İki günlük Giresun temaslarım bitti, Ankara’ya döndüm. Yağmurla geldim, yağmurla döndüm. Karadenizi güzel yapan yağmur değimli?”Sen yağmur ol ben bulut, Giresun’da buluşalım ”Bizde öyle yaptık. Ekrem Yüce’yi Çaykur Genel Müdürlüğü döneminden beri tanıy
İki günlük Giresun temaslarım bitti, Ankara’ya döndüm. Yağmurla geldim, yağmurla döndüm. Karadenizi güzel yapan yağmur değimli?”Sen yağmur ol ben bulut, Giresun’da buluşalım ”Bizde öyle yaptık. Ekrem Yüce’yi Çaykur Genel Müdürlüğü döneminden beri tanıyoruz. Rize’ye büyük hizmetleri var. Kendisini eleştirmemize rağmen hiçbir medya temsilcisini mahkemeye vermedi, tazmınat davasını açmadı. İlişkileri hep düzenli ve iyi oldu. Ne yazık ki, benimde köylüm olan şimdiki Genel müdür ,basınla ilişkileri iyi olmadı.Beni dahil,bir çok meslektaşımı,eleştirel haklarını kullandıkları için, kurumun parasıyla dava açtırdı.Bildiğim kadarıyla yerelde tüm davaları kaybetti,avukatlara ücret ödeyecek..Bu davalar,milletvekili adaylığında karşısına çıkacak.Neyse konumuz bu değil. Gelelim Ekrem Yüce’ye.2011 Milletvekili seçimlerinde adaylık için istifa etti, memleketi Sakarya’dan ön seçime girdi ve ikinci oldu. Tam parlamentoya gelecekti ki, başbakan Erdoğan tercihini başkasından yana kullandı. Darılmadı, saygı duydu,bekledi. Ekrem Yüce, Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı görevini başarıyla sürdürüyor. Kendisine uğradık, ortak dostumuz Rize ve Gümüşhane eski valisi Enver Salihoğlu’da yanındaydı. Vali, OYAK yönetiminde bulunuyor. Uzunca sohbet ettik, eski günleri yad ettik. Yüce ile Hacısalihoğlu’nun dostluğu Rize’de başladı, halen devam ediyor. Yüce, bu dönem parlamentoya gelebilir. İki dostumu birlikte görmekten mutlu oldum. *** Bir hedefe ulaşmanın, başarılı olmanın, halkın gönlünde sürekli olarak taht kurmanın, ilkeli ve tutarlı olmanın, hizmet etmenin, dimdik ayakta durmanın önemli öğeleri vardır. Bu başarı için hepsinin bir arada bulunması gerekiyor ki, bu da öyle kolay herkese göre bir iş değildir. Örneğin aklın en isabetli değerlendirmeler, duyguların en hassas örneğine, kadar bütün öğeleri sıralayabiliriz. Ama yinede hedefe ulaşmak, farklı, özel olmak için; ona ulaşan kişinin” hünerine” bağlıdır. “Hüner” Farsçada ustalık-uzmanlık becerikli olma üstünlüğü demektir. Mutluluğu bir değer gibi sunar. İnsana varlığın ispatini verir. Mükemmelliği tanımlar ve onu simgeler. Marifet, Hünerin Arapça karşılığıdır. Eylemlerin, nitelikli tarifine bakarsan ”Hüner” ile “ Marifet” benzer anlamlar taşır. Hüner, hayatin fizik değerlerine, hâkim olan ustalıktır. Marifet ise, hünere kazandırılmış tasavvuf idrakiyle tezahür eder. Bir hikmet ve İrfan hadisesidir. Tanrının isim ve sıfatlarının bir hayat tecellisi vardır. Bu tecellinin günlük yaşama hüviyet kazandıran maharetine “Marifet” diyoruz. *** Bu marifet manasıyla, Gümüşhane eski Başsavcısı, Adana Başsavcı vekili, şimdi Giresun’a Başsavcı olarak atanan Abidin Bozkan’a etkileyici başarıları, üstün nitelikler, bilgisi, donanımı, mütevazılığı, açık sözlülüğü, kıvrak zekâsı ülkesine ve miletehizmet etmesiyle az rastlanır örnek teşkil ediyor. Kaymakam Önder, görev yaptığı il ve ilçelerde birçok alanda hizmetleri ve başarıları bulunuyor. Başsavcı Bozkan ile aynı ilçe ve köydeniz. Yaylalarımız, mezralarımız köylerimiz aynıdır. Başsavcı Bozkan ‘ın Memleket sevgisi, nezaketi, başarıları, güven veren sağlam ve dik dürüşü, vatandaşlarla uyumu, içindeki insan sevgisi, ülkeye olan hizmeti, örnek aile yapısı, örnek teşkil eden üstün özellikleri, değer katan örnek davranışları, marifet beklenen iltifatı kısa sürede gördü ve bakanlık onu Türkiye’nin en güzel ili olan Giresun’a başsavcı olarak atadı. İyide yaptı. Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Zakir Avşar ile birlikte kendisine uğradık. Misafirperverliğine, nezaketine yürekten teşekkür ediyorum. Giresunlular, komşu il Rizeli Başsavcıdan ne kadar onur duysalar azdır.
