Sergio Leone'nin yönettiği 1966 yapımı muhteşem bir İtalyan Spagetti Western filmi... Clint Eastwood, Lee Van Cleef ve Eli Wallach'ın başrollerini paylaştığı film, yolları ortak bir hedefe doğru değişik nedenlerle kesişen üç silahşor insanın maceralarını anlatıyor. Televizyonların siyah beyaz olduğu dönemlerde hatırlıyorum da dışarıda lapa lapa kar yağarken evin içinde fokur fokur yanan sobanın yaydığı sıcaklık ve televizyonda "İyi Kötü Çirkin" filmi... Yıllar geçse de kalıcı içsellik barındıran ve 'daha ne olsun' dedirten geçmişten bir yaprak... "İyi Kötü Çirkin’i bir başyapıt olarak belledik de bu filmi futbol sahalarına kara bir leke olarak yapıştıracaklarını nereden bilebilirdik? İşte Beşiktaş-Trabzonspor maçında kesilen rollere hep birlikte tanıklık ettik...

İYİ (UĞURCAN ÇAKIR): Takımı için canhıraş biçimde mücadele etti. Beşiktaş'ın bulduğu net pozisyonlarda rakibe aman vermedi. Hele Salih Uçan'ın röveşatasını muhteşem bir refleksle çeldi. İki gol yemesine rağmen yaptığı kurtarışlarla takım arkadaşlarının morallerini diri tuttu ve Vodafone Park sahasından alınları ak ayrılmalarını sağladı.

KÖTÜ (BEŞİKTAŞ TARAFTARI): Maç esnasında ne rakibe saygı duydular ne de ağızlarından küfrü eksik ettiler. Hani Türk halkına her defasında nezaket pompalayan o taraftar nerede? Vodafone Park tribünlerinden doksan dakika boyunca tezahürat değil 'Küfürbaz Haydo' misali küfür boca ettiler. Hele kurtardığı şutları hazmedemedikleri Uğurcan Çakır ve başarılarına katlanamadıkları eski hocaları Abdullah Avcı'ya koro eşliğinde yaptıkları ve 'tövbe tövbe' dedirten sinkaflı sözleri bardağı taşıran son damla oldu.

ÇİRKİN (AHMET NUR ÇEBİ): Hani böbürlene, böbürlene, koltuklarını kabarta kabarta hava basıyordun 'Trabzonspor'u farklı yeneceğiz' diye. Aldın mı boyunun ölçüsünü? Demek ki neymiş; haddini aşarak yükselenler, bir gün hak ettikleri yere alçalmak zorunda kalırlar. Sayın Başkan, Beşiktaş’taki görevini asla Trabzonspor düşmanlığı üzerine kurma. Ne yaparsan yap, 7 yaşına kadar Çömlekçi’de yaşadığını inkar edemezsin.

Ez kaza; Trabzonspor yazlık sinema kurmasa da insanların kurmaca dünyasında böylesine Spagetti Western tarzı olmasa bile gerçekle hayal alemi arası senaryoları sahneye koyup yönetmekte mahir bir takım.

TFF KİMİN FEFERASYONU, NEDEN SUSUYOR!

