Bilindiği üzre Türk siyasi tarihinin en eski partisi Chp. Kurucu önderi sayesinde büyük bir saygınlığı olan; milli şef döneminde takındığı anti demokratik ve tekel zihniyeti ile küçülmekten kurtulamayan ve rahmetli Bülent Ecevit'e kadar (toprağı bol olsun) toparlanamayan bir siyasi kurum.

Geçen yıllar zarfında Murat Karayalçın, Erdal İnönü, Altan Öymen gibi sonuna kadar demokrasiyi savunan liderlerin dahi;  kucakladığı kesimi malesef ki tüm yurda yayamadığı bir Chp gerçeği.
Chp Türk siyasi tarihinin ve günümüz siyasetinin olmazsa olmazıdır. Chp'siz bir Türk siyaseti düşünülemez. Lâkin bu genel başkan ve ekibiyle olmaz bu; olmadı, olmuyor, olmayacakda!
Ne yaptıysa Türk halkına sempatik gelmedi bir türlü Kılıçtaroğlu. Biri öbürü ile çelişen tutarsız açıklamaları, saygı ve demokrasi çizgisini aşan beyanları, haline gülelim mi yoksa ağlayalım mı arafında bırakan gafları ve yıllardır bir türlü beceripte yapamadığı etkili muhalefet ve asla kurmayı beceremediği gölge kabine sebebiyle...

Chp seçmeninin beklentisi çok basit bir şekilde aşikâr! Partilerinden siyaset mekanizmasını harekete geçirerek alternatif çözüm politikaları üretmelerini, halkla aralarına mesafe koymamalarını, partilerinin başka partilerin gölgesi altına sığınmak zorunda kalmamasını, irade ve dirayet sahibi, ayakları üzerine basan ve üstünde duran, tutarlı ve güncel hayata entegre olabilen çözüm yolları bekliyor Chp seçmeni.

Chp; tarihi, misyonu, vizyonu ve oluşumu ile ne başka partilerin ne de isimlerin arkasına sığınacak acziyette bir parti değildir. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş isimlerinin Chp'ye ihtiyacı olması gerekirken tam tersini yaşıyoruz.

Kılıçtaroğlu'nun yapabildiği ve becerebildiği tek şey eleştirmek. Ama çözüme ait hiçbir politikası yok. Partiyi ufalta ufalta elinden şekeri alınmış mızmız çocuklar gibi hep bir şikâyet hali mevcut.
Durumdan hoşnut olmadıklarını söylüyorlar ama elle tutulur yere oturan bir çözüm önerisi sunamıyorlar.

Kusura bakmasınlar ama Gazi; köy enstitüleri hamleleri, endüstriyel atılım politikaları, 10 yılda her yaşta 15 milyon genç kazanımı, yurdu çepeçevre demir ağlarla örmesi ve daha birçok atılım hamlesi ile o 6 okun hakkını sonuna kadar veriyordu.

Şimdi siz nereee, Gazi nere! Siz kiiiim, Gazi kim! Sizin vizyonunuz, çapınız, ederiniz neee; Gazi'nin beyni ve ileri görüşlülüğü ne! Kusura bakmayın ama bu bariz ve apaçık ortada.
Kılıçtaroğlu çıkıyor sadece eleştiri; parti sözcüsünün her gündem maddesi eleştiri; Özgür Özel vb. sempatiklikten son derece uzak kimliklerle; " öğretmenim saçımı çekti..." kıvamında küçük çocuklar gibi herşeyden sürekli bir şikâyet! Neredeyse aldıkları havadan bile memnuniyetsiz olacaklar. 

Hep mi negatif olunur, bardağın hep boş tarafından mı bakılır! Nereye kadar bu sonuç vermeyen pesimizm politikasını gütmek!!! Halk çözüm ister, proje bekler...
Hâlbu ki Chp çatısı altında pozitif bilimlere son derece hakim, kapasiteli, donanımlı, üslubu naif ve düzgün birçok isim var...

İlhan Kesici var meselâ. Siyasetin profesörü tabiri caizse. Akif Hamzaçebi gibi bir beyefendi beyin, Haluk Koç gibi profesyoneller, Mustafa Balbaylar var.
Ama Kılıçtaroğlu'nun etrafında halk tarafından takdir edilen bu isimler olacağı yerde; hep çemkiren, çirkef, antipatik, çözümsüzlükten beslenen figürler var.

İlk başta A takımında marjinal bir değişiklik yaparak işe başlayabilir Kılıçtaroğlu meselâ. Ama sanırım O'nun partiyi iktidar yapmak gibi ne bir derdi ne de vizyonu var!

Gaf üstüne gaf. Pot üstüne pot. Devirmedik ağaç bırakmadı...

Daha geçen hafta; demokrasinin ve özgürlüğün beşiği olduklarını her fırsatta ağzına pelesenk eden bir genel başkan; Ak Parti'ye oy veren öğretmenleri öğretmen olarak kabul etmediğini söyledi.

Al sana bi mâlzeme daha. Irkçı mısın sen, insan ayrımı yapan bir faşist misin sen deseler sana; ne diyeceksin??? Vatandaş ayırmak; o bizden, bu sizden üslubu da neymiş!
Bu adamın birsürü danışmanı var. Konuşma metinlerini kim hazırlıyor? Kimse uyarmıyor mu bu adamı? Kimse yönlendirmiyor mu? 
Ya danışmanlarda bi cacık yok, ya metni paslayanlar başka ya da Kılıçtaroğlu'nun beyni basmıyor. Çok fazla bir seçenek yok.
Alternatif iktidar politikaları üreten bir parti olacaklarına; isimleri hep skandalla anılıyor.
Sonra heralde kafası kıyak bir Mersin milletvekili; T.C'nin temel direği ve teminâtı olan orduyu satılmışlıkla itham ediyor.

E be Kılıçtaroğlu!!!

Hikmet Çetin gibi herkesin saygı duyduğu bir duayen siyasetçi abin ile Murat Karayalçın gibi demokrat bir kimlik ve İlhan Kesici gibi siyasetin profesörü kurt bir politikacı var portföyünde. Bari onlara danış. İstişare mekanizmasını devreye sok hiçbişe bilmiyorsan...

Peki olacak nedir??? Tam olarak şudur!

Bu ortamda parti kurmak sonuna kadar hakları olan Muharrem İnce ve Mustafa Sarıgül, Chp'nin oylarını eritir.

Daha da nasıl rezil olunabiliri idrak edemeyen Kılıçtaroğlu; Ekrem İmamoğlu'nun eteklerine yapışır ve kaçınılmaz son! Ekrem İmamoğlu partinin başına geçer...
De yedirirlerse! Bakalım zamanı geldiğinde bu demokrasi sınavından geçebilecek mi Chp? Bekleyip göreceğiz...

Chp'yi isterük...

Ama eski Chp'yi...

Selâm ve muhabbetle saygılar...