İmza töreninde konuşan Ombudsman Şeref Malkoç, Özbekistan Devleti ile Türkiye Devleti’nin dost olduğunu dile getirerek, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Özbekistan Cumhurbaşkanı Sayın Şevket Mirziyoyev’in yaptıkları çalışmaları, dostlukları, her ülke arasında ilişkiye getirdikleri nokta fevkalade güzel bir noktadır, dünyada birçok devlet tarafından da gıptayla izlenmektedir. Her ülke Cumhurbaşkanının liderliğinde ekonomik, sosyal, kültürel, siyasi ve diğer alanlardaki kaynaşmayı,çalışmayı, biz de Türkiye ve Özbekistan Ombudsmanlık Kurumu olarak imzalayacağımız protokolle kendi alanımızda geliştirmeyi arzu ediyoruz. Bu alanda yapacağımız çalışmalar ile halkların karşılıklı gidiş gelişi ve birbirini destekleme alanında katkı sunacaktır. Ayrıca protokol ile karşılıklı olarak tecrübelerimizden faydalanacağız, çalışmalarımızı destekleyeceğiz. Özbekistan’da bulunan Türk vatandaşları herhangi bir sorunla karşılaştığında Özbekistan Ombudsmanlığı üzerinden onların dertlerini, sıkıntılarını daha kolay gidereceğiz. Aynı şekilde Türkiye’de bulunan Özbekistan vatandaşlarının da sorunları olduğunda Türkiye Ombudsmanlığı olarak biz kendilerine yardımcı olacağız ve hukuki açıdan yol göstereceğiz.” Dedi.

YAŞASIN TÜRKİYE, ÖZBEKİSTAN DOSTLUĞU VE KARDEŞLİĞİ

İmzalanan protokolden sonra Türk Devletleri Teşkilatının bir araya geldiği gibi Türk Devletleri Ombudsmanlarının da bir araya gelmesi ve birlikte çalışmaları için yeni bir zemin hazırlamış olacağının altını çizen Malkoç, “Türk Devletleri Teşkilatı Ombudsmanlar Birliğini de en kısa zamanda kurmuş olacağız. Türkiye, İslam Ülkeleri Ombudsmanlar Birliği dönem başkanlığını yürütmektedir. Bu anlamda da imzalanan protokol, İslam Ülkeleri Ombudsmanlar Birliği Teşkilatı çalışmalarına da güç verecektir. Dost ve kardeş olan Özbekistan ile Türkiye’nin ilişkilerini geliştiren, Özbekistan Cumhurbaşkanı ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ederim. Aynı çalışmayı biz de Ombudsmanlar olarak yürüteceğimizi ifade etmek istiyorum. Özbekistan ve Türkiye Ombudsmanlık Kurumları arasındaki ilişki dünyadaki bütün Ombudsmanlara örnek olacaktır.Yaşasın Türkiye, Özbekistan dostluğu ve kardeşliği.” Şeklinde konuştu. 

ÜLKELERİMİZİN DEĞERLERİ, KÜLTÜRÜ, MEDENİYETLERİ AYNIDIR

Özbekistan Meclisi İnsan Hakları Ombudsmanı Eshmatova Feruza Farkhodovna ise, Türkiye ve Özbekistan arasında çok güzel ilişkiler olduğunun altını çizerek, “Özellikle memnuniyetle belirtmek istiyorum Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi iradeleri sayesinde günümüzde Türkiye ve Özbekistan arasında tüm alanlarda güzel ilişkiler gelişmektedir. Ülkelerimizin dini, dili, değerleri, kültürü, medeniyetleri aynıdır ve her zaman kardeş halkları olmuşuzdur.” İfadelerini kullandı.

İşbirliği Mutabakat Zaptı ile iki ülke Ombudsmanlık Kurumları arasında, şikâyetlerin ele alınması ve her iki tarafın görev ve amaçlarına ilişkin diğer alanlarda işbirliği yapmak için şartların oluşturulmasına ve böylece insan haklarının korunmasına katkıda bulunulacaktır.

40 YILLIK DENEYİMLERİNİ PAYLAŞTI

Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Ankara Bilim Üniversitesi'nde Ombudsmanlık ve Türkiye’nin 2023 Hedefleri konulu konferans verdi. Başdenetçi Malkoç, pandemi döneminde uzun süre kapalı olan üniversitenin 2021-2022 eğitim-öğretim yılında öğrencilerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, çalışmalarında başarılar diledi.

