Başımıza ne geldiyse suskunluğumuzdan geliyor.
Haklı olduğumuz konularda sesimizi çıkartıp avazımız çıktığı kadar haykırmalıyız.
Hele mesele vatan-bayrak-ahlak ve din meselesi ise.
Sonradan ah-vah çekmenin bir anlamı kalmıyor.
Bakın biz eğer zamanında FETÖ alçaklarına karşı sessiz kalmaz onların oyunu bozmuş olsaydık bu işler bu noktalara kadar gelmezdi.
Din üzerinden yapmadıkları kalmadı.
İnsanların en hassas duygularını yerle bir eden maneviyatlarını çalan kim varsa karşılarında olmalıyız.
Dünyanın en güzel en hoşgörü sahibi olan İslamiyet dinini asla ama asla böyle hainlere teslim etmemeliyiz
Din adamlarımız hocalarımız imamlarımız lütfen daha uyanın ve daha cesur olmalı.
Özellikle de Diyanet İşleri Başkanlığımız.
FETÖ konusunda geçmiş dönemlerde Diyaneti eleştiren çok yazılar yazdım.
Diyanet ne yazık ki üzerine düşeni yapıp vatandaşlarımızı uyarma konusunda sınıfta kalmıştır.
Bu hainlerin gerçek yüzlerini bilenler susmuş günaha ortak olmuştur.
Zaten üst düzey bir çok din alimi bu konuda gereken öz-eleştiriyi yapmış hatalarını-yanlışlarını da kabul etmiştir.
İnşallah 15 Temmuzdan gereken dersleri çıkarmış oluruz.
Bakın geçtiğimiz hafta içinde Diyanet bu noktada üzerine düşeni yaptı.
Diyanet İşleri Başkanlığı Uşşaki tarikatı lideri 'Fatih Nurullah' lakaplı Eyyub Fatih Şağban'ın 12 yaşındaki kız çocuğunu  istismar ettiği gerekçesiyle tutuklanmasının ardından açıklama yayınladı. Tarikatlara karşı halkı uyaran Diyanet, "Çocuk istismarıyla, masum yavrularımıza uzanan şeref yoksunu, hain ve zalim ellerle mücadele etmek hepimizin vazgeçilmez görevidir" ifadelerini kullandı.
İşte olması gereken bu.
En sert şekilde gereken cevap verilmiş.
Diyaneti eleştirdiğimiz gibi haklı olduğu noktada da sahiplenmeliyiz.
Çocuklarımızı hain emellerine alet eden sapıklar dinimizi asla temsil edemez.
Gözü dönmüş alçaklar bunlar.
Kadınlarımızı ve küçük yaşta çocuklara taciz ederek din öğrettiklerini sanan bu şerefsizlerin yatacak yeri yoktur.
Herkes kötü değil herkes onursuz değil.
Çok güzel insanlar var.
Önce ahlak önce maneviyat sonra sadakat diyerek yoluna devam eden ülkesine-bayrağına-ezanına sahip çıkan çok vatan evladı var bu ülkede.
Çok kıymetli alimlerimiz-hocalarımız var şükür olsun.
Yeter ki bizler onları dinleyelim onlara güvenelim.
Onlarda çıksın korkmasın konuşsunlar.
Yobazlara-alçaklara-şeref yoksunu olanlara ortalığı bırakmasınlar
Para-şan ve şöhret için dinimizi kendi pis emellerine alet etmek isteyen ki varsa onların çirkin oyunlarını hep birlikte bozalım.
Yoksa bedelini toplum olarak hepimiz ağır öderiz.
Çocuklarımız dinini öğrenmek başka arayış içinde olmamalı.
Devlet bu işlere el atmalı ağırlığını koymalı.
Lütfen biraz daha uyanıl olalım.
Oynanan oyunun farkında olalım.
Mesele sadece sapıklık-tecavüz-taciz değil  bu kafaların arkasında cumhuriyet düşmanlığı-bayrak ihaneti-vatan birlikteliği var.
Din bezirganlarının yapamayacağı alçaklık yoktur.
Amaçları huzuru bozmak ve ülkemizi parçalamaktır.