Trabzon Maçkalı.  Son zamanlarda adından bahsettiren genç bir sanatçı.
Kimliği gibi kişiliği de tertemiz. Yapmacık tavırlardan uzak. Sıcacık gülüşleri. Olduğu gibi görünen; doğal, özentilerden uzak. Gencecik ömrünü müziğe adamış. Çocukluğundan beri hemşehrisi Volkan konak sevdalısı.
Ezgi Eyüboğlu bizden biri, Trabzonsporlu. "Nerede olursak olalım,Bize her yer Trabzon" diyor.

TAKA: Bize kendinizden bahseder misiniz. Gerçi biz sizi müthiş performanslarınızdan tanıyoruz artık. Biliyoruz, sanatçı bir aileden geliyorsunuz.
Sizi sosyal medyadan takip ediyoruz. Müzik piyasasında adınız hızla yükseliyor. Ama okurlarımızdan bilmeyenler de olabilir. Ezgi Eyüboğlu kimdir? Nerelidir? Müzikle ilintisi nasıl başlamıştır?

 

EZGİ EYÜBOĞLU: Gururla ifade etmeliyim ki, Trabzon'da doğdum. Trabzon Maçkalıyım.18 Yaşıma kadar buradaydım. Müziğe ilk olarak Trabzon TRT Çocuk Korosunda başladım. Annem o yıllarda beni keşfetmişti. Kolumdan tutuğu gibi beni çocuk korosu sınavlarına sokturdu.  Bu Sınavlarda başarılı oldum. Yani sesiniz iyi, kulağınız sağlamsa falan...Böylece koroya dahil edildim. 

Daha öncesi de var, ben Müzik Halkoyunları derneği vardı.

Dört Buçuk Yaşındaydım İlk Sahneye Çıktığımda

Tabiri caizse ben oralarda büyüdüm.Türküler, şarkılar...
Dört buçuk yaşındaydım ilk sahneye çıktığımda. Annem zaten müzisyendi. Mehmetçik Vakfıyla da sanatçı olarak çalıştı uzun yıllar. Annem daha çok halk müziği okurdu. Sanat müziği de okurdu.Annemim muhteşem bir repertuarı vardır. Önemli arşivleri vardır. Yani o yüzden ben daha çok küçük yaştan beri kulağım dolmaya başladı.

Trabzon Güzel Sanatlar Lisesi Müzik Bölümünde Okumuştum
 
Bu arada Bilkent Üniversitesinde 2 yıl opera okudum. Sonra İTÜ'de  Müzikoloji okudum.Oradaki arkadaşlarımdan çok daha zengin bir repertuarım vardı. Ta o yıllardan kulağımda kalan notalarla çok geniş bir arşive sahip oldum. Bu arşiv öyle ki, en doğru haliyle belleğimde sapasağlam durur.
Zaten ben liseyi Trabzon Güzel sanatlar lisesi müzik bölümünde okumuştum.  Hiçbir zaman başka bir hayalim, başka bir planım da olmadı. Müzik, hep müzik vardı dünyamda...
Evet, Liseden sonra Bilkent Opera bölümüne gittim. Ancak bunun benim için çok zor olacağını düşündüm. Zira atamalarda kadro durumları. Operaya bakış açıları, okulun 6 yıl olması beni başka arayışlara sürükledi. Zira erken para kazanmak istiyordum. İşte o zaman aradığımın bu olmadığına karar vererek İstanbul'a geldim.

5 Yılda Müzikolojiyi Bitirdim

Tekrar sınava girip  İstanbul Teknik Üniversitesi Müzikoloji bölümüne girdim.5 yılda Müzikolojiyi bitirdim. Bu arada eğitmenlik, öğretmenlik de yapıyım dedim.
Onu da elde ettim. Zira çok bilgiye sahiptim.Boşa gitmemesi için paylaşmalıyım, öğretmeliyim diye düşünmekteydim. Kaldı ki, öğretmek de çok güzel bir duygu. Bu arada enstrüman çalıyorum.
Piyano,flüt.
Haftada 3 gün öğretmenlik yapıyorum. Kalan zamanım benim müzik ve sahne çalışmalarıma gidiyor. Bu her iki çalışmayı yapmazsam, doyumsuz ve tatminsiz hissederim kendimi. Onun için hem öğretmenlik hem müzisyenlik, ikisini de aynı anda yapmaya çalışıyorum...
Normalde ben hiç Karadeniz Türküleri söylemezken,  Kanal Müzik'ten bana dediler ki,
"Sen Trabzon Maçkalısın neden gelip bir yol havası söylemiyorsun." Falan böyle
Ben de neden olmasın, bana da güzel bir anı olur diye düşündüm. Arada bir Rumca şarkılar da söylüyordum. Rumca duygusu güzel bir dil, söylerken çok keyif alıyorum. Rumca bildiğim söylenemez. Çat bat işte nasılsınız, hoş geldiniz gibi...

