Trabzon’da düzenlenen İl Başkanları toplantısına katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gündeme dair açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu: “Doğu Karadeniz’in kilit illerinden biriyiz. Trabzon Türkiye’nin bereketli illerinden birisidir. 2 ürünü var fındık ve çay. Çayı Rize ile paylaşır. Fındığı bütün Karadeniz ile paylaşır” dedi.
Hep Kaybeden Trabzon Ve Karadeniz
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu toplantıda basına yaptığı açıklamada fındık ve çay ile ilgili “İki üründe bu bölge için stratejik üründür. Çünkü iki üründe bu bölgenin temel geçim kaynağıdır. Eğer devleti yöneten bir iktidar bu ürünleri stratejik ürün olarak kabul etmezse o zaman bu iki üründen beklenen geliri bölge halkı alamaz. Alamazsa ne olur? Göç olur insanlar iş için başka yerlere giderler. Trabzon’lu kardeşlerim şunu unutmasınlar; eskiden burası sekiz milletvekili çıkarırdı. Şimdi altı milletvekili çıkarıyor neden? Neden nüfusumu, sanayisi mi patladı. Tarım çok daha mı gelişti? Fındık ve çay üretiminde dünya markası mı olduk? Hep kaybettik hep kaybeden Trabzon ve Karadeniz oldu. Ama kaybettirene oylarımızı yine verdik. Şimdi şikâyet ediyoruz. Önce kendimizi sorgulamamız lazım. Çay üretimi stratejik bir üründür dedik bu bölge için. Gidin Türkiye’nin bir bölgesine tamamı kaçak çay kullanıyor. Valisi de, kaymakamı da, emniyet müdürü de, sanayicisi de, esnafı da, işvereni de kaçak çay tüketiyor. Sonra geliyorlar size bu bölgede nutuklar atıyorlar. CHP iktidarında nerede kaçak çay görsek toplayacağız ve imha edeceğiz. Ya kendi ülkemizin çayını tüketiriz ya da hiç tüketmeyiz bize göre milliyetçilik budur” diye konuştu.
Aklımızı Kullanmalıyız
Kılıçdaroğlu İl başkanları toplantısında fındıkla ilgili yaptığı açıklamasında: “Fındık üretimi var ama beklediğimiz geliri elde edemedik. Düşünün dünya da bir numarasınız fındık fiyatını Türkiye’nin belirlemesi lazım. Neden yıllardır Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana fındığın fiyatını Türkiye belirlemedi? Bir malı dünya da bir ülke üretiyorsa o malın fiyatını o ülke belirler. Karadeniz’e neden bir dünya fındık borsası olmaz. Fındığımız var deniyor, ürettik deniyor. Bir yıl durumumuz çok iyi ertesi sene durum felaket. Neden böyle oluyor? Devleti yönetenler neden bu soruna kalıcı bir çözüm üretemiyorlar. Neden fındık üreticisinin alın teri ile başkalarına peşkeş çekiyorlar? Bölge fındık üreticisinin de düşünmesi lazım. Neden ben bu haldeyim diye sorgulaması lazım. Aklımızı kullanmamız lazım. Benim alın terim ile batılılara peşkeş çekene ben oy vermeyeceğim dememiz lazım. Ön yargılarımızdan kurtulmamız lazım. Bunu yapabilirsek bu bölgede fındığı da çayı da hak ettiği yere oturtmuş oluruz” ifadelerini kullandı.
