Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez emekliye ayrılarak görevini bıraktı.
 
Siyasi zeminde kritik süreçlerde görev aldı.
 
15 Temmuz darbe gecesinde, Görmez’in üstlendiği rolü hatırlıyoruz.
 
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ve Kamu Denetçiliği Kurumu Başdenetçisi Av. Şeref Malkoç ile uyanışın sembolü olan selaları birlikte organize ettiler, bunu eksiksiz uygulayan ise Görmez oldu.
 
Görmez 15 Temmuz gecesi hedefte olan isimlerden biriydi.
 
Kendisi o gece 2 kez yabancı numaralardan aranmış, muhtemelen darbeciler kendisine mesaj verecekti, buna izin vermemiş, telefonu kapatmış.
 
Eşi ile o gece görüştü. Eşi ona, ’Burası tekin değil, evin etrafında birileri var. Seni almaya gelmişler. Buraya gelme” dedi. Bağlıca’da oturan büyük kızının evine geçti.
 
Camilerden salalar okunurken, Mehmet Görmez, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ulaşmayı başardı.
“Sayın Cumhurbaşkanım İslam dünyasının duası arkanızda, siz kazanacaksınız.
Herkesi hukukuna sahip çıkmaya çağırıyorum” dedi.
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Allah razı olsun Mehmet Hoca” dedi, ardından ilave etti; “Salalar verilsin, herkes hukukuna sahip çıksın”
 
Görmez’in Türkiye Uluslararası İslam, Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nin rektörlüğüne getirilmesi bekleniyor.
 
Gidişinin arkasında pek çok iddia var.
 
Bir iddiaya göre Ehli Sünnet omurgaya istenilen ölçüde omuz veremedi.
 
Diğer bir iddia İran’da mezheplere ilişkin yapmış olduğu konuşma İslam tarihinin sinir uçlarına dokunacak cinstendi.
 
Kimi cemaatlerin de benimsemediği bir isim olduğu söylendi.
 
TRT’deki programla ilgili Külliye ile ters düşmesi de işi bitirdi.
 
Her işin fıtratında var, seveniniz de olacak sevmeyeninizde.
 
Mahkeme kadıya mülk değil, önemli olan geride hoş bir seda bırakabilmek.
 
Dönüp baktığımızda Görmez’in hatırlanacak icraatları olacak.
 
Önemli olan bundan sonra ne olacak?
 
Diyanet Kurumu Türkiye’nin İslam coğrafyasında öne çıktığı, yıldızının parladığı, tabir yerindeyse yedi düvele karşı mücadele ettiği böyle dehşetli bir dönemde nasıl bir rol üstlenebilir?
 
Görmez’in yerine Ekrem Keleş vekalet ediyor.
 
Konuşulanlara göre Karadeniz Teknik Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Emin Aşık Kutlu'nun başkanlığa getirilmesi söz konusu.
 
İslam dünyası ağır bir imtihandan geçiyor.
 
Suriye, Irak, Filistin, Libya, Afganistan pek çok İslam ülkesi her gün patlayan canlı bombalarla sarsılıyor. Pakistan’da Başbakana yargı  darbesi yapılıyor.
 
Kendi içimizde ahlâki erdemi özümseyemediğimiz müddetçe başkalarının derdine merhem olamayız.
 
Emperyalistlerin oyunlarına yenilmemek uyanık olmaya bağlı.
 
Din eğitimi bu yüzden önemli.
 
Vatan olmadan dininizi yaşayamazsınız.
 
Yeni Diyanet İşleri Başkanının yapacağı pek çok iş var.
 
Ailelerimiz ağlıyor, bir ülkenin ayakta kalması için ailenin ayakta kalması gerekiyor.
 
İslam dininin sağlam kaleleri vardır. Bunlar da esneme olursa çözülme kaçınılmaz.
 
Diyanet, ahlâk temel odaklı yeni bir milli dil geliştirmeli, bunu İslam alemine yayacak doneleri devlet erkanıyla birlikte hayata geçirmeli.