellikleri ise şuydu;

İki kardeş, iki ayrı renk formalı Trabzonspor'da top koşturarak ilginç bir olaya imza attılar.

Abi Selahittin, Kırmızı-Beyaz formalı Trabzonspor formasını terletirken, kardeşi Mehmet Cemil ise Bordo-Mavili Trabzonspor'un zaferlerine katkı yapmanın gururunu yaşadı. 1974'te gelip, 77'de ayrıldığı Trabzonspor'dan askerlik nedeniyle bir yıl uzak kalıp iki sezon görev yaparken, Lig Şampiyonluğu, Türkiye Kupası Şampiyonluğu, Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğu yaşadı. Bir de Kıbrıs Barış Kupası'nı Bordo-Mavili kulübün müzesine getiren kadroda yer aldı, attığı golle bu zafere direk katkı yaptı.

BİR KIZILDERİLİ ÖĞRETİSİ:

-Atın içtiği yerden su iç

-Kedinin yattığı yerde uyu

-Kurdun değdiği elmayı ye

-Sivrisineğin konduğu mantarı topla

-Köstebeğin kazdığı yere ağaç dik

-Yılanın ısındığı yere ev yap

-Horozla beraber uyu ve uyan

-Konuşmak yerine daha çok sessiz kal.