NECMİ PEREKLİ - EMELLE DEĞİL AMELLE

İlk yarıda rakibini kilitleyen Trabzonspor, ne yazık ki ikinci 45'te aynı performansı ortaya koyamayınca ilk yarının ilk 5 dakikası içerisinde Fenerbahçe'ye teslim oldu. Fenerbahçe Teknik Direktörü Erol Bulut, orta sahasında iki kötü adamından biri olan Sosa'yı oyunu ağırlaştırıp akışını engellediğini fark edince sahadan aldı. Fenerbahçe bu alanda daha hızlı ve süratli oyun moduna geçip, Trabzonspor'a karşı üstünlüğü kurunca skor üstünlüğüne sahip oldu.

"HİÇ DE KÖTÜ BİR PERFORMANS ORTAYA KOYMADI"

Trabzonspor'a gelince ilk yarıda ortaya koyduğu saha üstünlüğünü sonraları kaybetti. Fakat sahadan ayrıldığı skor farkına rağmen hiç de kötü bir performans ortaya koymadı. Bu maçın skorunu Fenerbahçe'nin ikinci yarı başındaki ani parlayış ve fırsatcılığı belirledi. Bu farkta Trabzonspor savunmasının defans derinliğini ve dengesini kaybetmesi de nedendi.

Bordo-mavililerin orta sahasına gelince ikinci yarıda rakibini sahada kovalamadan, markaja alamadan serbest ve rahat oynamasına müsaade ettiği gibi ofansif anlamda da takımına ileri derinlik kazandıramadı. Bu gibi temel hatalar elbette oyun sonucunu belirleyen önemli faktörlerden biridir.

Sonuç itibarı ile bordo-mavili ekip her ne kadar maça ille de kazanma azmi ve hırsı ile çıkmış olsa da maçın sonucunu belirleyen oyun içerisinde doğru ve yerinde müdahalelerdir. İşte Trabzonspor bunca arzu ve isteğine karşılık sahada galibiyeti yakalayacak bir oyun tarzı ve hamleyi ortaya koyamadı.

Newton bana göre bu maçta gerekli müdahaleleri yerinde yapmasına rağmen oyuncuların azami performansının üzerine çıkması için elbette elinde sihirli bir değnek yoktu. Bence onun önüne bu kadroyu koyarak güya şampiyonluk rüyası göstermeye çalışan yönetim, bu sonuçlardan ilk sorumlu ekiptir.

ERMAN TOROĞLU - FENERBAHÇE HAK ETTİ

İlk yarı çok iyi bir Trabzonspor, kötü Fenerbahçe vardı sahada... İkinci yarıda ise çok çok iyi bir Fenerbahçe, kötü bir Trabzonspor... Peki bunun sebebi ne? Çok basit; Kadro genişliği. Fenerbahçe yedek kulübesi ile Trabzonspor yedek kulübesi arasında büyük fark var. Eğer bütün futbolcuları iyi hazırlar ve adaletli davranırsan otomatik olarak başarı gelir.

İlk yarı Trabzonspor Nwakaeme ile Abdülkadir Ömür'ü orta sahaya çekti, ileride tek forvet... Hücuma çıkarken toplara vurmadan, pas yaparak çıktılar ve etkili oldular. Fenerbahçe de bu bölümde fazla bir varlık gösteremedi. Gösteremediği gibi enerjisini de herhalde sakladı. İlk 45 dakikada Trabzonspor fazla efor sarf etti. İkinci yarıda Sosa'nın çıkıp, Fenerbahçe'nin orta sahada daha etkili olması işin rengini değiştirdi.

"ALDIĞI PARAYI SONUNA KADAR HAK EDİYOR"

Şu bir gerçek... Fenerbahçe takımında Gustavo tam bir profesyonel. Aldığı parayı sonuna kadar hak ediyor. Her şeyi ile ama her şeyi ile takım için oynuyor. Ve arkadaşlarını ateşliyor. Yani onun için şöyle demek lazım; Sonuna kadar Gustavo!

Bu arada Ozan Tufan'ın da fizik olarak iyi durumda olduğunu yazmadan geçemeyeceğim. Türkiye'de bir şeyi çözemiyorum. Caner korner atıyor, Gökhan Gönül ön direkte kaldırıyor ve sonunda bu gol oluyor. Saymadım ama tahmin ediyorum ama çok yüksek bir rakam çıkar. Önce Fenerbahçe'de yaptılar, sonra Beşiktaş'ta yaptılar, şimdi bir daha Fenerbahçe'de yapmaya devam ediyorlar. Yani Süper Lig'de oynayan bir takım bu golü yiyorsa fazla söz söylemeye gerek yok, gerisi teferruat olur.

