Gecen yıl Rusya’nın Kırımı işgal etmesiyle Ukrayna- Rusya savaşı başlamış, ilk anda dünyada bir gıda sıkıntısı olur mu endişesi ortaya çıkmıştı.

Beşerin açlık ile sınavı şeklinde güncel siyasi düşüncelerle şekillendirilmeye çalışılan savaşta gecen zaman söz konusu savaşın 3. Dünya savaşına doğru gitmekte olduğunu gösteriyor. Bir anda Ukrayna-Rusya savaşı Kuzey Akdeniz-Suriye-Irak, Ermenistan _Azerbaycan, İran hatta Türkiye’yi içerisine alacak şekilde bir yayılma eğilimi göstermeye başladı. Bu istem dışı gelişmede çok zorda kalabileceğimiz görülüyor. Trakya ve Ege denizinde ABD üslerinin kurulması, Yunanistan ile ortak tatbikat bugün iç siyasi anlayış sonucu dikkat dışı kalırken, bir anda etrafımız ateş çemberine dönebilir.

Suriye’nin kuzeyinde meydana gelen kanlı hesaplaşmaların nereye varacağını kestirmek oldukça zor. Doğrudan Türkiye’yi ilgilendiren çok bilinmeyenli bir denklemin nelere gebe olduğunu kestirmek güçtür. Nitekim 15 gün öncesinden Suriye’nin kuzeyinde Arap aşiretlerinin Rumeylan ve Deyrizor’da PKK-YPG’ye karşı başlattıkları süpürme hareketinde 33 köyü kontrol etmeleri şimdilik ABD’nin aleyhine görünsede gelecekte ne olacağını kestirmek zordur. Zira burası Suriye’nin zengin petrol yataklarının olduğu bölgedir. Ömer petrol sahasının bir üst kısmında ABD konuşlanmış durumdadır. ABD’nin himayesinde PKK-YPG’nin   gayrı resmi çıkardıkları petrolü yabancılara ve Esad rejimine satarak milyarlar kazanıyor. Şimdilik bu sadece kapitalizm gereği gibi görülsede işin aslının öyle olmadığı bir gerçektir. Çünkü birkaç gün önce Türkiye’yi doğrudan savaşın içerisine çekebilecek ÖSO ve Irak Türkmen meselesi var. Bilindiği üzere Kerkük’te Kürtler lehine başveren hadiseler bir anda Türk şehri Kerkük’ü ateş topuna çevirdi.

Türkiye’yi doğrudan ilgilendiren bir başka gelişme Nahcivan Zengezur bölgesinde İran desteğindeki Ermenilerin yeni bir oldu bitti yaratma girişimleridir. ABD’nin yönettiği, Ermenistan’ın da ortak olduğu bir askeri tatbikat yapılıyor.Bilindiği üzere Nahcivan koridoru Türk dünyası ile Türkiye arasında hayati bir öneme haizdir. Ermenistan’ın bu koridoru kapatma girişimi bölgeyi kontrolden çıkarabilir. Bu durum bir anda savaşın Kafkasyaya yayılması anlamına gelir. ZiraTürkiye’nin 1921’de Rusya ile imzaladığı ‘Moskova ve Kars Antlaşmaları’ ile Nahçıvan üzerinde garantörlük hakları bulunmaktadır. Türkiye Kafkasyada meydana gelebilecek bir oldu-bittiyekesinlikle seyircikalmayacaktır. Dikkat edildiğinde Türkiye farkına varmadığımız kadarıyla büyük bir risk altındadır.