21 yaşındaki Rojin Kabaiş, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü birinci sınıf öğrencisiydi. 27 Eylül 2024 tarihinde yurttan çıktıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamadı. Ailesi ve arkadaşlarının günler süren arayışları sonuçsuz kalınca, ekipler Van Gölü çevresinde geniş çaplı arama başlattı. 18 gün sonra, 15 Ekim’de Van Gölü kıyısında genç kızın cansız bedeni bulundu.
Olay kısa sürede ülke gündemine oturdu. Adli Tıp raporuna göre ölüm nedeni “suda boğulma” olarak belirlendi, ancak ölümün oluş şekli hakkında kesin bir yargıya varılamadı. Kamuoyu şimdi “Rojin Kabaiş neden öldü?” sorusuna yanıt arıyor.
ROJİN KABAİŞ KİMDİ? NASIL BİR YAŞAM SÜRÜYORDU?
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde eğitim gören Rojin Kabaiş, çevresi tarafından sakin, başarılı ve öğretmenlik hayalleri kuran bir genç olarak tanımlanıyordu. Diyarbakır kökenli bir ailenin kızıydı ve ailesi onun “geleceğe umutla bakan bir genç kadın” olduğunu söylüyordu.
Rojin, kaybolmadan önce arkadaşlarına sahile taş toplamaya gideceğini belirtmişti. Ancak bu küçük gezinti, kimsenin beklemediği bir trajediye dönüştü. Ailesi, “Rojin’in kendi hayatına son verecek bir nedeni yoktu” diyerek olayın araştırılmasını istedi.
KAYBOLUŞ VE CANSIZ BEDENİN BULUNMASI
Rojin Kabaiş’ten 27 Eylül’den itibaren haber alınamadı. Ailesinin ihbarı üzerine polis, jandarma, AFAD ve sahil güvenlik ekipleri günlerce Van Gölü çevresinde arama yaptı.
Tam 18 gün sonra, 15 Ekim 2024 tarihinde, Mollakasım köyü kıyısında bir vatandaşın ihbarı sonucu Rojin’in cansız bedeni bulundu.
Olay yerinde yapılan ilk incelemelerde genç kızın üzerinde darp veya kesici alet izi tespit edilmedi. Ancak otopsi için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilen vücut örneklerinde yeni detaylar ortaya çıktı.
SUDA BOĞULMA AMA BELİRSİZLİK SÜRÜYOR
Adli Tıp Kurumu’nun detaylı incelemesi sonucunda, Rojin Kabaiş’in ölüm nedeninin “suda boğulma” olduğu açıklandı. Ancak raporun dikkat çeken kısmı, olayın oluş şekline dair net bir kanaate varılamadığı ifadesiydi.
Raporda darp, zehirlenme veya travmaya dair belirgin bulgu bulunmadığı belirtilirken, bedenin bazı bölgelerinde morarma ve kanama izleri tespit edildi. Ayrıca adli incelemede iki farklı erkek DNA profiline rastlandığı açıklandı. Bu DNA’ların ölüm öncesi mi, yoksa sonrasında mı bulaştığı ise belirlenemedi.
SORU İŞARETLERİ VE DEVAM EDEN SORUŞTURMA
Rojin Kabaiş’in ölümüne ilişkin birçok soru hâlâ yanıt bulamadı.
-
Ölüm saati ve olayın gerçekleştiği nokta arasında tutarsızlıklar bulunuyor.
-
Cesedin bulunduğu yer ile kaybolduğu yer arasında 24 kilometrelik mesafe var.
-
Kamera kayıtları, telefon sinyal verileri ve olay yeri analizleri kamuoyuna açıklanmadı.
-
DNA örneklerinin kimlere ait olduğu tespit aşamasında.
Tüm bu belirsizlikler, toplumda “Rojin Kabaiş cinayete mi kurban gitti?” sorusunu gündeme getirdi. Ailesi ve sivil toplum kuruluşları, olayın aydınlatılması için adli sürecin yakından takip edilmesini talep ediyor.
GERÇEKLER HENÜZ ORTAYA ÇIKMADI
Rojin Kabaiş’in hayatını kaybetmesi sadece bir genç kadının trajedisi değil, aynı zamanda toplumun güvenlik ve adalet sistemine olan inancını da derinden etkiledi.
Adli Tıp raporu “boğulma” dese de, olayın perde arkası henüz tam olarak aydınlatılmış değil.
Kamuoyu, “Rojin Kabaiş neden öldü?” sorusuna net bir yanıt alana kadar bu dosyanın kapanmaması gerektiğini düşünüyor.