Türkiye Futbol Federasyon (TFF) kimin federasyonu, neden susuyor ve neden Beşiktaş taraftarları tarafından Trabzonspor kalecisi Uğurcan Çakır ile Teknik Direktör Abdullah Avcı'ya yapılan galiz küfürler karşısında sessiz kalıyor, harekete geçmiyor? Diyebilirler ki, "ceza kurullarımız gereğini yapıyor/yapacak!" Olmaz kardeşim, bu Beşiktaş taraftarının Uğurcan ve Abdullah Avcı'ya karşı sarf ettikleri insanlık dışı küfür sadece ceza kurullarının rutin işlemiyle geçiştirilemez! Sadece TFF'de değil, Kulüpler Birliği ve hatta Beşiktaş Kulübü Başkanı Ahmet Nur Çebi de küfre karşı cephe almalı, bir adım öne çıkmalı, birlikte toplantı yapıp, topluca kamuoyu karşısına çıkıp, Beşiktaş taraftarına, o da yetmez tüm kulüplerin taraftarlarına karşı kınama açıklaması yapmalıdır. Ki, bu insanlık dışı küfrün önü alınsın! Ve sadece bununla da kalınmamalı, Trabzon sivil toplum kuruluşları, bu şehrin bürokratları, bakanları, milletvekilleri, iş insanları, İstanbul’da bulunan Trabzon federasyonlar dernekleri de buna dâhil olmalı, birlikte konu üzerine toplantı düzenleyip, kınama açıklaması yapıp, taraftarları aklıselime davet etmelidirler! Nasıl ki, Trabzonspor Divan Kurulu Başkanı Ali Sürmen gerekli olan basın açıklamasını yapıp, hem Beşiktaş’a hem de Türkiye Futbol Federasyonu yönetimine bu konuda tepkilerini en ağır bir şekilde dile getirdi. Yukarıda saydığım sivil toplum kuruluşları da sadece Trabzonspor maçlarında ortaya çıkmamalı, iyi günde kötü günde, her zaman her yerde Trabzonspor’un yanında olduklarını göstermelidirler. Ayrıca ÇARŞI GURUBU diye isim yapan Beşiktaş taraftar gurubu da insana ve insanlığa yakışmayan bu çirkin ve galiz küfür işine bir son verecek adımları atmalı. Bu küfür konusu bir asrı devirmiş Beşiktaş camiasına hiç yakışmıyor. O camiada çok değerli insanlar var. Onlar bugüne kadar bu küfür olayı için neden harekete geçmezler, anlamış değilim! İnsan olan bir varlığa yakışmayan bu aşağılık küfür konusunda neden harekete geçmezler benim aklım almıyor! Bence Bordo- Mavili Kulübün Divan Başkanı Ali Sürmen bu konuda Beşiktaş Divan Başkanını arayıp, konuyla ilgili girişimde de bulunmalı, gerekirse ortak basın toplantısıyla topluma mesaj verip, bu iş sonlandırılmalıdırlar. Trabzonspor Divan Başkanı Ali Sürmen açıklamasında, “Değerli futbolcumuz ve Milli Takım'ın kalecisi Uğurcan Çakır’a statlarda koro halinde küfredenler ahlak, namus ve kimlik değerleri zaafa uğramış kişilerdir. Bu durumun genelleşmeye başlamasına ve küfredenler içinde vahim saha olaylarına dönüşme ihtimaline binaen, milli oyuncusu için hiçbir açıklama yapamayan TFF yönetimi ve TFF teknik kadrosunu, seyircisinin bu kabul edilmez küfürlerine sessiz kalan futbol kulübü başkan ve yöneticilerini kınıyorum" dedi. Bu açıklama elzem. Yapılmalıydı da... Ama yeterli mi? Hayır! Trabzonspor Divan Başkanı Ali Sürmen ve divan yönetimi bizzat Beşiktaş Divan Kulübü Başkanı nezdinde en kısa sürede girişimde bulunup, bu çirkin ve insanı aşağılayan konuda adım atmalıdır. Bu konu da tüm paydaşlar ve ülke yönetimi ortak bir tavır sergiledikleri taktirde belki konu kapatılmış olur. Yoksa bireysel açıklamalar sonuç almaktan çok uzak kalmaktadır. O nedenle bir an önce somut adımlar atılmalıdır. Toplumsal refleks harekete geçirilip, bu çirkinliğe en kısa sürede bir son verilmelidir.

HADDİNİ BİLEN MERTTİR VATAN BÖLÜNMEZ TEKDİR

Yıllar önce Avni Aker’in yol tarafındaki kale arkasında o zaman aktif olarak faaliyet gösteren Erdoğdu Taraftarlar Derneği Başkanı Savaş Yılmaz tarafından boydan boya asılan ve Trabzonspor camiasının duygularına tercüman olan muhteşem bir mesajdı.. Bu anlamlı mesajda şu yazıyordu HADDİNİ BİLEN MERTTİR. VATAN BÖLÜNMEZ TEKDİR. CUMHURİYET İÇİNDE CUMHURİYET KURAN NAMERTTİR. NEMUTLU TÜRKÜM DİYENE… Avni Aker yıkılana kadar orada asılı duruyordu ama ne hikmetse Trabzonspor’un mabedi yıkıldıktan sonra ortadan kayboldu… Bizler o bayrağı ve onun gibi bayrakları Akyazı Stadı’nda da görmek istiyoruz hatta bu bir ritüel haline bile getirilebilir. Bu gibi görseller stadımızda olmalı, herkes tarafından görülmeli. Hem biz görmeliyiz hem de tüm Türkiye, hatta dünya görmeli, görmeliler ki meydanın boş olmadığını bilsinler. Bu tarz mesajlar camiaların duruşlarını anlatır, bazen aba altından sopa gösterir, bazen de anlatılmak istenenin en etkili şekilde anlatılmasına vesile olur. Görüyoruz ki içinde bulunduğumuz süreçte bazıları meydanı boş bulmuş, diledikleri gibi at koşturmaktalar… E hal böyleyken bize de had bilmeyenlere “kibarca” hadlerini bildirmek düşer, bu konunun dikkatle değerlendirilmesi ve gerekenin yapılması gerekir. Haydi Savaş Yılmaz bu ve bunun gibi mesajları layık olduğu yere, layık olduğu şekilde yeniden yazdıralım. Akyazı stadında bunlar olsun ki hadsizler tarafından Trabzonspor’un duruşu, düşüncesi, tepkisi ve ağırlığı bilinsin, görülsün ve zihnine işlesin…

ELEŞTİRİ TEK TARAFLI OLMAZ DUAYENİM!

