AK Parti iktidara geldikten sonra ilk 10 yıl Avrupa Birliği Üyesi ülkelerle yakın çalıştı. P** t*r*r*nü desteklemelerine rağmen, çeşitli fasıllarla taleplerini yerine getirdik. Denildiği gibi AB ülkeleri bir Hıristiyan kulübü olarak kaldı ve Türkiye’yi üye yapmadılar.
Suriye’deki göçün ardından Türkiye’yi bir liman gördüler. Almanya ve Fransa başta olmak üzere ‘Parayı biz verelim Suriyelileri siz tutun’ dediler. Göçmen değişiminde de sözlerinde durmadılar.
Ankara, kendi göbeğini kesmeyi öğrenince Avrupa’ya karşı eli de güçlendi.
Obama ve Biden dönemlerindeki derin krizlerden bir şekilde çıkılmasının temelinde ABD’nin Türkiye’yi Avrupa’ya kaptırmama vardır.
ABD firmalarının Türkiye’de yapmış olduğu yatırımlar kadar bölgedeki en güçlü ordu olmamız, vazgeçilmezliğimizin nedenidir.
Beyaz Sarayın özet videosunu bile paylaştığı Erdoğan Ziyareti, Amerika Türkiye ilişkilerinde bir adım daha ileriye gidileceğini destekliyor.
Ancak, Sorumlusu ABD olarak görülen İsrail-Gazze, Ukrayna-Rusya savaşlarına bir çözüm bulunmadan Türkiye Amerika yakınlaşması Türkiye sokaklarında samimi karşılanmamaktadır.
Amerika’ya yönelik karşıtlık Biden’den sonra azaldı ise de hala var.
‘ABD ile yeni döneme Türkiye’de yeni Kabine’ denmeye başlandı.
Bugün ki kabinede başarısız Bakan olarak kimi sayabilirsiniz?
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la ilgili ilk yıllarda kaygılar vardı. Çok güçlü bir Dışişleri Bakanının, Mevlüt Çavuşoğlu’nun yerine gelmişti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Avrupa birliği ülkelerinden umudu kesince, Amerika, Ortadoğu ve İran dengelerini iyi bilen Hakan Fidan da karar verdi. O da çok iyi götürüyor.
Diyeceğim şu ki, kabine de bir iki yorulan olabilir, dökülen Bakan yok.
Kültür Bakanlığı Turizm bakanlığının içinde eridi gitti. Turizmden gelen 60 milyar dolar önemli ama, Türkiye’deki kültür yozlaşmasını görmemek Aile yapısını çökerten etkenlerden birincisidir.
Bakanlığın bölünmesi bence de yerinde olacaktır. Tarım bakanlığı Tarıma Orman bakanlığı da ormanlara yoğunlaşacak şekilde ayrılabilir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk fırsatta yapacağı iki öncelikli iş var.
Bunlardan birisi, yıl sonunda 16 Bin 800 TL olan Emekli aylıklarını yüzde 50 artırmak.
Diğeri ise Asgari ücrette tabanı 30 bin TL’ye oturtmak.
‘Sadece değişmek için Bakanlar kurulu değişmez.’
Türkiye’de önce milletvekilleri, ardından Genel Müdürlük ve Yönetim Kurulu başkanlığı maaşı alanların ikinci maaşları kaldırılsın, tüm sendikalarda Genel Başkan, Genel Başkan yardımcısı ve Şube Başkanlarına tavan ve taban ücret getirilsin.
150 bin TL maaş alan Bürokratların bir de devletin lojmanında oturmalarına müsaade edilmesin.
Filistin ve Gazze dünyanın sorunudur. İnşallah çözülecek.
Türkiye’nin sorunları bellidir. Çözümleri de mümkündür:
1-Hayat pahalılığı, devlette çalışanlar ve emekliler arasındaki ücret dengesizliği giderilmeli. 2-Asgari ücret 30 bin T’ye çıkarılmalı. 3- Adalet terazisindeki şaşma sebebiyle çok kişinin kendi adaletini sağlamaya kalkması sorunların anasıdır. 4-Makam tercihlerinde liyakat esas alınmalı 5-Ahlaki ve kültürel yozlaşmaya karşı, hem aile hem de okullarda büyük bir mücadele başlatılmalı.