Bu konuda çok yazılıp, çiziliyor.
Uyarılar yapılıyor, önlemler alınıyor.
Genelgeler yayınlanıyor. Programlar yapılıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sağlık bakanı Fahrettin Koca; olağan üstü gayret ve mesai harcıyorlar.
Netice değişmiyor. Ters giden bir şeyler var.
Vatandaş kurallara uymuyor, önlem almıyor.
Cumhurbaşkanlığı genelgesini bile uymayanlar var.
Hastanelerde yer kalmadı.
Gelinen noktada, Hürriyet Yazarı Abdülkadir Selvi’nin yazdığı gibi, Ankara Vuhan oldu.
Virüsün dünyaya yayıldığı Çin’in Vuhan kentinde hayat neredeyse normale döndü.Ankara neredeyse Vuhan oldu.
 Ankara’daki vaka artışının nedenlerine ilişkin araştırmalar yapılıyor.
 Ankara’da yazın memleketine gidenler, dönüşte virüsle birlikte geliyorlar.
                                                           *
Düğünler, cenazeler, Bayramlar, toplu ibadetler, akraba ziyaretleri ve toplu ulaşım virüsün yayılmasında etkili oluyor.
Bir de Ankara geçiş güzergâhında olduğu için tatilden dönenler ya da tatile gidenler ile memlekete ziyarete gidip dönenlerin uğrak noktası olunca, virüs Ankara’ya toplanmış oluyor.
 
Meclis kapalı. Ancak buna rağmen koronavirüs siyasetçileri vurmaya başladı. Eski başbakanlardan AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’dan sonra CHP Sözcüsü Faik Öztrak ile Bülent Arınç’ın da  COVID-19 testi pozitif çıktı.
Pozitif çıkan çok sayıda milletvekili ve üst düzey bürokratlar var..
Yoğun bakıma alınan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, süreci ağır geçirenlerden. Hastalarımızın hepsine Allah şifa versin.
 
*
Prof.Dr Osman Müftüoğlu’nun yerinde ve haklı tespitleri var..
Bu tespitlere aynen katılıyorum ve imzamı basıyorum. Doğru söze ne denir?
 Cumhurbaşkanlığı genelgesine rağmen, esnek, dönüşümlü ve evde çalışma sistemine geçmeyen bankalar var.
 
Pandemide 1’inci devreyi başarıyla tamamlamışken, 2’nci devredeki bu kötü performansı nasıl açıklayabiliriz? Nasıl içimize sindirebiliriz?
Tamam, AVM’leri erken açtık. Tamam, yeni normale fazlaca hızlı girdik, çok hızlı normalleştik. Tamam, virüsü sanki “Çekti gitti!” farz etme yanlışı yaptık. Tamam da sadece bu yanlışları her akşam ekranlarda tekrarlayıp durmak bize ne kazandıracak? Neden çözümler tartışılmaz? Radikal önlemler alınmaz? Anlamakta güçlük çekiyorum.
*
Neden “Niye böyle olduk, bu hale nasıl geldik?” sorusu kadar, “İçine düştüğümüz bu tehlikeli çukurdan nasıl daha süratli ve daha az zayiatla çıkabiliriz?” sorusuna da odaklanmıyoruz.
 “Salgın kontrolden çıktı! Diyen hocalarımız gerçekten haklı olabilirler mi? Eğer durum öyleyse ne yapacağımızı, işin içinden nasıl çıkacağımızı da madde madde açıklayamazlar mı?
Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, Sağlık Bakanı’mızın ve İçişleri Bakanı’mızın mutlak katılımıyla pandemiyle mücadelede “Yeni bir sayfa” açılamaz mı? “yeni bir pandemi stratejisi paketi” önümüze konulamaz mı?
Ayrıca Pandemi Bilim Kurulu’nda da bir kan değişikliği yapılıp kurula yeni oyuncular alınamaz mı?
Bilim Kurulu üyelerinin farklı ve hatta bazen birbirinin tersi olabilen açıklamalar yapmaları önlenemez mi? Tamam, tabii ki hocalarımızın görüşleri farklı olabilir. Ama bu görüşler neden Bilim Kurulu’nda değil de kamuoyu önünde paylaşılır?
Acil ve radikal önlemler kapıdı şart
Ve bence de kapıda.