Müziklerim Dizilerde Yer Aldı

Karadeniz'de kalan "O vay beni Ağlarum" yol havası söyledim ve hakikaten çok güzel oldu; ben de haliyle çok mutlu oldum. Sonra Gelino bir Gürcü'ce bir türkü söyledim. Zaten Gelino bir dizide yer aldı. Bu "Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz" dizisinde çıktı ve insanlar orada gördü işte Ezgi Eyüboğlu diye biri var. Sonra ben düşündüm ki, ben de bir Karadeniz projesi yapmayalım.
Benim emsallerim bazen derler ki, "Keşke biraz daha soft dinlesek" Karadeniz hatta kendi memleketimden insanlardan da böyle şeyler çok duydum. Başka enstrümanlarla harmanlanmış bir Karadeniz müziği neden olmasın, olabilir. Bizim insanlarımız zaten çok sıcak.O şarkılar her türlü dinlenir zaten. Tek bir gitarla bile söyleseniz insanlar bundan keyif alabilirler diye düşünüyorum.

Dedik ya aslında  çok daha faklı tatlarla işlenmiş yeni şarkılarla farklı Karadeniz müzikleri projesi neden olmasın. dedik ve yaptık.

Sony Müzikle 9 Şarkılı Bir Albüm Yaptık

Çok destek oldular bana, sağ olsunlar. Tek bir şarkı var bilinen, "Habu ander sevdaluk alacak canumuzi" biliyorsunuz. Bunun dışındaki tüm şarkılar yeni. Hakikaten çok çok iyi. Dinlemişseniz çok beğeneceğinize eminim. Çok güzel eserler çıktı ortaya.İyi dinleniyor dinlenme milyonlara vurdu.

Tabi şöyle, bu albümü geçen sene Nisan sonu yaptık. Ama böyle bu Karadeniz müzikleri bir tık daha yavaş yavaş büyüyen bir şey. Çünkü biliyorsunuz bazı insanların ben Karadeniz Müziği dinlemem gibi bir ön yargıları var. Ama biz onu öyle bir sunduk ki, Bir şarkı Flamenko bir şarkı daha klasik enstrümanlarla, biraz soflaştırdım. Koyu bir dil kullanmadan çok da farklı enstrümanlar kullandık.

Akustik performansların bazılarında kemençe  var sadece. Hatta ben kemençe ve kemanı birlikte kullanmak istiyorum ve öylesini de yaptık. İnsanların, bu ne kadar farklı hale gelmiş ve baya da güzel olmuş diyecekleri bir şey oldu. Benim için çok da keyifli oldu. Aldığım geri dönüşler de beni mutlu etti ve etmeye devam ediyor...
Tabi işin başında bu benim için çok riskli bir şeydi. Ama arkasından da olumlu yorumlar almak hakikaten çok mutluluk verici...

TAKA : Evet, başarmak için denemek lazım.

Hatta başarısız olmak da bir kazanımdır. Zira "Artık bu yöntem yanlıştır nokta." Diyebilmek de tecrübelerin kazanımıdır aslında. Zira değil mi ki, "Bir musibet bin nasihatten evladır."

Ezgi Hanım Maçka adeta bir sanat merkezi. Pek çok sanatçıya sahip. Ve Eyüboğulları da hayli mahir bu sanat konusunda.
Şimdi buradan Volkan Konak'ı anmadan, sormadan geçemeyeceğim. Nasıl, Volkan bey ile görüşür tecrübelerinden yararlanır mısınız? Size katkıları oldu mu?