Caner ile Gökhan varsa, korner oluyorsa ve buna önlem alamıyorsan burada bir zeka sorunu veya otorite boşluğu veya laubalilik var demektir. Artık siz nereye çekerseniz çekin... Maçın içinde birkaç tane enteresan pozisyon oldu. Top taca çıktı, taca çıkarken Fenerbahçeli oyuncu faul yaptı, ama tacı Fenerbahçeli oyuncu attı. Sonra top kornere çıktı, sonra kornerden gol oldu! Bunu konuşanlar var ama bu biraz uzun bir hikaye. Faul olur, devamında gol olursa varım. Ama bu kadar uzun hikayede yokum! Bunu da tartışırsan 'Yok artık' derler. Fenerbahçe stadının zemini güzel. Ligdeki diğer statlara göre iyi bakmışlar. Sarı-lacivertlilerde takım da yavaş yavaş oturuyor.

Trabzonspor'un ise işi bu sene şampiyonluk yarışında zor. Kovalar belki ama bu kadroyla değil. Maçın geneline baktığımızda tamam, ilk yarıda Trabzonspor iyi oynadı, ilk yarıyı önde bitirmeyi hak etti ama maç 90 dakika. Fenerbahçe, dün akşamı galibiyeti sonuna kadar hak etti. Çünkü maçlar 45 dakikada bitmiyor!

ZEKİ UZUNDURUKAN - KALİTE FARKI

Fenerbahçe, maça tahrip gücü yüksek bir futbolla başladı. Ancak ilk yarıda ne Pelkas ne de Valencia kanatları iyi kullanabildi. Göbekten de etkili olamadı Fenerbahçe. Evet Caner Erkin'in ceza sahasına gönderdiği ok gibi ortalarda Trabzonspor savunması zor anlar yaşadı. Bu anlarda şans da Trabzonspor'dan yana idi. İlk yarıda her şey Fenerbahçe adına iyi giderken Sosa-Lemos çarpışmasını iyi değerlendiren Trabzonspor, hızlı bir hücumla sonuca gitti. Afobe usta işi bir gol attı. Bu golden sonra Trabzonspor, çok iyi savunma yaptı.

Fenerbahçe geriye düşmenin paniği ile daha fazla hata yapmaya başladı. Trabzonspor, Abdülkadir Ömür'ün ceza sahası çizgisinden düşürülüşü ile kazandığı serbest vuruşu daha akıllıca kullanabilseydi, soyunma odasına 2 farklı üstünlükle gidebilirdi. Fenerbahçe'nin son haftalardaki yıldızı Sosa ve Ozan Tufan, ilk 45'te çok etkisiz kaldı. Çünkü Trabzonspor savunması orta alanı kalabalık tutup, çok iyi baskı yaptı bu oyunculara. Hatta Nwakaeme ve Abdülkadir Ömür de orta sahaya çok yardımcı oldu.

Trabzonspor'un ilk yarıda yaptığı en akıllıca taktik, Fenerbahçe'nin merkezden hücum yapmasına fırsat vermedi. Fenerbahçe'de kanatlar da Caner dışında işlemeyince, baskılı oynar gibi bir görünseler de skor üretemediler. Erol Bulut, maçın etkisiz isimlerinden Sosa'yı çıkarıp, ikinci yarıya Cisse ile başladı. Samatta'yı kanata çekip, Pelkas'ı forvet arkası oynatmaya başladı.

İkinci yarının hemen başında Fenerbahçe, yine bir duran toptan (kornerden) Tisserand ile golü buldu. Serkan Asan'ın kale çizgisinde önüne düşen topu uzaklaştırması lazımdı. Genç oyuncu adına büyük bir talihsizlikti. Beraberlik golünün hemen ardından Valencia şık bir gol daha atarak skorda bir anda üstünlüğü ele geçirdi. Valencia'nın golünde Marlon'un ve Victor Hugo'nun da ağır kalışının rolü vardı. Erol Bulut'un ikinci yarıya başlarken yaptığı bir sihirli dokunuş, Fenerbahçe'yi öne geçirmiş oldu.

"İYİ NİYETİ İLE ELİNDEN GELENİ YAPTI AMA..."

Fenerbahçe'nin attığı 3. golde Cisse'nin bu kadar boş bırakılması düşündürücü. Erol Bulut, elindeki zengin kadronun ve teknik adamlık zekasının meyvelerini topladı. Newton'un ise bu güçlü Fenerbahçe kadrosu karşısında yapabileceği sınırlıydı. İyi niyeti ile elinden geleni yaptı İngiliz hoca. Ama Trabzonspor'un bu kadro ile şampiyonluk yarışının içinde olması zor. Çünkü yeni transferlerden Afobe ve Victor Hugo dışındaki yabancılar, bu takımı sırtlayabilecek kalitede değil. En azından şu anki görüntü bu...

Sonuç olarak, taraflı tarafsız herkesin favorisi olan Fenerbahçe derbiyi kazandı. Cüneyt Çakır ise Fenerbahçe'nin ilk golünden önce Trabzonspor lehine verilmesi gereken bariz faulü es geçti.

REHA KAPSAL - TERCİHTİR O

Fenerbahçe özellikle maçın başında ön alan presiyle Trabzonspor'u baskı altına almak istedi. Fenerbahçe'nin sezon başından beri özellikle en büyük hatası dikine baskılarda iki stoperinin orta sahaya çıkıp alan daraltmamasıydı. Trabzonspor'dan Edgar ve Hugo arasına Baker girince, Fenerbahçe'nin baskı hattı kırıldı. Trabzon burada sayısal üstünlük sağlayarak orta sahadan hücuma doğru geçişler yaptı.