Malkoç, Kamu Denetçiliği Kurumunun herkesin çok kolay ulaşacağı, derdini çok rahat anlatacağı bir kurum olduğunun altını çizerek, “Dünyadaki en kıymetli, mükemmel ve donanımlı varlık insandır. Kuranı Kerim’de Eşrefi mahlûkat yani yaratılmışların en mükemmeli olarak tanımlanmıştır. İnsanın dışında dünyada ne varsa tüm insanların emrine ve hizmetine verilmiştir. İnsan; aklı, tecrübesi ve bilimi kullandığı müddetçe hem gelişmesini temin ediyor hem de toplumun huzurunu ve refahını artırıyor.” Dedi.

Malkoç, uzlaşmayı temin etmeye çalışan, arabulucu, hakem ve aynı zamanda da halkın avukatı olan Kamu Denetçiliği Kurumuna, vatandaşlardan kamu hizmeti veren kurumlarla ilgili yaşadığı sorunlarla ilgili başvuru aldıklarını bildirdi.

ESAS OLAN BU ÜLKEDE YAŞAYAN İNSANLARIN HUZURU, REFAHI VE MUTLULUĞUDUR

Valilik, belediye, kaymakamlık veya hastaneye gittiklerinde aldıkları hizmetten memnun kalmadıkları zaman KDK’ya başvurabileceklerini söyleyen Malkoç, “Esas olan bu ülkede yaşayan insanların huzuru, refahı ve mutluluğudur. Bütün kurumlar bunun için kurulmuştur. Siz aldığınız hizmetten memnun değilseniz, eksikse ve kusurluysa bize gelin.” Diye konuştu.

TBMM tarafından 4 yıllığına seçildiklerini söyleyen Malkoç, “Kuruma kolay başvuru yapılmaktadır. Başvurularda herhangi bir ücret alınmıyor ve en geç 6 ay içerisinde karar veriliyor. Hedefimiz insanların aldığı kamu hizmetlerinin kalitesini artırmak, insan haklarını geliştirmeye çalışmak ve hak arama kültürünü yaygınlaştırmak.” Şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE, SİZİN OMUZLARINIZDA YÜKSELECEK.”

Öğrencilere seslenen Malkoç, “Sizler çok şanslısınız. Her istediğiniz bilgiye ulaşma imkânınız var. Ama ona ulaşmak için emek sarf etmek gerekiyor. Sizler Türkiye’nin yarınlarısınız, umudusunuz, heyecanısınız ve geleceğisiniz. Kendinizi iyi yetiştirin. Sosyal zamanlarınızı iyi değerlendirin. Yapacağınız işi ciddiye alın. Siz başarılı olduğunuzda aileniz, çevreniz ve öğretmenleriniz başarınızla gurur duyacaktır. Türkiye sizin omuzlarınızda yükselecek. Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıldönümünde devletimizin bir hedefi var dünyadaki ilk 10 ülke arasına girmek. İnsan bir şeyi gündemine alıp hedefine koyduktan sonra ona ulaşamaması diye hiçbir şey yoktur. Kader gayrete âşıktır.” İfadelerini kullandı.

KDK HUKUK DEVLETİNE CİDDİ KATKILAR SAĞLIYOR

Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Adalet Akademisinin düzenlediği Akademi Söyleşilerinde ‘Kamu Denetçiliğinin Hukuk Devletine Katkıları’ başlıklı konuşma yaptı.

Türkiye’de her alanda son yıllarda ciddi mesafeler alındığını belirten Başdenetçi Şeref Malkoç, özellikle hak ve özgürlük alanında mesafeler alındığını söyledi. Hak ve özgürlükler alanında 2010 yılından sonra çok ciddi adımlar atıldığını belirten Malkoç, “2010 yılındaki Anayasa değişikliğiyle beraber reform niteliğinde gelişmeler oldu. Kamu Denetçiliği Kurumu 2010 yılında yapılan anayasa değişikliğiyle Türk hukuk hayatına girdi. 2012 yılında kanun çıktı ve 2013 yılında da KDK fiilen çalışmaya başladı.” Dedi.

KDK, vatandaş odaklı çalışan bir kurum.

KDK’nın bir hak arama kurumu olduğunun altını çizen Malkoç, vatandaşla idare arasında sorun çıktığında mahkemeye gitmeden çözüm sağlayan bir kurum olduğunu bildirdi.