Trabzonspor’un Başarısı Tesadüfî Değil
Kılıçdaroğlu Trabzonspor’un Anadolu’nun gururu olduğunun altını çizerek şunları belirtti; “Trabzon’un efsane bir takımı var Trabzonspor. Kim bunu görmemezlikten gelebilir. Trabzonspor Türkiye Milli Kupasını Anadolu’ya taşıyan ilk takımdır hepimizin gurur duyması gereken bir başarıya imza atılmıştır ve Trabzonspor o başarının tesadüfî bir başarı olmadığını da birden fazla kupayı Trabzon’a getirerek kanıtlamıştır. Böylece üç büyükler yanına dört büyükler sözcüğünü yerleştirmiştir. Bu sadece Trabzonluların duyması gereken bir gurur değil Anadolu’nun gururdur”
Karadeniz Ve Akdeniz’i Buluşturmalıyız
“Trabzon bölgenin kilit taşıdır, önemlidir. Biz Karadeniz’i Akdeniz ile buluşturmak zorundayız.” diyen Kılıçdaroğlu; Karadeniz’in ve Akdeniz’in buluşturulmasına vurgu yaparak şunları kaydetti: “ Hep doğudan batıya ya da batıdan doğuya yollar gitti. Neden güneyden kuzeye olmasın? Bu iki denizi neden birleştirmiyoruz. Merkez Türkiye Projesinin ana fikri budur. Trabzon ve Samsun Limanlarını Mersin ve İskenderun Limanları ile buluşturmamız gerekiyor. Lojistik açıdan Türkiye şuan hak ettiği yeri almış değil. Şuan da düşünün bütün Anadolu boşanıyor. Trabzon ve bütün Karadeniz göç veriyor. Herkes bulunduğu yeri ter ediyor. Çünkü işsizlik var. Geçinemiyor yatırımların tamamı İstanbul’da e peki Anadolu ne olacak? Anadolu’ya kim yatırım yapacak? Anadolu Unutuluyor. Biz ne diyoruz Türkiye’nin her tarafına sanayi götürmek zorundayız. Her tarafına yatırım götürmek zorundayız. Her tarafına yeni projeler üretmek zorundayız.”
Neden Demiryolu Gelmiyor
Kemal Kılıçdaroğlu yaptığı açıklamada demiryolu ile ilgili; “İpek yolu var inden başladı. Niye demiryolunu biz oraya bağlamıyoruz. Trabzon’a neden demiryolu gelmiyor? Ne engelimiz var. Türkiye geri kalmış bir ülke değil geri bıraktırılmış bir ülke. Önümüze öyle sorunlar çıkarıyorlar ki siz o sorunlarla boğuşuyorsunuz. Türkiye’nin geleceği unutuluyor. Oysa hep birlikte Türkiye’nin geleceğini düşünmek zorundayız” dedi.
Başbakan’a Trabzon’dan Sesleniyorum
Toplantıda gençlerin işsizlikle karşı karşıya olduğunun altını çizen Kemal Kılıçdaroğlu Başbakan Binali Yıldırım’a seslenerek şunlara vurgu yaptı: “Sorunların bir kısmı Trabzon bağlantılı ama sanamayın ki bu sorunlar sadece Trabzon’da var. Türkiye’nin neresine giderseniz gidin üç aşa beş yukarı aynı sorunları karşılaşırsınız. İşsizlik mi? İster Hakkâri’ye, Trabzon’a, Maraş’a gidin yüzde 20 işsizlik 19 küsur. 15-24 yaş Aralığında 5 milyon 500 bin çocuğumuz var. Çalışmıyorlar. Hiç birisi okula da gitmiyor. Beşeri kaynağımızı kullanamıyoruz. İnsanı kullanamıyoruz. Oysa 21. Yüzyılın en güçlü kaynağı beşeri kaynaktır. Elin oğlu bizden eğitilmiş iş gücü istiyor. Biz ise eğitimli iş gücünü işsiz bırakıyoruz. İş-Kur aracılığı ile yedi aylık bile olsa istihdam edilmek için alınan elamanlar var. Yedi ay sonra tekrar işine son veriliyor. Sayın Binali Yıldırım’a Trabzon’dan sesleniyorum; kura ile alın bu elamanları. 3 kişi beş kişi başvurmuyor 10 kişi çalışacağı yere 7 bin kişi başvuruyor. Bu rakam bile ayıbın büyüklüğünü gösterir. Kura çekilsin adalet böyle gerçekleşsin. Bizim partiden iş verelim karşı partiden iş vermeyelim derseniz ayrımcılık yaparsanız.”