EZGİ EYÜBOĞLU: Ben Volkan Beyi eski tanırım; yani 7/8 yaşlarımdan tanırım. Onunla bir anımız vardır ki, hiç unutmam. Bahsetmiştim ya, Müzik ve Halk Oyunları Derneği, oraya gelir giderdi sık sık. Onun Efulim şarkısının çok severdim.

Sen De Herkese Efulim Diyorsun

 Zaten Efulim derdi insanlara. Birinci gelişinde beni görünce "Kız ne haber Efulim" dedi.  Daha sonra da başkalarına da Efulim dediğinde be de kendisine o bıcırık halimle,  "Sen de herkese Efulim diyorsun" diye sitem etmişim. Çok sevdiğin, saygı duyduğum taktir ettiğim biri . Şu anda onun olduğu konum her açıdan bağımsız.Bu çok güzel. Tamamen kişiliğini ortaya koyup hiç bir şeyden taviz vermeden sanatını icra eden bir dev isimdir Volkan Konak. Bazı insanlar ticari kaygılar nedeniyle değişik sapmalara uğruyorlar.Bazı insanlarda artık olgunlaşıp iyice sindirdiği için başka yollarda ilerlerler. Volkan Konak benim her gün dinlemekten haz duyduğum, zevk aldığım şarkıları vardır. Şu aralar çok sık görüşemiyoruz ama bu karşılıklı olarak müzik hayatlarımızın yoğunluğundan kaynaklanmaktadır.

İnanın, ağabeyim ile dahi istediğim sıklıkta buluşup görüşemiyoruz.



Bu arada Volkan Bey'in yanısıra, Kazım Koyuncu da Karadeniz müziğinde büyük yenilikler yapmış biridir. Karadeniz müziğine yeni bir soluk getirmiştir.

TAKA : Kazım Koyuncu'nun unutamadığınız parçaları hangileridir ?

EZGİ EYÜBOĞLU: "İşte gidiyorum... "
Yakar insanın kalbini, ruhunu acıtır...
Kazım Koyuncu Karadeniz müziğinin bu denli sevilmesinin baş aktörlerindendir.
Hareketli şarkılarını seviyorum.
İyi ki gelmiş bu dünyaya. Keşke biraz da daha yaşıyor olsaydı.

TAKA : Başka kimleri konuşalım mesela Resul Dindar nasıldır.

EZGİ EYÜBOĞLU: İyi bir insan olduğunu duyuyorum, biliyorum. Ama öyle bir hayranlığın var desem yalan olur.
 
Lakin Karadeniz türkülerine o da önemli katkılar vermektedir; rastladığımda dinliyorum elbet.
Sakin tarzıyla daha soft bir sanatçı.
Şunu ifade etmeliyim ki, ben Karadeniz müziğinin dışında da müzik dinlediğim ve icra ettiğim için tüm zamanım Karadeniz Müziğine tahsisli değil elbet.
Son zamanlarda Ekin Uzunlar önemli bir çıkış yaptı. Biliyorsunuz Resul Dindar'ın kemençecisiydi. Kendi işini yaptı ve aslında bir tık öne çıktı.Şu an görülen şey o. Ciddi bir dinleyiciye ulaştı. Yolu açık olsun. Herkes güzel şeyler yapsın bizler de dinleyelim yani.

TAKA : Ezgi Eyüboğlu diğer sanatçılara göre sizin farkınız ne?

EZGİ EYÜBOĞLU: Ben de yenilik yaptığımı düşünüyorum. Bu ifade belki çok iddialı oldu ama ben yaptığım müziğin geri dönüşümünden bu tepkileri alıyorum. Ve ben o farkı ortaya koyduğumu düşünüyorum.Sadece Karadeniz yapmayacağım.Başka tarz müzikler de söyleyeceğim. Ben proje proje giderek ilerlemek istiyorum. Belki Karadeniz okumayacağım ama, hemşerilerim yine benimle gurur duyulacağını düşünüyorum. Çünkü çok emek vererek başarılara imza atmak istiyorum. Tabi ki, programlarımda Karadeniz müzikleri de olacak ama dediğim gibi başka müzikler de olacak.

TAKA : Cahildim dünyanın nefsine kandım,  Neşet Ertaş ustadan okuyacak mısınız?

