Trabzon’un Ortahisar ilçesinde 72 yaşındaki ayakkabı ustası Mustafa Sandıkçı, el emeğiyle ürettiği deri ayakkabılarla yarım asrı aşkın süredir mesleğini sürdürüyor. 1965 yılında çırak olarak başladığı ayakkabıcılık serüveninde 60 yılı geride bırakan Sandıkçı, bugün hâlâ sipariş üzerine günde dört çift ayakkabı üretmeye devam ediyor. Ancak bu kadim mesleği devam ettirecek yeni çıraklar yetişmemesi ise usta ismi endişelendiriyor.

60 Yıllık Ustalık Serüveni
Mustafa Sandıkçı, ayakkabıcılıkla tanışmasını "tavsiye üzerine çıraklıkla başladım" sözleriyle anlatıyor. İlk dükkânını Trabzon’un Uzun Sokak’ında açan Sandıkçı, son 26 yıldır Cumhuriyet Mahallesi’nde küçük bir atölyede hizmet veriyor.
İşini aşkla yapan usta, "Yüz yıl ömrüm olsa yine aynı mesleği yapardım" diyerek el emeğine olan bağlılığını dile getiriyor. Ustalığının geldiği noktayı ise, “Benim yaptığım ayakkabıyı dünyanın öbür ucuna da gönderin, gördüğümde tanırım” sözleriyle ifade ediyor.

Günde Dört Çift Ayakkabı Üretiyor
Mustafa Sandıkçı’nın üretimi tamamen sipariş üzerine. Günde yaklaşık dört çift ayakkabı üretiyor ve 12 çiftten oluşan bir siparişi üç gün içinde tamamlıyor.
El yapımı deri ayakkabılar, makineli seri üretimin aksine özel işçilik gerektirdiğinden, kalitesiyle de fark yaratıyor. Usta, “Elde yapılan zor bir iş ama severek yapıyorum” diyerek üretim sürecindeki sabrı ve emeği vurguluyor.

Çırak Bulamamak Gelecek İçin En Büyük Kaygı
Sandıkçı’nın en büyük üzüntüsü ise mesleği devredecek kimsenin olmaması. Yeni neslin ayakkabıcılık gibi zanaat dallarına ilgisiz olduğunu belirten usta, “Artık sıfırdan ayakkabı yapan usta neredeyse yok” diyor.
Geleneksel mesleklerin unutulmaya yüz tutmasından duyduğu endişeyi sık sık dile getiren Sandıkçı, "Esnaf olmak kanaatkârlık ister" diyerek gençlere de önemli mesajlar veriyor.
40 Yıldır Aynı Usta: Müşterilerden Tam Not
Mustafa Usta’nın sadık müşterilerinden biri olan Salih Karadağ, 40 yıldır ayakkabılarını yalnızca ondan yaptırdığını belirtiyor.
Sandıkçı'nın ürettiği ayakkabıları üç yıl boyunca rahatlıkla kullandığını vurgulayan Karadağ, "Mükemmel bir üstat. Böyle ustaların kıymetini bilmek lazım" sözleriyle memnuniyetini dile getiriyor.