Trabzonspor’un sezon başından bu yana oynadığı futbolda hiçbir ilerleme yok.
Teknik adam Ersun Yanal, hem enerjisini hem de heyecanını kaybetti.
Artık bu saatten sonra Usta’nın ısrarı zaman kaybıdır.
Yeteri kadar sabır da gösterildi, zaman da verildi.
Takımın başında Trabzonlu bir teknik adam olmuş olsaydı, bugünkü tablo karşısında çoktan idam sehpasındaydı.
Camianın bırakın 10 yılı bir dakika bile Yanal’a tahammül etmesini kimse beklemesin.
Bir takımın oyun karakteri olmaz mı?
Rakip 66 dakika 10 kişi oynuyor, bırakın gol atmayı pozisyon dahi üretemiyorsunuz.
Ve o rakip 4 tane net pozisyon buluyor, 90’da Onur takımı ipten alıyor.
Gole ve galibiyete daha çok ihtiyacı olan Trabzonspor.
Ama dahi! Ersun Hoca, 90’da Ibanez’i çıkarıyor savunma oyuncusu Mustafa Yumlu’yu oyuna alıyor.
Ersun Hoca sabır sınırlarını zorluyor.
Trabzonspor’un tarihini bilmeyenler, yeni bir tarih yazmaya kalkınca bunlar oluyor.
Trabzonspor’un yazdığı bir tarih var zaten. Bırakın da o tarih olmasın.
Sizin vizyonunuz batsın.
Bu mu vizyon? Trabzonspor’u kümeye düşürmek mi?
Sayın Usta, 12 maçta 12 puan alan takımın teknik direktörünün istifası beklenmez, kovulur.
Gereğini yapın.

HAKEMLER NEDEN ÇALMIYOR?

Trabzonspor’un bırakın hakemleri yenmeyi rakibi yenecek gücü kalmadı.
Hal böyle olunca hakemler de istediği gibi düdük çalıyor.
Fırat Aydınus, 28’de Uğur’u attı ama Trabzonspor’un üç net penaltısını da vermedi.
Hatayı hata ile kapatmaya çalıştı.
Ama Trabzonspor aleyhine dışarıdaki pozisyonlar çok rahatlıkla penaltı olabiliyor.
Bu da Trabzonspor’un lobisinin ve sahadaki güçsüzlüğünden kaynaklıdır.