Trabzonspor, gözümüzün önünde eriyip gidiyor.
Çocuklarımızın yüzü gülmez oldu.
Trabzonspor’un geleceği yok oluyor.
Herkes şapkasını önüne koyup kendisini sorgulasın…
Ne vizyonmuş arkadaş…
Anlatmaya gerek yok, her şey ortada.
Beşiktaş, bir hafta içinde üç üst düzey maç oynayıp Trabzon’a geliyor.
Karşısında korkak, pısırık, gol yememek için mücadele eden bir takım var sahada.
Sahada savaşan, mücadele eden, maçı kazanmak için canla başla mücadele eden bir tane Trabzonsporlu oyuncu yok.
Yorgun olan takım Trabzon’da ders verdi.
Trabzonspor, sahasında deplasman takımı gibi oynadı.
Trabzonspor’da tüm yük Okay’ın sırtına binmiş.
Kucka, Sosa sahada yok.
Beşiktaş maçında yıldızlaşır dediğimiz Sosa hiç sorumluluk almadı.
Burak’ın yokluğunda Çalımbay, Rodallega yerine N’Doye tercihi yaptı.
Şu açıkça gözüktü ki N’Doye forvet arkası daha etkili oluyor.
İleri uçta tek başına kalan N’Doye, Medel ve Tosic’in arasında kaybolup gitti.
Beşiktaş’ın son adamları hayatlarının en rahat maçını çıkardı.
Trabzonspor’un en büyük sorunu üçüncü bölgeye girmekte zorlanması.
Beşiktaş karşısında da bu zaaf ortaya çıktı.
Yapılan değişiklikler maçı Beşiktaş’a getirdi.
Babel’in iki golünde de savunma adeta uyudu!
Milyon Avro’ların havada uçuştuğu bu sezona da havlu atıldı.
Yine umutlar hüsran…