Futbol izleyicileri belki inanmaz ama ben futbolda becerinin yanında şansın da çok olacağına inananlardan biriyim. Bakın cumartesi günü oynanan Antalya Başakşehir maçının 70. dakikası Trabzonspor için şansın döndüğü dakikaydı diyorum. Eğer Podolski’nin lifi atmasaydı, o pozisyonda boş olan arkadaşına topu attığı zaman pozisyon kesinlikle golle sonuçlanacaktı. Ama Podolski’nin lifi atınca, olduğu yerde kaldı ve pozisyonda bitti.
 
Bunun yanında 10 kişi kalan Antalya, bu ataktan dönen topun gelişinde golü yedi. Maçı da adeta bitirdi diyebiliriz. Çünkü golden sonra 25 dakika vardı ama Antalyalı oyuncuların yürüyecek halleri bile kalmamıştı. Ama diğer tarafta Başakşehir’e bakıyoruz, futbolcular maçın ciddiyetini hiç bozmadan, son dakikaya kadar oyunu bırakmayıp hak ederek 3 puanı aldılar. 3 as oyuncuları cezalıydı ve bu maçtan kesin puan kaybeder düşüncelerimizde bir an da yok oluverdi.
 
Şimdi dünü bırakalım bizim maçımıza göz atalım.
 
Şöyle maziye bakıyorum da hayıflanıyorum. Geçmiş yıllarda Fenerbahçe’yle şampiyonluk yarışındayken Galatasaray bize 2 kez çelme attı. Bunun neticesinde de Fenerbahçe şampiyon olmuştu. Bugün aklıma o zamanlar geldi ve acaba dedim yine bize darbeyi Galatasaray mı vuracak diye…
 
Aslında bu gibi durumlarda çıkıp çatır çatır rakibini yenip şampiyon olacaksın düşüncesindeyim.
Çünkü başka takımların gölgesine sığınmak Trabzonspor’un felsefesine ters gelir. Olacaksam kendi hakkı hakkınla şampiyon olmalıyım diye düşünüyorum.
 
Trabzonspor’un Galatasaray maçı şampiyonluk yolundaki en önemli ve son sınavıydı. Çünkü kazanırsak son maça kadar şampiyonluk şansımızı devam ettirteceğiz, ama aksi bir durum oldu mu bizim içim şampiyonluk mucizelere kaldı demektir.
 
Futbolcularımızın kafalarındaki bu düşünce onları ister istemez strese sokan etkenlerdendi. Öyle sıkıntılı ve zor atmosfer içerisinde çıktılar maça.
 
Trabzonspor’da cezalı Pereira’nın yerine Kamil Ahmet görev aldı. Sakatlığı tam olarak geçmeyen Nwakaeme ise kulübedeydi. Yani Trabzonspor tam kadro olarak sahaya çıktı diyebiliriz. Trabzonspor oyuna çok iyi başladı ve daha 7.dakikada Ekuban’la net gol pozisyonuna girdi.
 
10.dakikada ise Galatasaray Feghouli’yle pozisyon buldu. Ancak kötü bir vuruşla topu auta attı. Dakikalar 30’u gösterirken Feghouli, Da Costa’ya göğsünden tabanı indirince VAR’a hiç gitmeyen Cüneyt Çakır’a uyarı geldi ve o da pozisyonu gidip inceledikten sonra kırmızı kartı gösteriverdi.
10 kişi kalan rakibin üstüne daha istekli giden Trabzonspor, aradığı golü de buldu. 38.dakişkada Donk’un Sörloth’un ayağına basmasını Cüneyt Çakır yine vermedi. Devreye yine VAR girdi. Cüneyt Efendi penaltıyı mecburen verdi. Vuruşu kaptan gole çevirerek takımını öne geçirdi. İlk yarıda bu skorla sona erdi.
 
İkinci yarıya Galatasaray iki değişiklik yaparak çıktı. Trabzonspor ise aynı 11’le başladı. 53’te Ndiaye ile pozisyon bulduk. Ancak vuruşu iyi değildi bu şutu Okan kornere çelerek önledi. 2. yarı başladığı andan itibaren Trabzonspor oyunu rakip kaleye yıkmasını bildi. Fakat bizim istediğimiz kadar fazla pozisyon üretemedi.
 
72. dakikada Kaptan Sosa arkada direğe kestiği nefis ortaya aynı güzellikte Novak’ın kafa vuruşu skoru 2-0’a getirdi.
73.dakikada Abdülkadir’i şutu rakibe çarptı kontrpiyede kalmasına rağmen Okan çok iyi bir refleksle topu kornere çeldi.
 
Son dakikaları oyuncularımız topu rakibe vermeden sürdürmeyi yeğledi. Ancak rakibi küçümseyerek oynamanın cezasını da Hüseyin’in yaptığı penaltıyla ödedi.
 
Cüneyt Çakır düdüğü çalmasına ramak kala dakikalar 90+5’i gösteriyordu ki golcüsünüz Sörloth noktayı koydu ve takımını 3-1’lik skorla takımının sahadan galibi ayrılmasını başardı.
 
**
 
VAR bu kez affetmedi. Cüneyt Çakır’ı bile dize getirdi.
 
Hem kırmızı kartı hem de penaltıyı ancak VAR kararıyla veren Cüneyt Efendi ne yazık ki sarı kartı olan Saraççi, Abdulkadir Ömür’e yaptığı sert hareketle kesin ikinci sarı kartıyla atılmalıydı.
42’de ise Seri’nin Ndiaye’ye attığı ters tekmede kesin sarı karttı ama onu da sadece uyararak geçiştirdi.
 
VAR’a hiç gitmeyen Cüneyt Efendi, demek ki bu VAR olmasaydı, ne kırmızı kartı gösterecekti ne de penaltımızı verecekti.
 
Bir de bu terbiyesize Türkiye’nin en iyi hakemi diyorlar!