Yıllar önce Avrupa’dan gelen haberler ‘Vay canına’ dedirtiyordu. Almanya başta olmak üzere Fransa, İngiltere ve Hollanda’da aileler dağılıyor ve evlilik oranı düşüyordu. Nüfus yaşlandıkça evliliği tercih için her türlü teşvik konulsa da fayda etmiyordu.

Son çeyrek asırda akıl almaz bir şekilde değişen ve gelişen teknoloji her türlü fedakarlığı olduğu gibi anne babaların çocuk büyütmesini de yük olarak göstermeye başladı. En yakın eş telefonlar oldu.

Tehdit gün geçtikte arttı.

Tehdit arttı ama Avrupa Birliği’ne üye olmak için önümüze getirilen yasalar ise her türlü sapkınlığı yasak olmaktan çıkardı.

İnsan kuşkusuz önce vicdanına karşı sorumludur. Ama bir de hukuka karşı, topluma karşı sorumluluk vardır.

Polis ve zabıta denetimleri ortadan kalkınca Türkiye’de önce büyük şehirlerde sonra Anadolu’da birlikte yaşama süratle arttı.

İller, ilçelere huzur getireceği düşünülen eğitim yatırımları da maalesef getirdiğinin fazlasını aldı.

Türkiye’de LGBT’ye ve yasadışı ilişki konusunda sesini çıkaran birkaç gazeteci oldu.

Bugünkü iktidar ve mensupları da yeni yeni olaya kulak kabarttılar.

Cuma Namazı,

Bana göre önemli ama geç kalmış bir hutbe, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından camilere gönderilmişti.

Toplumu süratle bozan, zinayı ‘seviyeli ilişki’ olarak sunan bu ahlak kurallarını zorlayan yaşama karşı uzun bir uyarı yapıldı.

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğünün Türkiye’nin tüm camilerine gönderdiği hutbenin sonunda Çarşı Camii İmam-Hatibi birde uyarı yaptı:

‘Özellikle televizyon kanallarında genel ahlakı bozan dizi ve programların kaldırılması için imza kampanyası düzenlenmiştir. Camiden çıkanlar imam odasında imzalarını atabilirler.’

Önemli bir adım. Ancak caminin önüne bir masa ile açılması gereken imza kampanyasının imam odasında olması sebebiyle camiden çıkan gitti.

Gelelim televizyon kanallarına veya sosyal mecraya.

Artık gençleri uydu TV kanalları kesmiyor. Exxen, Netflix ve tüm şifreli kanalların abone sayısı milyonları aştı.

Kadın programları?

Onlar zaten sınırları aşmış durumda. En son ATV’de ekrana çıkan rezillik pes dedirtti.

Ama RTÜK es geçiyor!

Bu çifte standart süratle ortadan kaldırılmalıdır.

Peki bu ahlaki çöküntünün önüne geçilebilir mi?

Çok zor.

Ama en azından bundan sonra çocuklarını kurtarmak isteyen aileler için fırsat olur.

Bana göre Cuma hutbesi etkili oldu.

Diyanet sansürsüz tüm uyarıları yaptı.

Aile reislerinin evlerdeki yönetimleri ellerinden çıkmış ise de alınacak önlemler, atılacak adımlar gelecek nesiller için yol gösterici olacaktır.

Hayırlısı.