Ezcümle...
"Hatıran gamla dolduruyor cihanı" melankolinin çok ötesinde, ontolojik bir sitemin tezahürüdür bu cümle.
Bir insanın yokluğunun, tüm mevcudiyeti nasıl topyekûn işgal edebileceğinin sessiz manifestosudur.
Sahi, nasıl olur da tek bir hatıra bu devasa evreni tek başına kendi rengine boyayabilir?
Gökyüzünün o kadim mavisi hafızanın gri mahzeninden çıkan bir buğuyla nasıl bir anda kararabilir?
Modernite bize her ne kadar "anı yaşamayı" ve "hızlıca unutmayı" kutsal bir şifa gibi sunsa da ruhun labirentlerindeki sesler tüm bu öğretiyi yalanlar.
İnsan, unuttuğunu sandığı her anda aslında o hatıranın cihanı kuşatan duvarlarına çarpar.
Bazı hatıralar vardır ki kilitli sandıklardan çıkarıldığında bastığımız toprağın kokusunu, soluduğumuz havanın kimyasını değiştirir.
Bu noktada cihan, artık bir yaşam alanından bir yas coğrafyasına dönüşür. İnsan mültecidir artık diyardan diyara.
Eskiden tanıdık gelen o sokaklar, her gün önünden geçilen o ağaçlar artık sadece o hatıranın prizmasından kırılarak ruhumuza ulaşır.
Cihanın bu denli gamla dolması esasen insanın kendi sadakatiyle imtihanıdır.
O durgun vaziyet, bir vazgeçişten ziyade bir kabullenişin dışavurumunun estetiğidir. Kaçacak bir yerin olmadığını, ufuk çizgisinin bile o hatıranın sınırı haline geldiğini anlamanın getirdiği bir dinginliktir bu.
Serzenişimiz dünyaya değil, kalbin o insafsız genişliğinedir.
Bir zamanlar göğsümüzü ferahlatan bir nefesin, zamanla tüm ufku daraltan bir fırtınaya dönüşmesini izlemek ruhun geçebileceği en çetin köprüdür.
Fakat o gam ki sıradan bir kederin sığ sularında yüzmez.
O yaşanmışlığın onuru ve yitirilene duyulan o sarsılmaz bağlılığın kutsal bakiyesidir.
Cihanı gamla dolduruyoruz ki o hatıra hiçbir yere sığmayıp her zerrede bizimle mevcudiyetini korusun.
Çünkü hakikat şudur ki: gam biterse, hatıra da ölecektir.
Nihayetinde, dünya artık senin bıraktığın genişlikten ve özgürlükten muaftır.
Her an büyüyen bir devasa sızı kadar dar ve kederlidir.
"Gittin...
Ve dünya senin yokluğunla her gün biraz daha genişleyen bir gurbet oldu bana"
Muhabbetle...