10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla açıklama yapan Turan Ülküsü Kalkınma ve Dayanışma Derneği Genel Merkezi, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni imzalayan bazı devletlerin bugün ağır ihlallerin faili olduğuna dikkat çekti. Açıklamada, İsrail’in Gazze’deki saldırıları ile Doğu Türkistan’daki baskılar örnek gösterilirken, “İnsan Hakları Beyannamesi’nin bağlayıcılığını kimler hatırlatacak?” sorusu gündeme getirildi. Genel Başkan Kenan Kuru, insan hakları kavramının Türk dünyasında ahlaki ve insani bir devlet geleneğiyle yoğrulduğuna vurgu yaparak evrensel değerlere sahip çıkılması gerektiğini ifade etti.
Beyannamenin Bağlayıcılığı Tartışma Konusu
Turan Ülküsü’nün açıklamasında, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin imzalanmasına rağmen dünyada birçok ülkenin temel hak ihlallerine devam ettiğine dikkat çekildi. Dernek, özellikle bazı devletlerin imza attıkları değerlere uymadığına işaret ederek, ABD’nin tarihindeki ırk ayrımcılığı uygulamalarını ve bugün süren çifte standartlı politikaları eleştirdi. Açıklamada, “Beyannamenin imzalanmasıyla verilen taahhütlerin nerede kaldığı, bu imzaların geçerliliğinin ne olduğu sorgulanmalıdır” değerlendirmesi yer aldı.
Gazze ve Doğu Türkistan Örneği: ‘Nerede İnsan Hakları?’
Açıklamada, Gazze’de sivillere yönelik saldırılarla Doğu Türkistan’daki baskı politikalarının insan haklarının evrenselliğiyle çeliştiği vurgulandı. Turan Ülküsü, dünya üzerindeki kimi askerlerin çocukları katlederken duyduğu vicdansız gurura karşılık, Türk askerinin denizin karaya vurduğu bir çocuğu şefkatle kucağına alışını örnek göstererek iki farklı insanlık anlayışına dikkat çekti. Derneğe göre bu durum, insan hakları kavramının ülkeden ülkeye nasıl değişen bir perspektifle ele alındığını açıkça ortaya koyuyor.
Türk Dünyasının İnsan Hakları Anlayışı
Turan Ülküsü, Türk milletinin insan haklarına yaklaşımının milli, ahlaki ve insani değerler üzerine kurulu olduğunun altını çizdi. Açıklamada, Türk dünyasının tarih boyunca insanı merkeze alan devlet anlayışını benimsediği, insan haklarını ise demokrasi, millet bilinci ve adalet temelinde değerlendirdiği aktarıldı. Dernek, batı ülkelerinin insan hakları söylemlerinin çoğu zaman politik çıkarlarla çeliştiğine dikkat çekerek, Türk dünyasının bu konuda daha samimi ve tutarlı bir duruş sergilediğini ifade etti.
Dünya İnsan Hakları Günü’nde Çağrı
Turan Ülküsü, açıklamasında 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nü kutlarken devletlerin yalnızca kendi vatandaşlarının haklarını değil, başka milletlerin haklarını da gözetmesi gerektiğini vurguladı. Açıklama, “Evrensel Beyannameyi imzalayan devletler ancak uyguladıkları sürece insan haklarına saygılı devlet olabilir” ifadeleriyle son buldu. Okuyucular, dünya genelindeki hak ihlallerine karşı duyarlılık göstermeye davet edildi.