Arabesk dedin mi hemen aklımıza Müslüm baba gelir, Orhan baba gelir yada Ferdi Tayfur gelir. Yıllarca tu kaka edilen, hakir görülen, uzun yıllar devlet Televizyonuna (TRT) çıkarılmayan bu sanatçılar aslında bu coğrafyanın Mozartlarıdır. Bu güzel insanlar öyle sıradan insanlar değildir. Halkın ihtiyaçlarını anlamış, onlara kulak vermiş bu sayede milyonları arkasından sürüklemiş bana göre çok özel insanlardır.
 
Peki nedir bu arabesk sanatçıların çözdüğü halkın ihtiyacı hiç düşündünüz mü?
Ben söyleyeyim; Ağlamak…
Evet, evet yanlış anlamadınız AĞ-LA-MAK!
 
Müslüm Baba olsun, Orhan baba olsun, Ferdi Tayfur olsun, yıllarca insanları ağlatarak şöhretlerine şöhret kattılar, Gazinoları tıka basa doldurup, Beyaz perdeye ilaç oldular..
 
Şimdi gelelim Trabzonspor’a..
Trabzonspor’da Türk futbolunun Müslüm babasıdır bana göre. Galatasaray’ı yener, Fener’i yener, Beşiktaş’ı yener, Ligin en çok golünü atar, ligin göze en hoş görünen futbolunu oynar ama iş ciddiye bindiğinde, şampiyonluk konuşulmaya başlandığında birden işler tersine döner, iki top yapamaz, ayağına gelen fırsatları teper. Seni ağlatır, canını yakar, tüm hücrelerini ele geçirmiştir vazgeçemezsin ve günün sonunda seni mutlaka ağlatır..
 
Bugün gelinen noktanın tam da özeti budur. Tespitimi burada sonlandırıp geçiyorum Trabzonspor - Konyaspor maçına;
Takımın maestrosu Sosa'nın yokluğunda Joa Perira'nın da hocada kesik yediğini aktararak maç notlarımıza başlayalım. Trabzonspor maça iştahlı ve derli toplu bir giriş yaptı. Bir iki derken üçüncü deneme de (dk.11) kuzeyin kralı jeneriklik bir gole imza attı.
Pozisyonsuz gol yeme hastalığı dakikalar 42’yi gösterirken tekrar sahne aldı ve demarke pozisyonda kalan Bajic soldan Ömer Ali’nin ortasında skora eşitliği getirdi.
Bu gol ilk yarının skoru oldu ve ekipler 1-1 beraberlikle soyunma odasının yolunu tuttu. Bu arada rakip Başakşehir’in de Kayserispor karşısında 1-0 galip olduğu notunu düşelim.
İkinci yarıya Trabzonspor N'wakaeme yerine Guilherme ile başladı. Dakika 55'i gösterirken kendi yarattığı pozisyonda kazandığı penaltıyı gole çeviren Kuzeyin kralı hem kendinin hem de takımının ikinci gölüne imza attı ve takımını 2-1 öne geçirdi. Golün ardından oyunun hakimiyetini bu defa rakibe bırakmayan fırtına dakikalar 60'ı gösterirken bu sefer Novak ile bir gol buldu ve skoru 3-1'e getirdi.
Devamında ikisi duran topta olmak üzere dk81, dk88 ve 90 da Konyaspor 3 gol bularak skoru bir anda 4-3'e getirdi ve maç bu skorla 4-3 sonuçlandı.
Sonuç yine iyi başlayıp kötü biten bir maça şahit olduk.
Futbolun Müslüm babası yine ağlattı bizi..