KDK’nın kanunları, yönetmelikleri hak ve özgürlükten yana yorumlayıp vatandaş odaklı çalıştığını vurgulayan Başdenetçi Malkoç, “Devletle millet arasında arabulucu, hakem, sorun çözücü müessese. Amacımız, idareyle vatandaş arasındaki sorunlara çözüm bulmaktır. Vatandaş mahkemeye gitmeden dostane çözümler üretmektir. Kurum hem denetim hem de insan hakları kurumudur. İnsan haklarının gelişmesine, hukukun üstünlüğünün sağlanmasına, hak arama kültürünün yaygınlaşmasına katkıda bulunuyoruz. İdarenin şeffaf, hesap verebilir ve insan odaklı çalışmasını temin etmeye çalışıyoruz.” İfadelerini kullandı.

Adalete erişimde 3 konunun önemli olduğunu hatırlatan Şeref Malkoç, “Bunlardan birincisi kolay müracaat, ikincisi masrafsız olması ve üçüncüsü kararların hızlı çıkması. Kurumumuz da 3 unsur da mevcuttur. Şekil şartı aranmaksızın vatandaş her türlü imkânlarla kuruma başvurulabiliyor. Başvuruları yazılı alıyoruz. Derdini, sıkıntısını yazsın imzası ve kimlik numarası olması yeterli. Başvurulardan hiçbir ücret almıyoruz. En geç 6 ay içerisinde karara bağlıyoruz.” Diye konuştu.

“İdareye Rehberlik ve Ücretsiz Danışmanlık Yapıyoruz.”

KDK’nın vatandaşın avukatı olduğunu ancak verdikleri kararlarla da yöneticilere farklı bakış açıları sunduklarını kaydeden Malkoç, idareye rehberlik ve ücretsiz danışmanlık yaptıklarını dile getirdi.

Dünya Ombudsmanlık Kurumlarında da kararlara uyma oranlarının ortalama yüzde 80 olduğunu ifade eden Malkoç, “Biz de kararlarımıza uyma oranlarında 8-9 yıl içerisinde yüzde 80’i yakaladık. Bizim kararlarımıza uymayacak olan idareci neden uymayacağına ilişkin bize bilgi verecek. Kararlarımızı takip ediyoruz. Uymadıklarında TBMM’ye bildiriyoruz. Dilekçe ve insan hakları Komisyonu da uymayan kurumları davet ediyor ve sorguya çekiyor. Bu açıdan kararlarımıza uyma oranları çok yükseldi.” Şeklinde konuştu.

“İdareciler, insanlara kamunun güler yüzünü göstermek mecburiyetinde.”

Malkoç, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Bizim insanımız, Türk Milleti hizmetin en iyisine en kalitesine layıktır. 15 Temmuz’da yaşanan darbe teşebbüsünde bunu ortaya koydu. Başka bir millet bu direnci, bu cesareti gösteremezdi. O açıdan millete hizmet eden bütün kurumlarımız mutlaka kaliteli hizmet vermek zorunda. O kaliteli hizmeti kontrol eden kurumlardan birisi de biziz. Vatandaşın şikâyeti üzerine İdarecilerimizin kamu hizmeti sunarken iyi yönetim ilklerine uyup uymadığını denetliyoruz. İnsanımız aldığı hizmetten memnun ve mutlu olsun. Belediye başkanımız, bakanlarımız, bakan yardımcılarımız, genel müdürlerimiz, kamu hizmeti veren herkes vatandaşla muhatap olduğunda vatandaş ondan memnun olacak. İdarecilerin bütün işleri çözmek gibi imkânları olmayabilir ancak muhatap olduğu insanı mutlu etmek ve kamunun güler yüzünü göstermek mecburiyetindedir.”

Hakim ve savcı adaylarına da seslenen Malkoç, “Siz çok önemli görevler ifa edeceksiniz. Hâkim ve savcılık çok ağır sorumluluğu gerektiren bir meslek. İnsanların canı ve malı üzerinde tasarrufta bulunacaksınız. İnsan en değerli varlıktır. İnsan Eşrefi mahlûkat yaratılmışların en şereflisidir. Eksiği, hatası, kavgası olabilir veya suç işleyecek size gelecek. Kızmak, bağırmak, surat asma hakkınız yok.” dedi.

Editör: TE Bilisim