“DİVAN ÜYELERİ DEĞİŞİM İSTİYOR”

Trabzonspor Divan Başkanlık Kurulu Başkanlığı seçimi için geri sayıma geçildi. Mevcut Başkan Ali Sürmen’in yeniden aday olduğu genel kurul için Bülent Akyazıcı da geçtiğimiz günlerde adaylığını açıklamıştı. 28 Nisan’da yapılacak olan Genel Kurul için Dr.Erdal Atalay, Muhittin Öztürk, Hayrettin Hacısalihoğlu, Suheyl Önen ve Bülent Akyazıcı, ortak bir yazılı basın açıklaması yaptı. Açıklama şöyle; “Sevgili Trabzonsporlular; Yaptığımız görüşmeler ve bizlere iletilen şikayetler sonucunda Divan üyelerimizin büyük bir çoğunluğunun değişimden yana tavır aldıklarını gözlemliyoruz.

“DOĞRU VE ETİK BULMUYORUZ”

Aşağıda imzası bulunan bizler de üyelerimizin taleplerini geri çevirmemek adına Ali Sürmen’in Divan Başkanlık Kurulu Başkanlığı’na yeniden aday olmasını doğru ve etik bulmuyoruz. Mevcut Başkan’ın, kulübümüzün menfaatlerine göre değil, kendi çıkarlarına göre hazırladığı tüzük düzenlemesi ve o taslağın geçirildiği kongredeki hukuki atraksiyonlarla 54 yıllık geçmişe sahip olan Trabzonspor’umuzun 2 bin 500 seviyesindeki divan üyeleri arasından başkan olma niteliğine sahip kişi sayısı 30 kişiyi geçmeyecek halde sınırlandırılmıştır.

“ŞAHSİ FAYDA MI, SİYASİ HEDEF Mİ?”

Trabzonspor Kulübü’nün örf, adet ve geleneklerine göre Divan başkanlığı yapanlar en fazla 2 dönem bu görevi yerine getirirler, ardından da koltuğu, aday olmadan, yeni gelecek isme devrederlerdi.

Mevcut Başkan’ın bu teamüle rağmen süreci zorlamasının sebebini, kulüp yararına anlayabilmek mümkün değildir. Eğer bu ısrarın arkasında herhangi bir şahsi fayda, ikbal beklentisi ve siyasi hedef varsa bu da ayrıca değerlendirilesi gereken bir durumdur.

“KARALAMA ÇABASIDIR”

Trabzonspor’un Divan Başkanlık Kurulu Başkanlığı koltuğunda oturan şahsın, adaylığını açıklayan Bülent Akyazıcı’nın şehir dışında yaşamasını diline dolayıp; kendisinin de bir ara gittiği, senede sadece 3 ay yaşadığı Bozcaada’daki yazlığını gündeme taşıması anlamsız ve yersiz bir karalama çabasıdır. Oysa Trabzonspor Kulübü’nde icranın başı olan Başkan ve Asbaşkan’ın da İstanbul’da yaşamalarını, hatta birbirleriyle küs olmalarını görmezden gelen Divan Başkanı, bu ikiliyi barıştırıp iki başlılığı ortadan kaldırma gayretinde de başarısız olmuş, girişimlerinden en ufak bir olumlu sonuç çıkmamıştır.

“HAKSIZ REKABET”

Zaman zaman Divan Başkanlık Kurulu’nun yetkileri dışına taşarak, popülist tavırlarla kendini önemleştirme gayreti içerisinde olan Divan Başkanı, bu heves uğruna zigzaglı yaklaşımlar sergilemiş, maalesef oturduğu koltuğun ağırlığını taşıyamaz hale gelmiştir. Bunlardan daha da önemlisi; yaklaşan seçim süreci öncesinde divan genel kurul listesini üyelere vermeyen ve verdirmeyen mevcut Başkan, ne derece antidemokratik bir zihniyet taşıdığını göstermiş, yarattığı haksız rekabet ortamıyla koltuğunu korumanın gayretine düşmüştür.

“HUZUR VE ADALET SAĞLANAMAZ”

Kendisi, seçim tarihi belli olmadan erken adaylık açıklaması yaparak listesine almayı düşündüğü kişilere divan genel kurul üye listesini sunmuş ve çalışma sürecini başlatmıştır.

Bu durum apaçık görevi kötüye kullanmak demektir. Kulübümüz adına sözde adaleti savunacak, gasp edilen şampiyonlukların takipçisi olacak, şike mağduriyetlerine karşı çıkacak birinin sergilediği bu haksız tavrı tüm Trabzonsporlular’ın dikkatine sunuyoruz. Bu zihniyetin, kulüpte huzuru ve adaleti sağlayabilmesi mümkün değildir!...

