Cumhuriyetimizin temel taşları olan laiklik, bağımsızlık ve aydınlanma, üzerine inşa edildiği toplumsal birikim ve tarihsel kazanımlarımızdır. Ancak bugün, bu değerler emperyalizmin ve içerideki işbirlikçilerin saldırılarına maruz kalmaktadır.
Karanlık ve despotik düzenin üzerini örterek, tarikat ve cemaat ağlarıyla halkımızı sindirme ve susturma çabalarıyla karşı karşıyayız. Ancak unutulmamalıdır ki, bu düzen asla bizim düzenimiz olamaz.
Bu düzen, yoksulluğun ve eşitsizliğin derinleştiği, adaletsizliğin hüküm sürdüğü bir düzendir. Ancak biz, bu adaletsizliğe ve sömürüye boyun eğmeyeceğiz.
İşçi düşmanı bu düzene karşı, işçi sınıfının birlikte mücadele etme vaktidir. Kadın düşmanı bu düzene karşı, kadınların toplumsal hayatta hak ettikleri yeri alması için mücadele etme zamanıdır.
Laiklik, her türden sömürünün panzehri ve halkımızın özgürlüğünün teminatıdır. Bu nedenle laiklik mücadelesi kazanılması zorunlu bir mücadeledir. Ve biz, bu mücadeleyi birlikte kazanacağız.
Bizler, ülkemizin bağımsızlığını, laikliğini ve aydınlık geleceğini savunmak için bir araya gelmeli ve güç birliği oluşturmalıyız. Unutmayalım ki, bu ülke ve bu halk sahipsiz değildir. Birlikte mücadele ederek, aydınlık ve demokratik bir geleceği inşa edeceğiz.
