Vatandaşın gündeminde pandemideki yükseliş seyri, okullarda eğitimin nasıl olacağı, Türkiye’yi Doğu Akdeniz’de ne bekliyor ve ekonomideki gelişmeler var.
Kuşkusuz siyasette yaşanan tartışmalar da gündemin ana konuları arasında.
Dünya virüsün etkilerini atlatabilmiş değil, Türkiye yaz ayları olması nedeniyle kemerleri gevşetti ama anlaşılan o ki kemerler yeniden sıkılaştırılacak.
Ekonomiler pandemi de ciddi darbe aldı, otomotiv piyasasını, dövizdeki hareketliliği etkiledi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Bakan Berat Albayrak ve ekonomi kurmayları hızlı kararlar aldı, Banka Genel Müdürleri haklarını teslim edelim gereğini yaptılar en az hasarla bu süreci atlatıyoruz.
Siyasette her geçen gün yeni bir durumu konuşuyoruz.
Karadeniz’de doğalgaz bulunuyor, Akdeniz ve Libya’da Türkiye hamle üstünlüğünü elde ediyor, muhalefet bu durumu “iktidar bu hamleleri erken seçim yatırımı için yapıyor” sözleriyle oya tahvil etmesini engellemeye çalışıyor.
20 yıla yakın süredir iktidarda olan AK Parti, kurucu değerlere dönüp yeniden seçmenini kazanmanın gayreti içinde.
Son genel seçimde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile olan ama partisine gönül koyan seçmen de var, Erdoğan’ın Suriye’deki atakları, pandemi yönetimi ve Ayasofya ve Akdeniz ile kazandığı ciddi seçmen kitlesi de var.
2023 sonrasını çok önemseyen Erdoğan teşkilatlarda oldu bittilere ve halka sırtını dönen vekil ve idarecilere prim tanımayacaktır.
Millet ittifakında bazı ayrışmalar var.
Büsbütün bir kopuş olmasa da homurdanmalar oluyor.
Millet ittifakı iktidara gelebilir mi?
Halka inen, samimi olan, inandırıcı olan her hareket başarılı olmuştur.
Tabi bunun karşısında bir Erdoğan popülaritesinin olduğunu da unutmamak gerek.
Muhalefet çevrelerinin, iktidar için topluma bir gerekçe sunmaları gerekiyor.
Örneğin, mevcut iktidarın politikalarından daha iyi alternatifleri ortaya koyması lazım.
İktidara gelmesi durumunda ülkeyi daha iyi yöneteceğini ikna edici bir şekilde seçmene anlatması gerek.
Dış politikanın sıcak başlıkları ile ilgili kendi politikasını ve yol haritasını “diplomasi ile ya da küresel sistemle anlaşarak çözeceğiz” klişesinin ötesinde somut olarak ortaya koyması zorunlu.
Bunları ortaya koyduktan sonra, kamuoyu anketleri ile seçmen desteğinin gösterilmesi de olmazsa olmazlardan.
Erken seçim tartışmalarını her zaman okuyoruz.
Şuan ki konjonktüre göre ufukta bir erken seçim yok.
Seçimin olmadığı bir dönemde, seçmen tercihi borsa gibi anlık olarak yükselip düşmez.
Bu arada kamuoyunda her gün bir yenisi açıklanan anketler sadece siyasi partilerin mevcut görev onayları ya da yürüttüğü siyasetle ilgili bir kanaat verebilir.
Farklı alanlarda görev onaylarının uzun dönemli eğilimlerine bakarak söz konusu partinin desteğinin ancak düşme ya da yükselme trendi tespit edilebilir.
Yazımın başında Akdeniz gerginliğinden söz ettim.
Bugün TAKA’dan çıkan Adalet eski Bakanı Hikmet Sami Türk’ün yazısını okudum.
Sayın Türk diyor ki, Yunanistan’ın Ege’de karasularını 12 mile çıkarma olasalığına karşı Hükümet Türkiye Büyük Millet Meclisinden her türlü askeri harekat ve silah kullanma yetkisini almalı.
Türkiye hem Suriye’de hem de Akdeniz ve Ege’de önemli hamleler yapıyor.
Dünkü fotoğrafta Oruç Reis 5 savaş gemisinin rasında arama çalışmalarını yürütüyor.
Bu kararlılığımızı TBMM onayı ile de göstermeliyiz.
Çok Okunanlar

Trabzon Transfer Bombasını Sonunda Patlattı: Oyuncuyu Videoyla paylaştı

Ounahi İçin Dev Rekabet: Trabzonspor ve Barcelona Karşı Karşıya

Trabzonspor’da Visca Krizi! Kasımpaşa Maçı Sonrası Taraftardan Büyük Tepki

Trabzonspor’da Orta Saha Krizi Derinleşiyor: Onuachu 10 Numara Rolünde, Tekke’ye Eleştiri Yağdı

Süper Lig’de Hakem Skandalı: Anadolu Kulüpleri Yine Biçildi!

Fatih Tekke Trabzonspor’un Çehresini Değiştirdi! Beklerden 9 Gollük Katkı