Her Trabzonspor taraftarının kulaklarından birisi de Fener kongresinde idi. Öyle ya, 1996 yılında Ali Şen’in ve siyasetçilerin oyununa maruz kalmış ve Şampiyonluğu kaptırmıştık!
Aziz Yıldırım’ın Başkanlığa gelmesi ile 2005 yılında Şekip Mosturoğlu’nun sınıf arkadaşı hakem Cem Papila’nın Kadıköy’deki faciasını yaşamış ve şampiyonluk gitmişti.
2010-2011 yılında Sivas’ta, Buca’da, Karabük’te şikenin kralına muhatap kalmış, Eskişehir’de ise Bülent Yıldırım 2 golümüzü vermeyip şampiyonluktan etmişti. Trabzon Gençlik ve Spor eski İl Şube Müdürü Yaşar Çelik Bursa’da maçı izledikten sonra ‘Hanım bu yıl da şampiyon olamadık’ diyerek evinin eşiğinde yığılıp kalmıştı!
Yani ölmüştü. FIFA’nın önünde mücadele verenlerin nöbeti bu canların mücadelesidir.
Onun için her Trabzonspor taraftarı Şekip Mosturoğlu, İlhan Ekşioğlu ve Ömer Temelli gibi isimlerin yönetimden gitmesini yürekten arzu etmekte idi.
Ben dahil Ali Koç gelsin ve futbola belki biraz adalet getirir, iki kulübün arasındaki sorunları kaldırma açısından adımlar atılır dedim.
Kongrede yaptığı konuşmayı her Trabzonsporlu da dinledi. Fener’e 100 milyon avro vereceği için tedirgin olsak da ‘Zaten Fener ile aramızdaki mesafe açıldı’ diyerek kendimizi de teselli ettik.
Ali Koç’la ilgili fikrimi değiştiren iki şey oldu.
Birincisi, ekranda konuşurken milyonlarca insanın gözünün içine baka baka ramazan günü suyu yudumlaması. Bunu defalarca yapması.
Suyu yudumladı, müslüman mahallesinde salyangoz sattı eyvallah ama adam bir kelime etmez mi?
Kusura bakmayın bugün böyle oldu demez mi?
Demedi.
İkincisi, seçildikten sonra dostluk kadeşlik barış mesajları bekledi herkes. Onu da bulamadık.
Çok tehlikeli de bir söz etti: ‘Yargı ile ilgili olumsuz bir süreç yaşandığında size ihtiyacım olacak.’
Ne yapacaksın? Taraftarı yollara mı dökeceksin!
Şunu gördük. Demek ki, Fener’in başına kim gelirse gelsin, kendi gibi davranamıyor!
Fenerliler ve yönetenler için ölçü şu; hep biz kazanacağız, hep biz şampiyon olacağız!
Adalet mi? Sadece onlar için daalet!
 
En kolay yolu gösterdi!
 
Trabzonspor Kulübü Asbaşkanı Hayrettin Hacısalihoğlu, Fenerbahçe’nin yeni Başkanı Ali Koç'un "Trabzonspor'a elimi uzatacağım" açıklaması üzerine, “Bu işleri kavgaya dönüştürmeden hak arama mücadelemizi sürdürmemiz lazım. Haklıyken asla haksız duruma düşmememiz lazım. Trabzonspor bu konuda bir hak arayışındadır. Teslim edilmeyen bir kupası vardır. Yeni seçilen Fenerbahçe yönetimini bu tarz dostane yaklaşımı da bizi mutlu eder ama konuyu çözümlemez. Biz belki uzatılan eli sıkarız ama kupa talebimizden, 2011 davamızdan asla vazgeçmeyiz. Bir laf vardır. Borçluyu susturmanın en iyi yolu borcu ödemektir. Bizi bu konuda mutlu etmek istiyorlarsa kupayı teslim edecekler, bunun başka bir yolu da yoktur” dedi. 
Tek kelime ile Hayrettin Hacısalihoğlu süper demiş.
 
