Sevgili okurlar; İlk defa kulüp olarak aldığımız bir cezaya sevinmiştik. Hele de bu cezanın adı transfer yasağı ise sevincimiz bir o kadar daha artışmış idi. Hani hiç de haksız sayılmazdık. Zira yapılan yanlış transferler yüzünden sahada başarısızlık bir yana kulübün ekonomisini de çökerttik. En azından transfer yasağı olunca kulübün var olma ya da yok olmamasını ilgilendiren bu çok ciddi konuda hata yapma şansımız olmayacaktı.
 
Gerçi Sayın Başkan her konuşmasında bu kriz dönemini atlatmak için mücadele ederken, büyük takım olmamızın gereği olan yarışmanın içinde olma sorumluluğumuzu her konuşmasında dile getirdi. Transfer yasağı kalkınca Özkan hoca ve yönetimden beklentiler ister istemez farklı boyut kazanmış oldu. Öyle ki Trabzonspor formasını hak etmeyen onca futbolcu ile maliyeti yüksek olanlar sorununa çözüm aranırken, yerlerine ikame edilecek olanlar umut vaat eder durumda olacak. Yetmez bu eylemi hayata geçirirken ekonomik tasarruftan da ödün vermeyeceksiniz.
 
Sevgili okurlar işin başında her ne kadar Özkan hoca olsa da iskeleti olmayan bu takımın bir transfer döneminde sorunlarının bir bölümünü çözmek dahi olsa hiç de kolay değildir. Bana göre bu konuda ilkesel anlamda atılacak birkaç adım camiada kabul görürse artan kredi ile gerisini başarmak hiçte zor olmayacaktır.
 
Sonuç olarak transfer yasağının kalkması ile başta Özkan hoca ve yönetim hazırlıksız yakalanmış olsalar da atacakları doğru birkaç adım ile onlara olan güveni tez elden sağlamak gibi olumlu bir yanının da olduğunu yok saymamalıyız. Yusuf ve Abdülkadir’den sonra Antalya maçında seyrettiğim Uğurcan uygulanacak yöntemi belirlemiş oldular. Geriye bu yöntemi bir kuyumcu marifeti ile örmek kalıyor. İyi haftalar.
 
ÖZEL NOT; Burak’ın maç sonu söylediği gibi maliyeti yüksek futbolcuların sezon sonu değerlendirmelerine Onur Kıvrak da alınmalıdır. Zira Uğurcan yıllarca bu kaleyi koruyacak yetenekte olduğunu herkese gösterdi. Gerisi elbette yönetim ve de teknik kadronun tasarrufuna kalmış.