Fenerbahçe maçından sonra yazılanlara çizilenlere ve konuşulanlara bir göz attım. Sanki fikir birliği edilmişçesine herkesin birleştiği ortak nokta hakemler. Bu bilinen gerçeği konuşarak temcit pilavı gibi pişirip pişirip gündeme taşıyarak, esas sorgulanması gereken konuyu ıskaladığımızı belirtmek isterim. Oynamıyor kardeşim bu takım futbol oynamıyor, alınan oyuncular o kadar yetersiz ki bundan fazlasını beklemek zaten hayalcilik olur. Eğer bu oyuncuların çok iyi olduğu iddiası varsa, o zaman oynamıyorlar ki bu daha da vahim.
 
 Trabzonspor camiasının bir kere bu hakemler fobisinden kurtulması şart. Eğer gücünüz hakemlere ve onların üst akıllarına yetmiyorsa susup konuşmadan önünüze bakıp, gücümüz nereye kadar yetiyorsa mücadelenizi sürdürmelisiniz. Her sezon kötü gidişin faturasını hakemlere keserek kendi yetersizliğinizi, beceriksizliğinizi örtemezsiniz. Kaldı ki, hakemlerin Trabzonspor’u bu şekilde cezalandırdığı ilk kez olmuyor. Yıllardır aşağılanan, şampiyonlukları alenen ve korkusuzca elinden alınan, böylesine büyük bir camianın yapılanlar karşısında yeterli tepkiyi veremeyerek çaresiz kalması çok acı.
 
Trabzonspor’un, iyi oyun ve başarı için Yusuf Yazıcı, Abdulkadir Ömür, Hüseyin Türkmen, Serkan Asan, Abdulkadir Parmak, Uğurcan Çakır ve Yusuf Sarı gibi oyunculara ihtiyacı var. Bu gerçeği anlamak için daha kaç sezon heba edilmesi gerekiyor bilmiyorum. Egolarını tatmin etmenin uğraşı içindeki ne bir yabancı oyuncuya ne de yabancı bir hocaya kimsenin tahammülü kalmadı. Bu camianın yaşamadığı tek gerçek küme düşme idi, bu sezon bunu da yaşamaya aday bir pozisyondayız.
 
Son günlerin en çok konuşulan konusu da Eddie Newton’ın yerine takımın başına gelmesi muhtemel Abdullah AVCI meselesi. Olmaz kardeşim olmaz, böyle bir aşı Trabzon’da tutmaz. Koca bir camia eğer içinden bir hoca çıkaramıyorsa kulübün kapısına vurun kilidi gitsin. Yıllardır gelenin gidenin bu camianın yüreğini saplanan bir hançer gibi açı çektirmesinden bıktık usandık…