CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Trabzon meydanında hükümete yönelik eleştirileri ve Trabzon’un yatırım teşvikinden yararlanması gereken iller arasında 3.bölgede tutulmasına yönelik eleştiri ve diğer tespitlerine AK Partiden cevap gecikmedi. Trabzon Milletvekili Yılmaz Büyükaydın yazılı açıklama yaparak şunları söyledi:
GERÇEK DEĞERİNE ULAŞTI
‘Karadenizli üreticimizin alın teri, siyasi hesaplara kurban edilemez!
2002’de 1 doların altına gerileyen fındık fiyatı, AK Parti döneminde ilk kez gerçek değerine ulaşmıştır. Alan bazlı gelir desteği, TMO müdahale alımları ve prim ödemeleriyle üretici yıllara göre daha güçlü korunmaktadır. Fındığı tehdit eden zararlılara karşı devletimiz tüm imkânlarını seferber etmiştir. Özellikle kahverengi kokarca gibi istilacı türlere karşı tuzak dağıtımı, biyolojik mücadele ve eğitim çalışmaları kararlılıkla yürütülmektedir. 2024 yılı için 130 TL olarak belirlenen fındık alım fiyatı, 2025’te de üreticiyi koruyacak seviyede olacaktır. Bol keseden sallamakla ürünün tavan fiyatı belirlenmez.
Fındık ve çay gibi stratejik ürünlerin fiyatı; arz-talep dengesi, dünya piyasaları ve ihracat koşulları dikkate alınarak belirlenmektedir. Bu ürünler yalnızca iç pazara değil, dış ticarete de konu olan ürünlerdir. Piyasalarda alınıp satılır; masa başında, kulislerde veya kürsülerde değil, sahada şekillenir. Popülist söylemlerle fiyat belirlemeye çalışmak, üreticiye değil, fırsatçılara yarar sağlar. Yıllarca fındığı yabancı kartellere teslim edenler, bugün üreticiyi hatırlamış gibi yapıyor. ZAma artık o dönem kapanmıştır! Piyasadaki tekelleşmeye karşı yasal adımlar bir bir atılmaktadır. Çayda Reform Sürüyor, Destekler Artarak Devam Ediyor. ÇAYKUR’un kota uygulaması geçici olup, üretimin planlamasına yöneliktir. Kimseye düşük fiyattan satış dayatması söz konusu değildir. 2024’te 19 TL olan yaş çay alım fiyatı, 2025 için yüzde 33’lük artışla 25,44 TL olarak açıklanmıştır. Son 10 yılda çay üreticisine verilen destek 10 kat artırılmıştır. AK Parti döneminde çay paraları üreticilere peşin olarak ödenmiştir. Çay üreticisinin emeği zamanında karşılığını alması için devletimiz tüm imkanları seferber etmiş, ödemelerde gecikmeye asla izin verilmemiştir. Trabzon’un 3. Teşvik Bölgesinde Olması Dengeli Bir Politikadır. Teşvik bölgeleri, illerin gelişmişlik düzeyi dikkate alınarak belirlenir.
İNKARCILIKTIR
Trabzon’un 3. bölgede yer alması, yatırımcılara cazip fırsatlar sunar ve şehrin kalkınmışlık düzeyini tesciller. “Trabzon neden 6. bölge değil?” demek; bu şehrin gelişimini inkâr etmektir.
🟩 İlçe Bazlı Teşvik: Akılcı ve Adaletli Yaklaşım Teşvik sisteminde ilçelere göre farklı uygulamalar yapılması, adil kalkınma anlayışının bir sonucudur. Trabzon’da sosyoekonomik olarak daha fazla desteğe ihtiyaç duyan ilçeler, daha yüksek oranlarda teşvikten yararlanmaktadır. “Trabzon Teşvik Alamıyor” Muş? Hangi Trabzon’dan Bahsediyorsunuz? 2009’dan bu yana Trabzon, devlet teşviklerinin odak illerinden biridir. 2006-2024 arasında yalnızca Tarım ve Orman Bakanlığı projeleri kapsamında, 6.309 yatırımcıya 172 milyon TL’nin üzerinde hibe desteği sağlanmıştır.