Nwakaeme ve Abdülkadir Ömür, çizgiden içeri ve dikine gittiğinde Fenerbahçe kalesinde ciddi tehlikeler oluşturdu. Burada Sosa, Ozan ve Gustavo'ya karşı Baker, Flavio ve Kamil orta sahayı elinde tuttu. Nwakaeme, Ömür ile pas trafiği sağlayıp sayısal üstünlükle Fenerbahçe'yi çok geriye koşturdu. Böylece bordo-mavililer ilk yarıda kontrolü ve skoru aldı.

Böyle büyük maçlarda hamleler ve oyun kurguları çok önemlidir. Sosa-Cisse değişikliğiyle Fenerbahçe en son şampiyon olduğu yılda Kuyt, Webo ve Sow ile oynuyordu. Çizgilerde Sow ve Kuyt'la santrfor repertuvarı olan ikinci oyuncu vardı. Bu maçta da Cisse ileri uçta, Samatta ve Valencia kanatlara geçince eski düzen denendi. Erol hoca üç santrforun arkasına Pelkas'ı yerleştirerek ikinci doğru hamleyi yaptı.

"CISSE BENCE FENERBAHÇE'NİN 1 NUMARALI SANTRFORUDUR"

Fenerbahçe'nin sezon başından en temel hücum seti Caner'in soldan ve duran toplarda yaptığı ortalardı. Dün akşam da sarı-lacivertliler yine duran top organizasyonları doğru yaparak golleri buldu. Fenerbahçe oyun olarak istenilen seviyelere gelmese bile, yeni takım olmalarının sıkıntısını yaşasa da saha içinde problem çözen bir görüntü çizdi. Cisse'nin oyuna girmesi ve 1 gol 1 asistle oynaması hücuma fark kattı. Cisse bence Fenerbahçe'nin 1 numaralı santrforudur. Bu sezon da düzenli oynarsa 20-25 gol arasında ligi bitireceğine inanıyorum.

Trabzonspor ilk yarıyı iyi oynadığı maçın ikinci yarısında 9 dakikada 2 gol yiyerek kırılganlık yaşadı. Rakibin en güçlü olduğu duran topları engelleyemedi. Çaba göstermediğin, plan yapmadığın, oyunu iyi kurgulamadığın işin sonucuna kader deme, 'tercihtir o'. Newton'ın da en büyük hatası sadece 45 dakikalık oyunu planlamasıydı. İkinci 45 dakika için bir planı, kurgusu, önlemi ve hazırlığı yoktu. Bu da Trabzonspor'un yenilmesine sebep oldu.

EMRE BOL - S-400

Her teknik direktörün hayali Fenerbahçe gibi geniş bir kadrosu olan takımın başına geçmektir. Savaşa gidiyorsun, rakibinin kulübesi "çakaralmaz" senin kulüben ise S-400 dolu! Hal böyle olunca Sosa gibi, "normal şartlar altında" oyundan alınamayacak bir futbolcuya dahi rahatlıkla kementi atarsın. Millet Sosa'yı bulamazken hem de!

Erol Bulut'un en büyük yanlışı ilk yarıları harcamak... Koskoca bir 45 dakika Trabzonspor'un oynamasına, top yapmasına hatta orta sahayı ele geçirmesine müsaade etti. Tek şans Trabzon ekibi iyi kapanmayı beceremiyor. Ya takım savunmasını iyi yapsalar ve dün gece puanı alıp gitselerdi? Erol hocanın bu dakika müsrifliğine son vermesi gerekiyor. Sen çık, ilk yarıda işi bitir, gerisini rakibin düşünsün.

Fenerbahçe'nin bu sezon en önemli artısı, taraftarlarını endişeye sevk etmemesi... Karşılaşmanın her anında, "Fenerbahçe öyle ya da böyle bu maçı çevirir" düşüncesi hakim. Son günlerde medyada, "Erol Bulut'un Fenerbahçe'si sadece duran toplardan gol buluyor. Akan oyunda golü yok" diye bir mavra dönüyor. Ben bunu şampiyon olan Aykut Kocaman döneminden hatırlıyorum! Gol atarsın, maç kazanırsın, şampiyon olursun ama yine de söyleyecek olumsuz bir şey bulurlar. Aman bunların arkasına takılmayın.

Şampiyonluk adayı olduğu düşünülen Trabzonspor karşısında çok rahat bir galibiyet aldı Fenerbahçe. Pelkas'ın sol öndeki performansıyla, 10 numara performansı arasında dağlar kadar fark var. Böylesine değerli, iş yapan bir oyuncuyu yerinde oynatmak daha doğru olacaktır. Sadece 8-10 dakika forvet arkasında oynadı. Neler yapabildiğini gördük. Trabzonspor için Newton'un doğru bir alternatif olmadığını hep söyledim. İyi takım, kötü hoca olunca başarılı olma ihtimali yok. Zaten bu hafta içinde yollar ayrılır diye düşünüyorum.
 
Editör: TE Bilisim