Yılların usta kalemi Atilla Gökçe, Beşiktaş Trabzonspor maçında Yusuf Yazıcı’nın rakibine yaptığı faulü yazısının bir bölümüne taşıyarak Yusuf’a şu şekilde bir atıfta bulundu; “Memlekete uğramışken kendisini yenilemesini, takımına daha fazla destek vermesini bekleriz. Böylece Herr Kuntz da hatırlayabilir hiç değilse” Kendince hem tatlı uyarı yapıyor hem de inceden inceye sitem ediyor. Yılların duayen gazetecisi Yusuf’un hareketini görüp eleştiri yapmakla haklısın, iyi bir Beşiktaşlısın, gazeteci dürüst ve şeffaf olmalı, bunu sen benden daha iyi biliyorsun. Peki ben de sana soruyorum; Yusuf’a bu uyarıyı yapmakla haklısın. Ya Beşiktaş taraftarlarının Uğurcan’ın koruduğu kaleye attıkları pet sularını sevgili annesine ve Abdullah Avcı’nın hastanede yoğun bakımda yatan sevgili annesine edilen küfürler için bir satır kelam etmedin. Duayen abimiz Atilla Gökçe iyi bir gazetecisin bu mesleğe 60 yılını verdin vermeye de devam ediyorsun. Yusuf’u uyarırken tek taraflı uyarını yapmayacaksın, koro halinde Abdullah hocaya ve Uğurcan’a küfürler yağdıran, ellerine ne gelirse sahaya atan Beşiktaş taraftarlarını da eleştireceksin. Beşiktaş taraftarı ve küfürler yağdıran oyuncuyu yazmayıp rakip oyuncunun bir hareketini yazı konusu yapmak, onu işlemek pek bir tecrübe gerektirir... Nerede kaldı senin tarafsızlığın. Öyle bol keseden yazmakla boşa sallamakla olmaz bu işler… Ben de sana bunu hatırlatırım sayın duayenim...!!

DEMİR’DEN ACİL KODLU ÇAĞRI

Trabzon şu günlerde futbolla yaşadığı adrenalin kadar bir oda seçimiyle de tansiyonu yüksek günler yaşıyor. Mevcut Başkan Suat Hacısalihoğlu ile birlikte Arsin Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Erkut Çelebi'nin adaylığını ilan ettiği TTSO seçimi 22 Ekim'de yapılacak. Adaylar Trabzon özelinde 'Yatırım Adası' ve 'Lojistik' kozlarıyla oy devşirme peşinde. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası seçimi öncesi iş insanı, oda üyesi Nihat Demir'den açıklama geldi. Demir, “Bu günlerde Ticaret ve Sanayi Odası seçimi için hummalı çalışmalar söz konusu. Herkeste bir koltuk heyecanı var fakat bugüne kadar esnafın hiçbir derdine çare olmayan, sadece prosedürlerle uğraşan, aidat toplayan, belge parası alan, plaket veren, gezi düzenleyen, Trabzon ticaretine yeterli katkısı olmayan bir oda... Trabzon'da hizmet sektöründe faaliyet gösteren, ticarete, istihdama hatırı sayılacak katkıda bulunan firmaların yığınla sorunları var. Bunların en başında lojistik hizmetler geliyor. Şöyle ki özellikle Uzunsokak, Maraş Caddesi ve Kunduracılar Caddesi'ne hizmet verebilmek için zabıta ve trafik polisleriyle mücadele ediyoruz, bunun karşılığında hatırı sayılır cezalar ödüyoruz. Hal böyle olunca da ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Ticaret ve Sanayi Odası'nın bu gibi sorunları çözmesini bekliyoruz lakin yıllardır bir adım ilerleyemedik. Eğer yeni seçilecek arkadaşlar aynı düzende gidecekse bu esnafa yazık olur ve Trabzon ticareti de mevsimlik olur” dedi.