Resul Dindar’dan Üyelik Mesajı
 
Trabzonspor yönetimi, üyelerle ilgili güncelleme yapıyor. Yoğunlukla bazı merkezlerden yapılan üyelikler yeniden gözden geçiriliyor. Üyelikleri iptal edilenler arasında kulübün avukatı varmış. TAKA Gazetesi çalışanları da mevcut. Türkiye’nin en fazla dinlenen sanatçısı Resul Dindar’da üyelikten çıkarılmış..

Resul Dindar dün bir açıklama yayınladı. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada: ‘Trabzonspor sevgimiz bitmez. Bu karardan sonra gerekirse yeniden üyelik başvurumu yapacağım.’ dedi. Dindar’ın böyle sağduyulu mesaj yayınlası önemli.
 
Kulübün Asbaşkanı yöneticileri de üyelikleri düşürülen isimlerin yeniden müracaatları alınarak değerlendirileceğini ifade etti.
 
İstemeyiz ama..
 
Trabzonspor Kulübü Başkanı Ahmet Ağaoğlu ve ekibini izliyorum ve dinliyorum. Sıkıntı büyük. Öyle büyük ki, 80 milyon bir, 20 milyon TL bir kredi aldılar ama dişin kovuğunu doldurmadı. Yeni kaynaklar gerekli.

Yeni kaynaklar da tıkalı. Trabzonspor bu darboğazdan çıkmak için zorda olsa bir karar verecekler. Ya Okay Yokuşlu’yu, ya Abdulkadir Ömür’ü 150 milyon TL’ye verecekler ya da Yusuf Yazıcı’yı.

İstemeyiz ama Trabzonrspor’un yaşamını idame etmesi için bu reçetenin acı şurubunu içeceğiz.
 
Atan, tutan, satan!
 
Ticarette birçok başarı öyküsü mevcuttur. Ama bunların hiçbiri Fevzi hoca’nın başarısı kadar istikrarlı değildir.
 
Lise yıllarında Avni Aker’in önünde köfte seyyarını kuran, sonrasında dersten arda kalan zamanında denize çıkan ve balık tutup satan, Salacık’taki küçük lokantayı açıp, sonra Keyvan ile öne çıkan Fevzi hoca ilk markalaşmayı İpekyolu iş merkezi ve Akçakale’deki tesisleri ile yaptı.
 
Siyasetçilerin balığına, havyarına ve böreğine hayran kalarak Ankara’ya davet ettikleri Fevzi hoca’nın Atatürk Orman Çiftliği’ndeki ilk yeri, ardından İstanbul Trabzon Park’ta açtığı muhteşem tesisi, devamında Söğütözü’nde oğlu Ahmet’in başında olduğu marka yeri oldu.
 
Fevzi hoca bir de final yapmak istedi. Tam 17 milyon TL harcayarak bu kez de ünlülerin tercih ettiği Ümit Köy, Çayyolu’ndaki 5 katlı son tesisi inşa etti. Aynı anda birkaç bin insanı yemek yedirebilecek ve sosyal tesis hizmeti sunabilecek bir mekan.
 
Bilinmeyeni de var. Fevzi hoca bu tesisi yapmadan önce Çankaya Belediyesi’nin parkını da 2 milyon TL harcayarak hizmete soktu.
 
Gittiği her yeri güzelleştiren, masaları dolaşıp insanlara moral kaynağı olan bir işletmeci o.
Kim yapabilir? Kim başarabilir? Ancak Fevzi hoca.
 
Biraz Da Nostalji
 
1-Trabzon basınının duayen isimleri Ziyad Nemli, Cemal Rıza Osmanpaşaoğlu, Ömer Güner, Mehmet Tan, Ayhan Kıyak, İhsan Öksüz, İsmail Kansız, Tugay komutanını ziyarette.
 
2-İhsan Öksüz, Hasan Kurt, Mehmet Özşahin, İsmail Kansız ve Haluk Boğuşlu iftar yemeğinde.