Trabzonspor taraftarı oldukça iyimser. Takımlarının zor zamanında destek olabilmek için projeler düşünüyorlar: Cep telefonundan kısa mesajla destek kampanyası, forma satışı, sezonluk bilet organizasyonu... Lakin bunları uygulamaya koyacak yapı var mı? Hele Eylül ayı gelmiş hala bunları konuşuyorsak… Gerisini siz düşünmeyin, birlikte bakalım: Lisanslı forma satışı… Şimdilik imkânsız görünüyor. Iverson gibi bir dünya yıldızı gelince Bjk Cola Turka inanılmaz rakamlarda forma mı sattı? Hadi onu geçtim, Trabzonspor taraftarının futbol takımı formalarına yoğun şekilde rağbet ettiği söylenebilir mi, ki basketbol formasına insanlar 70–80 TL versin? Bunun yerine, yine kulübün resmi tedarikçi firmayla işbirliği içinde üretip satabileceği tişörtler tasarlanabilir. Tıpkı Amerika’da Kolej Ligi’nde tüm üniversite öğrencilerinin aynı tişörtle salonu doldurdukları gibi… Ya da Nokia Arena’da Maccabi seyircisinin sarı tişörtleriyle salonu ayçiçeği tarlası misali sarıya boyaması gibi… Ya da OAKA’nın (Panathinaikos) Yonca Yeşili atmosferi… Destek kampanyası... Eski başkan Saner Bey böyle bir durumdan bahsetmişti. Sonrası gelmedi. İnternetteki oluşumlarda samimi tavırla bir araya gelmiş 10–15 kişideki heyecan Trabzonspor genel taraftarını/kamuoyunun genel düşüncesi değil ne yazık ki. Basketbol takımımızdan bihaber, onu umursamayan insanların sayısı da azımsanmayacak derecede. Takım yoluna devam etsin diye çabalayan, destek olmaya hazır taraftarlarımızın karşısında,  "kapatın gitsin " diye oturduğu yerden böbürlenen Trabzonsporluların sayısını tahmin dahi edemezsiniz. İşte bu kişiler de Trabzonsporlu! Trabzonspor’un adının geçeceği böyle bir kampanya vasıtasıyla taraftarlarımızda takıma dair farkındalık yaratılabilir. Sezon öncesi maddi olduğu kadar manevi destek de sağlanır. Ne yazık ki, geçen sene çok kötü geçirildi. Basketbol takımı, taraftarların çoğunun gönlüne sevgi yerine (üzülerek yazmak zorundayım) nefret doldurdu. Evet, ne yazık ki yanlış okumadınız, nefret! Futbolda yıllarca başarısızlıkları sineye çeken milyonlar, basketbolda Efes’i ve diğer İstanbul takımlarını gözlerine kestirdi. Hâlbuki sempatik, kendi yağında kavrulan, insanlara umut veren bir takım olamaz mıydık? İşte bu amaç doğrultusunda, en acil uygulanabilir plan Hayri Gür Spor Salonu için makul fiyatlarla sezonluk bilet satışıdır (Futboldaki en iyi zamanımızda bile kombine almadı bu taraftar, bunu da unutmayalım). Fakat hedef kitle bu sefer farklı! (Hedef kitle tabiriyle, taraftarı müşteri gibi algıladığım düşünülebilir. O ayrı bir tartışmanın konusudur. Saklayamayacağım bir gerçek var ki, ben de Avni Aker’de maç izleyerek büyümüş bir “taraftarım”). “Ölmeye ölmeye ölmeye geldik” diye bağıracak, insanların oturması için yapılmış koltukların üzerinde zıplayacak taraftarlara zaten Avni Aker'de bakanlar, yöneticiler bedava bilet temin ediyor. Yanlış mı? Değil. Bu kitlenin işi yok da basketbol maçına mı gelecek!? Basketbol takımı için ayrı bir seyirci profili oluşmalı. Burada adres belli: Aileler, üniversite öğrencileri, basketbolseverler... Yani basketbol maçını sosyal aktivite olarak gören, salona gelip eğlenmesini bilecek, bunun maddi bedelini kendi cebinden ödeyecek kişiler. Geçenlerde bir söylenti vardı, biletler 75-100 TL arasında olacakmış. Trabzon’da 15 maç oynanacak sezon içerisinde. Yani bir maçın bedeli 5 TL civarında. Fb Ülker - Gs Cafe Crown final serisi 7 TL'den satıldı geçen sezon. 5 TL'ye sinemaya gidemezsiniz. Gayet makul bir fiyat. Hem ilk sene taraftarlar salona ve takıma alışır. Aradaki bağ yeniden inşa edilir (Bu biletlerin yanı sıra alım gücü yüksek kesimler için bir bölüm ayrılabilir). Her açıdan geç kalmış bir organizasyon Trabzonspor Basketbol. Bari bu sefer heyecanı bitme noktasına gelmiş bir avuç taraftarın taleplerine kulak verilsin. İşte o zaman bir kar tanesi büyüyerek koca çığa dönüşür belki. “Bize destek olun” ilgililere taraftarların cevabıdır yukarıdakiler: Desteğe hazırız!

Editör: TE Bilisim