“YENİ ADAYLAR TÜZÜKLE ENGELLENİYOR”

Oysa Ali Sürmen’in göreve aday gösterilmesi ve divan üyelerinden oy almasının asıl nedeni tüzüğün eksik ve aksaklıklarını gidermesi beklentisiydi. Ama açıkça görülüyor ki beceriksizce ve artniyetle hazırladığı tüzük, barındırdığı yanlışlar ve yandaşlıklarla eskiyi bile mumla aratır durumdadır. Bugünkü Başkan, adeta yanlışlara çanak tutmuş, iftiralara destek vermiştir.  Geçmiş seçimlerde kendisine rakip olanları tüzük engelleriyle önce diskalifiye edip, sonra 3.kez adaylığını açıklamıştır. Adil olmayan bu tavrın yanı sıra tüzükte bariz açık hatalar ve kusurlar vardır.

“ÇAMUR ATMA GAYRETİ İÇİNDE”

Divan Başkanı, Tüzük Tadilat Komisyonu Başkanı olarak, sorumluluk taşıdığı bu hususları ivedilikle değiştirme yolunu seçeceği yerde kabahati başkalarında arama ve çamur atma gayreti içinde olmuştur. Koltuğunu bırakmamak uğruna çeşitli entrikalarla kurumun itibarını daha büyük bir zafiyetin içerisine sürükleyerek, zarar verici konumuna yükselmiştir. Herhalde, ilerdeki siyasi ideallerine kavuşmak için kendini hep gündemde tutma gayreti içindedir. Büyük Trabzonspor Kulübü, kuruluşundan beri bu mantalitede bir Divan Başkanı’na sahip olmamıştır. Böyle bir anlayışın da kabul edilebilmesi mümkün değildir.

“DİVAN BAŞKANI AYRIŞTIRICI OLMUŞTUR”

Divan Başkanı, bütünleştirici olacağı yerde ayrıştırıcı olmuştur. Spor adabına yakışmayacak beyanatlar vererek, en haklı davalarında bile Trabzonspor’umuzu haksız ve antipatik duruma düşürmüştür. Bu beyanlarının çoğunda Divan Başkanlık Kurulu üyelerinin onayı dahi yoktur. Ekip arkadaşlarıyla istişareye gerek duymayan Başkan, sadece kulübün Yönetim Kurulu’na şirin gözükmeyi yeterli görmüştür. Kendisine iki kere seçilirken en büyük desteği ve katkıyı veren yakın arkadaşlarına  koltuk sevdası uğruna sırt çevirebilmiştir.

“YÖNETİMİNSÖZCÜSÜ GİBİ DAVRANDI”

Yıllarca Trabzonspor’da yöneticilik yapmış bizlere masumane yenen bir yemekten sonra, kim olduklarını bildiğimiz birileri tarafından haksız yere “hain” sıfatı yakıştırılmasına ses bile çıkarmamış, dahası açıklamalarıyla bu saçmalığa destek vermiştir. Bu yetmiyormuş gibi yine talimatının nereden geldiğini bildiğimiz, üyeliklerimizin silinmesi için imza toplanması hamlesine de sessiz kalmıştır. Divan Başkanı; Ünal Karaman’ın görevden uzaklaştırılması dahil, kulüp adına hayati yanlışlar taşıyan kararlarda Yönetimin sözcüsü gibi davranarak zarar vermiş, şampiyonluktan uzaklaşılmasına sebep olacak ortamın oluşmasına zemin hazırlamıştır.

“TAKDİR DİVAN KURULU ÜYELERİNİNDİR”

Siyasi kaygılarla; Trabzonspor Divan Genel Kurulu üyesi olan ve Türkiye’nin en büyük kentine Belediye Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu’na bırakın ziyareti, “hayırlı olsun” mesajı bile yayınlayamamıştır. Sırf bu basiretsizliği bile görevini yaparken kimlerin, ne kadar oyuncağı olduğunun göstergesidir. Ali Sürmen aday olmazsa camiayı toparlayacak birini bulmak hiç de zor bir şey değildir. Divan Başkanlık Kurulu taşıdığı sorumluluk doğrultusunda davranmak zorundadır. Tüm bu gerçekler ışığında Trabzonspor’umuzun yararına değişim kaçınılmazdır. Takdir siz Divan Kurulu üyelerinindir. Trabzonspor Bir Sevda, Trabzonspor Bir Destan. Saygılarımızla; Dr.ERDAL ATALAY, MUHİTTİN ÖZTÜRK, HAYRETTİN HACISALİHOĞLU, SUHEYL ÖNEN, BÜLENT AKYAZICI.”

Editör: TE Bilisim