Ak Parti iktidarında ve parti içinde uzun yıllar bakanlık, milletvekilliği, belediye başkanlığı, hattâ il ve ilçe başkanlığı ile yönetim kurulu üyeliklerinde bulunan birçok kişinin; hizmet sürelerinden sonra kendilerine bürokratlık ve yöneticilik görevleri tevdi edildi.
Bunun birçok örnekleri mevcut...
3 dönem milletvekili olarak görev yapan Prof.Dr. Cevdet Erdöl; Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörlüğüne lâyık görüldü meselâ...
Yine 3 dönem Arsin'e belediye başkanı olarak hizmet eden Dr. Erdem Şen; 3 dönemini tamamladıktan sonra Trabzon İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde daire başkanı olarak değerlendirildi.
Çarşıbaşı eski belediye başkanı Coşkun Yılmaz ise cumhur ittifakı çerçevesinde ilçesinin Mhp'ye kontenjan olarak tanınmasına istinaden; 2 yılı aşkın bir süre de bekleyerek İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun danışmanı olarak değerlendirildi.
Artık yaşı ilerlemesine, emekli olmasına ve hattâ artık köşesine çekilmesi gerekmesine rağmen; eski milletvekili Asım Aykan'a dahi yerel politikalar kurulu üyeliği verildi.
Ve birçok başkaları ile bu liste uzar ve gider...
Peki Yomra'nın bir Paris kadar güzel ve Arap turizmi ile Yalıncak ve Kaşüstü gibi çok özel yerleşim yerleriyle bir ticaret ve iş merkezi olmasının öncülerinden; Yomramızın katma değerine birçok katkısı bulunan eski Yomra Belediye Başkanı İbrahim Sağıroğlu ???
Seversiniz sevmezsiniz ama Yomra'ya kattıkları ve nereden alıp nerelere getirdiği bariz bir şekilde ortada. Kimse bunu inkâr edemez. Ederse haksızlık yapmış olur.
İbrahim Sağıroğlu şu anda belediye başkanı olarak görev yapmıyor belki ama geleni gideni halâ eksik olmuyor.
Babalarının vefatı münasebetiyle baş sağlığı dilemek için rahatsız ettiğimizde gördük ki; arabaların biri geliyor biri gidiyor.
Dediğimiz gibi; seversiniz sevmezsiniz ama Yomra için 1 değerdir ve öyle ya da böyle Yomra ile Trabzon'a çokça hizmetleri geçmiştir.
En basiti; binlerce öğrenci kapasitesi ile Trabzon şehrinin tek özel üniversitesi olan Avrasya Üniversitesi...
Üniversiteyi Yomra'ya ve Trabzon şehrine kazandıranların öncülerindendir. Bu bile yeter de artar...
Peki ya Ergin Aydın abimiz ???
Uzun yıllar belediye başkan yardımcılığı yapan, halâ dün gibi gözümüzün önündedir; 90 yılında ki sel felâketinde ayağına geçirdiği çizmeleri ile dozerin direksiyonunda ki emekçi görüntüsü ile hafızalarda yer eden o unutulmaz kare..
Üstelik son derece sevecen, mütevazi, sempatik, yardımsever, insan ayırmayan, siyasi görüşü ne olursa olsun herkese eşit mesafede ki tarzı ve muhakkak ki Trabzon'da herkesin kapısını 1 kere çaldığı bir figür olarak; Trabzon halkı tarafından son derece sevilen ve kabul gören bir kişilik.
Peki yukarıda saydığımız kişilere verilen bürokratik görevler neden kendilerine uygun görülmüyor ???
Kapasite, iş bitiriciliği, kabul görme, temsil etme ve yöneticilik hususlarında diğerlerinden bir eksikleri mi var ???
Elbette ki hayır. Fazlası vardır da eksikleri yoktur...
Bir kurumun yönetim kurulu üyeliği, genel müdürlüğü, daire başkanlığı vb. görevleri pekâla da lâyığıyla yapabilirler sonuna kadar...
Peki o zaman neden bu adaletsizlik ???
Acaba çokça artıları ve sevenleri olması hasebiyle; parti içinde kıskananları ve çekemeyenlerinin bolca oluşundan olabilir mi ???
Başka bir izahı yok bunun...
Selâm ve muhabbetle sevgiler & saygılar