EZGİ EYÜBOĞLU: Elbette, ben zaten sahneye çıktığım zaman hep bir tarz müzik yapmıyorum. Şarkı okuyorum,Türkü söylüyorum. Anadolu'nun sesini terennüm ediyorum sahnelerimde. Çünkü benin aldığım eğitim de edindiğim tecrübeler de bunların üstesinden gelecek durumdadır. Bu tarz programları da Volkan Konak yapar sahne aldığında. Çok rahattır çok özgün...
Sadece Karadeniz okursanız,  bir kesim mutlu olsa da bir başka bölge insanı sıkılır bundan. Madem topluma mal olmuş   sanatçısınız, okumalısınız. Egeyi de iç Anadolu'yu da okumalısınız.
Hatta ben yabancı dillerde de hatta Rumca da okuyorum...

Erkan Oğur Çok Severim

Melihat Gülses'i dinlerim.
Erkan Oğur çok severim.Çok çok çok severim...Bir cümlesinde bile sizi ağlatabilir.
Onun sesindeki o duygu var ya...
Cem Adrian'ı dinlerken ben çok duygulanmıyorum. geniş bir ses aralığı var. Mesela bir uzun yolda dinleyeceğim bir sanatçı değil.Ama tabi ki de başarılı bir sanatçı.Ancak ben duyguyu çok önemsiyorum. herkesin beğendiği sesler vardır. Herkes aynı sesleri sevecek diye bir şey yoktur. Kimi insan Sertap Ereneri çok sever, kimi insan daha nayıf seslerden hoşlanır.
Son zamanlarda Mabel Matiz iyi dinleniyor. İnanılmaz güzel ve kaliteli işler yaptığını düşünüyorum.
Farklı bir ses rengi var. Çok sürmez Türkiye dışına taşacak bir sanatçı. Ben çok takdir ediyorum, Mücadelesini ve başarısını. Bazen risk almak lazım.
Olmayan bir şeyi duyurmak lazım ki bu şekilde insanlar sizin farkınıza varsın.

TAKA: Yaptığınız albümün adını "Naçizane" koydunuz. neden bu mütevazilik.

EZGÜ EYÜBOĞLU: Evet Harun Bey bu soruyu bana yine sormuşlardı. Ben de benim memleketimin insanları müzik sanatına o kadar katkı verdiler ki, benim bu albümümün katkısı onların yanında ancak naçizane kalır dedim. Öyle ya Karadeniz burası.

TAKA: Hangi takımı tutuyorsunuz diye soracağım. Çünkü kötü bir sürprizle karşılaşmak istemiyorum.

EZGİ EYÜBOĞLU: Ruhumla bedenimle, kalbimle Trabzonsporluyum. Hatta bana, "Neden Trabzonspor'u tutuyorsun diye soranlara, Orada yaşayan biri olarak Galatasaraylı olmamı kimse beklemesin. Trabzonsporluyum. kendimi bildim bileli Bordo mavi aşkını yaşıyorum...
Ve ayrıca o meşhur, "Bize her yer Trabzon!" sloganını atmaya bayılıyorum...

TAKA: Son olarak, ne demek istersiniz?

EZGİ EYÜBOĞLU: Gelmiş olduğum bu noktayı annemin beni yetiştirmesine, her zaman yanımda olmasına borçluyum.
O beni sürekli motive etmiştir. Demoralize olduğumda bana güç vermişi beni sürekli yüreklendirmiştir.
Çok çok kolay değil,
Volkan Konak var ya,
Trabzon'dan çıktım yola vardım geldim İstanbul'a.
Buradaki insanların sıcaklığı, güvenilirliği bambaşka. O yüzden Trabzon'a gelmem, bu röportajı yapmam, çok güzel oldu. Şimdi herkes bu röportajı okuyacak. Hakikaten benim için çok güzel oldu.
Çok teşekkür ederim, bu güzel söyleşi için. Misafirperverliğini için.Evet son olarak, hedefinizde samimi iseniz onun için gerekli mücadeleyi göze almalısınız. Bunu yaparsanız, belki zor olabilir, belki uzun sürebilir ama hedefe mutlaka ulaşırsınız.
İşte ben bunun bilincinde olarak sanat mücadelemi başlattım.
Tekrar teşekkür ediyorum.
İyi ki Trabzonluyum.
İyi ki Taka var,
İyi ki varsınız...
Harun Yavruoğlu