Darbe Girişimi Fırsatçılığa Çevrildi
15 Temmuz Darbe Girişimi’nin fırsatçılığa çevrildiğini ve 1 milyon kişinin mağdur olduğunun altını çizen Kemal Kılıçdaroğlu: “15 Temmuz Darbe Girişimi oldu. Dediler ki şimdi mecliste bir araştırma komisyonu kuruldu. Nedir bu? işin arkasında ki failler kimdir? 15 Temmuz darbe girişimi çok önemli bir fırsatı ortaya çıkarmıştır. Bütün siyasi partiler, Sivil Toplum Kuruluşları, Meslek Kuruluşları darbeye karşı olduklarını söylemişlerdir. İlk kez bizim tarihimizde bu kadar büyük bir ortak payda oluştu. Ve o ortak payda için de hepimiz demokrasiyi savunduk. Bundan daha güzel bir şey olamaz. Peki yapılması gereken nedir? Yapılması gereken Darbe Girişimi’nde bulunanların alınıp yargıya teslim edilmesi. Ama biz kalktık onlar bir tarafta duruyor asıl failler bir tarafta duruyor; öğretmeni, esnafı, memuru, iş vereni hakimi, savcıyı aldık. Hep beraber sizi cezalandıracağız. Olağanüstü hal ilan edildi. Meşrudur OHAL parlamentodan yetki alınmıştır. Biz destek vermedik onu da ifade edeyim ama yetki alındığına göre meşrudur. Ama OHAL’in yasal sınırlar içerisinde kullanılması lazım. OHAL’in varlık nedeni Olağanüstü Hal’i Olağan hale çevirmek için çaba harcamaktır. Ne yaptık tam tersi oldu. Neden böyle bir fırsatçılık yapılıyor ve neden Parlamento devre dışı bırakılıyor? Biz bunları eleştirdiğimiz için hükümet tarafından biz suçlanıyoruz. Ama biz haklıyız. Biz hukukun üstünlüğünü savunuyoruz. Biz işverenlerin üzerine baskı kurulmasına karşıyız, Öğretmenlerin kapının önüne konulmasına karşıyız. 1 milyona aşkın mağdurun yaratılmasına karşıyız. Babayı atıyorsunuz hapse çocuğa da iş vermiyorsunuz. Bu insan haklarına aykırıdır. İnancımıza, imanımıza aykırıdır. Git darbecini yakala sana itiraz eden oldu mu? Şu soruyu sorduk 15 Temmuz Darbe Girişiminden hükümetin önceden haberi var mıydı? Yok muydu? Yoktu diyemiyorlar vardı da diyemiyorlar. Ama biz de biliyoruz ki önceden haberleri vardı. Gerçekler ortaya çıkacak. Darbeden bu millet çok çekti darbe ile mücadeleye evet ama karşı darbeye hayır” şeklinde konuştu.
Terörü Bitirmezsem Siyaseti Bırakırım
Kılıçdaroğlu konuşmasına şu şekilde devam etti: “Devlet terörü bitirmek istiyor mu? İşi ehline veriniz diyor yüce yaradan. İşi ehline vermezsen olmaz diyor Yüce Yaradan. Bir hükümetin niyeti varsa terör önlenir. Ben söz veriyorum öyle 14, 15, 20 yıl falan değil. 4 yıl yetki istiyorum bu milletten. 4 yılın sonunda PKK Terörü dahil terörü bitirmezsem siyaseti bırakırım. Bu kadar karalıyım, inançlıyım, bu kadar kendime güveniyorum. Türkiye’nin bekasını koruyarak, aydınlığını güçlendirerek Türkiye’yi dünya da bir marka yaparak biz bunların tamamını bitiririz. Aklımızı kullanarak, başkalarının oyuncağı olmayarak. Eğer bir hükümet kalkıpta bunlar bizi kandırdı diyorsa yarın bu hükümeti başkalarının kandırmayacağının garantisi nedir. Sizi bunlar kandırdıysa bu devleti siz yönetmiyor muydunuz?”
Bu İnsanlığa Sığmaz
Kılıçdaroğlu, Parlamento’da görüşülen yasa ile ilgili şu ifadeleri kullandı: “Parlamento da görüşülen bir yasa var. Kız çocuklarına tecavüz edenleri affediyorlar. Sizde vicdan yok mu? Düşünün be yaşında altı yaşında on yaşında kız çocuğuna tecavüz edilecek tecavüzcüsü ile evlenirse af getirilecek. Böyle bir şey olabilir mi? Beş kişi tecavüz etse bir kişi ben evleniyorum dese herkes affedilecek. Bunun neresi insanlık insanlığa sığmaz bu. 83 kadın kuruluşu ortak bildiri yayınladılar buradan bütün kadın kardeşlerime sesleniyorum. Gösterdiğiniz bu duyarlılıktan dolayı sizi yürekten kutluyorum. İyi ki siz varsınız”
SONAY ÇALUK
Editör: TE Bilisim
