İhsan Et

 
Bir gün Büyük İskender fetihteyken, hakltan biri şöyle der:
Az bir ihsan eyle..
Büyük İskender cevaben:
Az bir ihsan bana yakışmaz, çoğu da sana.
 
Tahlil
 
Temel hastaneye girişinde ağlayan bir adam görür, yaklaşır ve sorar:
Hayrola hemşerim! Neden ağlıyorsun?
Kan tahlili yaptırmaya geldim, parmağımı kestiler.
Hayırdır hemşerim. Sen niye ağlamaya başladın.
Temel iç çekerek yanıtlar:
Ben idrar tahlili yaptırmaya geldim.
 
Tuvalet Kağıdı
 
Fadime ile Temel büyükada da dolaşıyorlarmış
Bir martı Temel`in kafasına pislemiş
Fadime:
Temel git şu tuvaletten tuvalet kağıdı al
Temel:
Gerek yoktir kuş çoktan uçup gittu.
 
Kolunuzu Kaldırmayın
 
Doktor Temel`e hastası soruyor:
Ne zaman kolumu havaya kaldırsam çok büyük ağrılar başlıyor.Ne yapmam lazım.
Kolunuzu havaya kaldurmayın.
 
Dünya Kaç Metre?
 
Arkadaşlarından biri Hocaya sorar:
Hoca, Dünya kaç metre?
Tam o sırada bir cenaze geçiyormuş yanlarından. Hoca onu göstererek:
Ona sor! Bak, ölçmüş biçmiş, gidiyor!..
 
Falcı
 
Temel ile Dursun iki ortaktır ve maddi durumları kötüye gider. Bir gün Cemal'i görürler. Cemal de durumlarının ne zaman düzeleceğini falcı bilir diye onun numarasını verip randevu almalarını söyler. Temel, Cemal'e:
Falcıya gitmeden neden randevu alıyoruz ki, zaten geleceğimizi bilmez mi demiş..
 
Yüksek Yastık
 
Arkadaşı Temel'e dert yanıyor.
Çok korkuyorum, onun için para cüzdanımı yastığımın altına koyup öyle uyuyorum.
Ben öyle yapamayrum. Yastuk çok yüksekte oldu mi uyuyamayrum.
 
Şansın Böylesi
 
Temel kahvede arkadaşlarına anlatır:
Bizim mütahit Cemal ne kadar şanslıdır. Geçen sene kaza sigortası yaptı, bir gün sonra bacağını kırdı. İki Ay evvel evini sigorta ettirdi, geçen hafta evi kül oldu. Ya şimdi oldu biliyor musun?
Geçen hafta hayat sigortası yaptırdı, iki gün sonra öldü!
 
Halep Oradaysa Arşın Burada !
 
Palavracının biri başına topladığı üç beş cahile karşı övünüp duruyormuş :
İşte ben güçlü ve maharetli bir adamım. Evet ben Halep'te bulunduğum sıralarda altmış arşın uzağa atlamış bir kimseyim!.. Nasreddin Hoca da bu sırada oradan geçiyormuş. Palavracının yanına yaklaşıp :
Yaa demiş demek sen altmış arşın atlarsın. Haydi atla da görelim. Adam hık mık etmiş.
Ama demiş ben Halep'te atladım. Hoca kızmış :
Canım demiş, Halep oradaysa arşın burada.
 
Gözünü Kaşıyordu
 
Avcının biri, kahvede arkadaşlarına anlatıyordu:
Dün bir yaban güvercini vurdum. Saçmanın biri, hayvanın tırnağından girip gözünden çıkmış.
Dinleyenler:
Olacak şey mi bu?
Avcı:
Neden olmasın? Ateş ettiğimde güvercin, gözünü kaşıyordu.
 
Golf

İngiliz: Golf oynayalım.
Fransız: Olur.
Temel: Olurda usağum ne lazum?
İngiliz:  Top, sopa, delik.
Fransız: Bende top var.
Temel: Bende de sopa var.
İngiliz: Ben oynamıyorum

Paralar

Temel banka soymak suçundan yargılanıyormuş.
Son celsede hakim delil yetersizliğinden temelin tahliyesine karar vermiş.
Temel bunu duyunca çok sevinmiş ve bağırarak hakime ;
uy cözünü sevdigumun hacim beyi , yani şimdi o paralar penim oldu değil mu?
 
Soyulmuş
 
Temel ava çıkmış, eli boş dönmemek için kasaptan bir tavşan almış.
Fadime,
Ha pu netur, soyulmuş tavşanı nasıl avlaysun?
Sevişirken yakaladum, çiyinmeye firsatu olmadu vurdimm oni.
 
HARUN YAVRUOĞLU
Editör: TE Bilisim