Tilkileri için yaylayı terk etmiyor: Rafet Hancı’nın yürek ısıtan dostluğu
Doğu Karadeniz’in yüksek rakımlı yaylalarında yaz ayları sona erdi, bölge halkı geleneksel olarak köylerine ve ilçe merkezlerindeki evlerine döndü. Ancak Trabzon’un Köprübaşı ilçesi Taşlı Yaylası’nda farklı bir hikâye yaşanıyor. 61 yaşındaki kasap Rafet Hancı, yıllardır yaylada işlettiği küçük dükkânında yalnız değil. Onun can yoldaşları, her akşam gelip kapısını çalan beş tilki. Hancı, doğayla kurduğu bu özel bağ nedeniyle bu yıl şehre inmeyi reddetti. Çünkü tilkilerini yalnız bırakmak istemiyor.

Her gün elleriyle besliyor: “Misafirlerimiz hoş gelmiş”
Yıllardır yaz sezonunda yaylada kasaplık yapan Rafet Hancı’nın tilkilerle kurduğu bağ, sadece bir doğa anısı değil, aynı zamanda içten bir dostluk hikâyesi. Her akşam saatlerinde dükkanının önüne gelen tilkileri elleriyle besleyen Hancı, bu anları kayda almayı da ihmal etmiyor. Sosyal medyada paylaştığı videolar, izleyenlerin içini ısıtıyor. Görüntülerde tilkilerine “misafirlerimiz” diye seslenen Hancı, onları kavga etmeden beslenmeye davet ediyor:
“Oh be, 5 tane tamamlandı. Misafirlerimiz gelmiş. Kimse der mi ki ‘Rafet amca, al 4 kilo et parası da gönder yedir bunları’. Ama ben sizi yedireceğim, doyuracağım.”

“Gitsem içim rahat etmez”: Yayla sevgisi ve vicdanı arasında bir tercih
Kasım ayına gelinmesine rağmen Taşlı Yaylası’ndan inmeyen Hancı, aslen Araklı ilçe merkezinde yaşıyor. Ancak tilkilerini bırakıp şehre gitmeye gönlü razı olmuyor. Çünkü ona göre bu hayvanlar sadece doğanın parçası değil, aynı zamanda birer can yoldaşı. Hancı, “Gitsem aklım burada kalacak. Aç mı kaldılar, biri zarar mı verdi diye düşüneceğim” diyerek yaylada kalmaya devam edeceğini söylüyor. Hayvanlara olan bu duyarlı yaklaşımıyla bölge halkının da takdirini kazanmış durumda.
Tilkilerle kurulan bağ: “Onlar da dost arıyor”
Doğada vahşi olarak bilinen tilkilerle böylesine yakın bir ilişkinin kurulması nadir görülen bir durum. Ancak Rafet Hancı, bu canlıların da güvene ve sevgiye karşılık verdiğini söylüyor. “Ben onlara zarar vermedim, onlar da bana. Zamanla birbirimize alıştık” diyen Hancı’ya göre, tilkiler de aslında dostluk arayan canlılar. Uzmanlar da doğayla bu şekilde kurulan bağların, hayvanların insanlara olan yaklaşımını değiştirebildiğini belirtiyor.
Rafet Hancı’nın bu hikâyesi, doğayla kurulan bağın, içtenliğin ve sadakatin güzel bir örneği. Yaylayı terk etmeyen bu adam, beş tilkisiyle birlikte sadece bir doğa hikâyesi değil, aynı zamanda insanın hayvanlarla kurabileceği güven dolu bir ilişkinin sembolü haline geliyor.