ÖZLENEN TRABZONSPOR

Trabzonspor, Monaco maçının ilk yarısında rakibe çok iyi baskı yaptı. Ardından Monaco kalecisi ile stoperi anlaşamadı ve top kendi kalelerine gol oldu. Trabzonspor ilk yarıyı 1-0 önde kapattı. Bordo-Mavililer ikinci yarıya mükemmel bir futbol ile başladı. Monaco'yu adeta sahadan silip süpürdük. Sonra Vitor Hugo'nun mükemmel kafa vuruşu ikinci golü getirdi. Monaco karşısında fark ikiye çıkınca Bordo-Mavililer rahat oynamaya başladı. Ardından Enis Bardhi'nin harika ötesi frikik golüyle farkı üçe çıkarmayı bildik. Sonra Trezeguet'in golüyle maçı 4-0 önde bitirdik. UEFA’da dört takım birden kazandı. Trabzon, İstanbul ve Sivas'ta yüzler gülüyor. UEFA’da Türk gecesi ve sonunda yüzler güldü. Temsilcilerimizin aldıkları puanlar ülke puanımızı yükselti. Hafta sonu oynadığımız Beşiktaş derbisinde Maxi Gomez'in müthiş yükselmesiyle harika kafa vuruşuyla öne geçtik. Maalesef çok şanssız bir hamleyle Larsen kendi kalesine golü attı ve beraberliği yakaladılar. Ardından Trezeguet'in golüyle 2-1 öne geçtik. Sonra Bardhi'nin kaleciyle karşı karşıya atamadığı pozisyon var yani onu atması gerekirdi ama atamadı. Bu pozisyon da takım olarak bir haftada 3 maç oynamanın yorgunluğuyla oyundan düştük. Maç bitmek üzere Cenk Tosun’un attığı gol ile maç 2-2’ye geldi. Maçın son dakikasında Yusuf Yazıcı kırmızı kart gördü. Ve maçın skoru 2-2 bitti. Beşiktaş Trabzonspor’u kendi evinde 7 senedir yenemiyor. İstanbul'da gol düellosu vardı ama kazanan olmadı. Ancak bir gerçek var ki son maçlarımızda özlenen Trabzonspor oynadığı oyunla geri geliyorum dedi. Hepimize güzel futbol gösterildi. Bundan dolayı takımı ve teknik heyeti kutluyor, önümüzdeki müsabakalarda yine takımımıza gönülden başarılar diliyorum.

EFE KAAN ÖZTÜRK

ALKIŞI HAKETTİLER

Sevgili okurlarım. Bu köşede vatandaşlarımızdan gelen istek ve şikayetleri dile getirmeye çalışıyoruz. Bundan yaklaşık bir ay önce Akyazı’daki Şenol Güneş Spor Kompleksi içerisinde 1461 Trabzon’un maçlarını oynadığı Yavuz Selim Stadı’nın doğu ve batı tarafına yapılan tribünlerin altında amatör kulüpler için yapılan soyunma odalarının kuzey ve güney taraflarının çevre düzenlemelerinin yapılmadığını ve dolayısıyla her tarafın toz toprak içerisinde olduğunu belirtmiştik.

Hatta çevrenini çöpten ötürü tam bir mezbelelik olduğunu kaydetmiştik. Spor kulüplerinden gelen bu haklı talepleri ilettiğimiz yazımızın ardından gerek siyasiler gerekse Trabzon İl Gençlik Spor Müdürlüğü yetkilileri bölgede incelemelerde bulundular. Geçen hafta söz konusu yerlerin asfaltı ve çevre düzenlenmesi yapıldı. Söz konusu alana çöp konteynırları konuldu. Soyunma odalarına giden yollar çamurdan, toz topraktan kurtarıldı. Daha önce şikayet için bizi arayan kulüp yöneticileri ve sporcular bu sefer teşekkür için aradılar ve bu hizmetleri yapanlara şükranlarını ilettiler. Fiziki anlamda sorunlarının çözüldüğünü sadece soğumaya başlayan havalar dolayısıyla ısınma ihtiyaçlarının karşılanması için soyunma odalarına doğal gaz tesisatlarının döşenmesi için gerekli girişimlerin yapılmasını sabırsızlıkla beklediklerimi dile getirdiler.

LİDER

Alt ligden aldığı takımını önce Süper Lige oradan da lig liderliğine taşıdı. İş hayatının yanında kulüp başkanlığında da rüştünü ispat etti. Mert, cesur, tuttuğunu koparan, çalışkan ve özverili. Adana Demirspor Başkanı sayın Murat Sancak’tan bahsediyorum. Çevresinde oldukça sevilen ve saygı gösterilen, elinden geldiğince herkese destek olmaya çalışan sayın başkan son olarak kendine yakışır şekilde Trabzon 1. Amatör Küme takımlarından 1461 Soğuksuspor’a destek verdi. Bir sporsever olarak bölgemiz iş ve spor adamlarına örnek olması temennisiyle sayın başkana teşekkür ederim.