ÇÖP TESİSİ KALICI ÇÖZÜMDÜR
2024 yılında ise TKDK tarafından yaklaşık 32 milyon TL hibe, 44 milyon TL’lik projeye destek sağlanmıştır. OSB altyapıları, liman modernizasyonları, GES yatırımları, turizm ve teknoloji destekleriyle Trabzon her alanda kalkınmaktadır. Bu yatırımları görmezden gelmek; Trabzon’a ve emek veren herkese haksızlıktır. Araklı Çöp Tesisi Üzerinden Samimiyet Testi Araklı Katı Atık Bertaraf Tesisi, Trabzon’un çevre sorununa kalıcı çözüm sunmak için kurulmuştur. Tesisteki teknik koku sorunu giderilme aşamasındadır. Derdi çözüm olmayanların samimiyeti ise milletin takdirindedir.
NELER YAPTIK NELER
Trabzon’u Sevmek; Trabzonlu Olmakla Değil, Trabzon’a Hizmetle Ölçülür. B şehirde kim laf üretiyor, kim eser bırakıyor; millet her şeyin farkındadır. AK Parti döneminde Trabzon’a kazandırılan başlıca yatırımlar şunlardır:
* Kanuni Bulvarı
* Şehir Hastanesi
* Güney Çevre Yolu
* Havalimanı Yenilenmesi
* Organize Sanayi Bölgeleri
* Millet Bahçeleri
* Güneş Enerji Santrali(GES) Projeleri
* Yeni okullar ve sağlık tesisleri
* Şehir Stadyumu ve spor tesisleri
* Kadın Yaşam Merkezleri
* Gençlik merkezleri ve sosyal donatı alanları
* TOKİ konutları
RAYLI SİSTEM GELİYOR
Raylı sistem projesi de Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın koordinasyonunda tamamlanma aşamasındadır. Planlama; sadece istemekle değil, zemin yapısı, nüfus yoğunluğu ve fizibilite çalışmalarıyla olur. Bugün AK Parti’nin başlattığı projelere kurdele kesen, hafriyat döken ve “Temel atmama töreni” düzenleyen zihniyetle karşı karşıyayız. “50 bin araç geçecek diye tünel mi yapılır?” diyenler, o tünelin İstanbul için ne kadar önemli olduğunun farkındadırlar diye düşünüyorum.
MANHİPÜLE VAR
Tıpkı İstanbul’da olduğu gibi, Trabzon’da da yapılan hizmetler manipüle edilmekte; gerçek emek ve eserler gölgede bırakılmaktadır. Bu anlayış, şehrimize yapılan yatırımları ve hizmetleri değersizleştirme çabasından başka bir şey değildir. Metroya Kurdele Kesmekle Hizmet Olmaz
Eski Ulaştırma Bakanımız Sayın Adil Karaismailoğlu, İBB’nin yapmadığı Şehir Hastanesi yolunu tamamlamış, İstanbul Havalimanı ve Sabiha Gökçen metro hatlarını hayata geçirmiş, Çamlıca Kulesi’ni İstanbul’un simgesi haline getirmiştir.
5 PROJESİ BİLE YOK
Trabzon’da ise Zigana Tüneli’ni açmış, Kanuni Bulvarı’nı tamamlamış, Güney Çevre Yolu’nun temelini atmış, raylı sistem projesini yatırım programına aldırmıştır. Gerçek hizmet budur. Laf değil, eser üretmek! “İmamoğlu Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı 4 Kez Yendi” Söylemine Cevap: Güldürmeyin
İmamoğlu’nun 5 yılda ortaya koyduğu 5 kalıcı proje dahi yokken, onu Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’la yarıştırmak trajikomiktir. İnsanlar İmamoğlu’nu daha çok yanan otobüsler, Para Kuleleri ve bantlanan kameralarla hatırlamaktadır. Kaldı ki Cumhurbaşkanımız ile Ekrem İmamoğlu bugüne kadar sandıkta hiç karşı karşıya gelmemiştir. Sayın Erdoğan, sadece sandıkta değil; milletin gönlünde de liderdir ve bugün hâlâ en çok güvenilen isimdir.
LAF ÜSTÜNE LAF KOYAN MI? TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYAN MI?
Trabzon üzerinden siyasi prim yapmaya çalışanlar bilsin ki: Bu millet, kimin hizmet ettiğini; kimin laf ürettiğini çok iyi biliyor. Biz laf üstüne laf koyanlardan değil, taş üstüne taş koyanlardan olduk. Karadeniz’in hırçın dalgalarına yön veren iradeye, kürsülerde esip gürleyenlerin laf yetiştirmesi nafiledir.’
