Rizeliyim ve Rize kalesine hiç gitmemiştim. Bu ayıp bana yeter. Rize kalesi.. Cenevizliler döneminde yapılmış, Bizans İmparatoru Justinyen döneminde restore edilmiş (527–565 )tarihi bir kale. Tarihe uygun restorasyonu yapılmış, görülmeye değer bir kale. Önceki gün, TRT Sanatçısı eşim Meliha ile birlikte Rize Kalesi’ne giderek, Rize’yi tepeden Seyrettim. “Sana bir tepeden baktım, ey Rize..” Rize Kalesi, Rize’yi temsil eden tarihi ve turistik, doğa ile denizin buluştuğu harika bir yer. Rize’nin girişinde ve çıkışında mutlaka levha konulmalıdır. Kalenin girişinde ‘aracın içinde oturmak yasaktır” levhası ile karşılanıyorsunuz. Belki insanlar, yağmurlu günlerde eşiyle birlikte tepeden seyredecek. İçine girince de ‘Ramazan nedeniyle kapalıyız” Hoş geldiniz. Bizim amacımız o güzellikleri yaşamaktı, tepeden denizi seyretmekti, ettik. Harika bir yer. Turizme mutlaka açılmalı. Ramazan nedeniyle kapalı olan kafeteryalar hizmet vermeli. Yabancılar oruç tutacak değiller ya. Belki çay diyarında güzel bir çay içecekler.. Yetkililerin dikkatine.. Ekrem Orhon..Denizi kara, karayı para yapan adam.” Şimdi inşa ettiği Rize’yi kaleden tepeden seyrediyor. Kendine yakışan bir şekilde. Rahmetli Orhon’u tanıdığımda gazeteciliğe yeni başlamıştım. İlk gördüğümde papyonu ile masasının üzerinde duran ‘Büyük düşün’ yazsısı dikkatimi çekmişti. Ölüm haberini Bulvar Gazetesi’nde ‘Rize’de bir çınar devrildi’ manşetiyle imzamla çıkmıştı. İlk manşetimdi. Büyük insanın ölümü, benim meslekte ilk manşetim oldu. Kaderin cilvesi. Kale’deki mezarını ziyaret edip, duamı okudum. Mezar taşında yazılan şu yazıyı not ettim: “Ekrem Orhon, her karış toprağında Ekrem diye adın var, Yaptığın hizmetin Rizeliye şanın var” ve devamı… Aynen katılıyorum. Rahmetli Orhon, şanına yakışır bir şekilde, Kaleden uğrunda öldüğü Rize’yi seyrediyor. Ruhu şad olsun. Olmadı başkan Pazar belediyesine yolum düştü. Dahası Pazar’daki evime su abonesini yaptırdım. Ayrıntısına değineceğim. Başta, ilgilerini esirgemeyen, hemşeri ve dostluğun en yüksek seviyesinde gösteren, Başkan yardımcısı Enver Ergenç, yeni başkan yardımcılığı görevine atanan meslektaşım Abdullah’a Uzun’a, Yazı İşleri Müdürü Mustafa Marangoz’a aile dostum Su işleri müdürü Çiğdem Kayabaş’a, sevgili Muzaffer Tonyalı başta olmak üzere tüm görevlilere yürekten teşekkürler. Meslektaşım Abdullah Uzun’un isabetli atamasına çok sevindim. Pazar, Akıllı su sayacı sistemine geçmiş. Bu yüzden sayacı 190 TL’ye dışarıdan, yanı özel esnaftan aldım. Bir saat önce başka bir vatandaş 185’e almış, bana 190’a salladılar. Bu esnaf faturayı de kesmemiş. Pazar için bu sistem çok lüks.. Daha başka öncelikli işler var. Ankara gibi büyük illerde bile bu sayaç zorunlu değil. Bu kararı alan Belediye Encümenlerin niyetlerini okumak lazım. Görevliler, haklı olarak, bu kararı uyguluyorlar. Pazarlılar “İki esnafı zengin edecekler”  diyorlar. Söylenen bu. Başkanın dikkatine. Belediye Başkanı Ahmet Basa’yı yakından tanırım. Güzel bir insandır. Ancak, iki koruma polisi ile geziyormuş. Çok ayıp. Kendi seçmeninden korkan, çekinen bir başkanı düşünemiyorum. Başkan halkı kucaklayacak yerde, uzaklaşıyorsa yanlış yoldadır demektir. Yanlıştan dönmek fazilettir. Başkana yakıştıramadım. Pazar’da asayiş tam Pazar İlçe Emniyet müdürlüğü’nde tanıdığım çok sayıdaki emniyet mensubu arkadaşlarım vardır. Üstün nitelikleri, dirayetleri, huzurlu ortam yaratmadaki samimi gayretleri, her türlü takdirin üzerindedir. Gece gündüz çalışıyorlar. Böylesine dirayetli, vatanperver, üstün niteliklere sahip polis kardeşlerimi tanıştıran yakın dostum Eren Otomotivin sahibi Kasım ve Sami  Durmuş kardeşlere de yürekten teşekkürler. Güzel bir aile, iyi bir dostlar.. Anlayacağınız Pazar’ın asayişi tam. Kendilerini yürekten kutluyorum Bu arada, herkes Doğu’dan kaçarken, kendi isteğiyle Van’a tayını çıkan Hüseyin Akgül kardeşime de yeni görevinde başarılar diliyorum.. Nedere o Pazar? Çocukluğunun geçtiği, mahallesinde oynadığı Pazar bir tuhaf oldu. Pazar medeniyetin, kültürün çok yüksek olduğu bir ilçedir. Beyefendi insanların yaşadığı güzel Pazar’a ne oldu? Dışarıdan gelenler bu imajı bozuyorlar anlaşılan. Nataşalar mı, çay ve inşaat işçiliği için dışarıdan gelenler mi bunu yapıyor? 06 Plakalı arcı eşim kullanıyor. Bizi yabancı sanıyorlar. Şaşkın şaşkın bakıyorlar. Oysa misafirperver ve hoşgörülü bir Pazar vardı? Ta eskide..

Editör: TE Bilisim