İklim krizinin etkileri artık yalnızca doğayı ve yetişkin sağlığını değil, çocukların zihinsel gelişimini de doğrudan tehdit ediyor. UNICEF verilerine dayanan ve altı ülkede 19 bin 600 çocuk üzerinde yapılan yeni bir araştırma, aşırı sıcaklara düzenli olarak maruz kalan 3-4 yaş grubundaki çocukların bilişsel gelişiminde ciddi gerilemeler yaşandığını ortaya koydu. Aylık ortalama sıcaklığın 32 dereceyi aşmasının, çocukların okuma, yazma ve temel matematik becerilerinde belirgin düşüşlere yol açtığı belirlendi. Uzmanlar, bu erken kayıpların ilerleyen eğitim hayatını da kalıcı şekilde etkileyebileceği konusunda uyarıyor.

30 Derece Eşiği Çocuk Gelişiminde Kritik Rol Oynuyor

Araştırmaya göre çocukların bilişsel gelişimi üzerinde sıcaklığın doğrudan ve bağımsız bir etkisi bulunuyor. Aylık ortalama sıcaklığın 32 dereceyi aşması, 3-4 yaşındaki çocukların yaşına uygun gelişim seviyesine ulaşma olasılığını yüzde 2,8 ile 12,2 arasında azaltıyor. Üstelik sıcaklıklar henüz 30 derece seviyesindeyken bile harf tanıma, basit kelime okuma ve 1’den 10’a kadar sayma gibi temel öğrenme becerilerinde dikkat çekici bir gerileme gözlemleniyor. Bu durum, sıcaklık artışlarının çocukların öğrenme hızını doğrudan yavaşlattığını ortaya koyuyor.

Etkiler Sadece Zihinsel Değil, Sosyal ve Fiziksel Alanı da Kapsıyor

Araştırma sonuçlarına göre aşırı sıcakların olumsuz etkileri yalnızca bilişsel gelişimle sınırlı kalmıyor. Daha düşük düzeyde olsa da çocukların sosyal, duygusal ve fiziksel gelişiminde de gerilemeler tespit edildi. Uzmanlar, sıcak havaların çocuklarda dikkat süresini kısalttığını, uyku düzenini bozduğunu ve oyun yoluyla öğrenmeyi de olumsuz etkilediğini vurguluyor. Bu durum, erken çocukluk döneminde kazanılması gereken çok yönlü gelişim becerilerinin sekteye uğramasına neden oluyor.

Etki Anne Karnında Başlıyor, Eşitsizliği Derinleştiriyor

Çalışmanın en çarpıcı bulgularından biri de aşırı sıcakların etkisinin doğumdan önce başlaması oldu. Hamileliğin ilk üç ayında 33 derecenin üzerindeki sıcaklıklara maruz kalan annelerin bebeklerinde gelişim kaybı yaşanma ihtimalinin yüzde 5,6 arttığı belirlendi. Ayrıca bu olumsuz tablo, düşük gelirli, suya erişimi sınırlı ve yoğun kentleşmiş bölgelerde yaşayan çocuklarda çok daha ağır seyrediyor. Uzmanlar, iklim krizinin sosyoekonomik eşitsizliği derinleştiren bir faktör haline geldiğini belirtiyor.

Erken Yaşta Yaşanan Kayıplar Yıllarca Telafi Edilemiyor

Araştırmanın başyazarlarından Jorge Cuartas, erken yaşta yaşanan bilişsel kayıpların ilerleyen yıllarda katlanarak büyüdüğünü vurguladı. Cuartas, temel matematik ve okuma becerilerindeki eksikliğin, ilkokuldan üniversiteye kadar akademik başarıyı zincirleme biçimde olumsuz etkileyebileceğini ifade etti. Uzmanlar, bu durumun yalnızca bireysel değil, uzun vadede toplumsal üretkenliği de düşürebilecek bir risk taşıdığına dikkat çekiyor.

Öne Çıkan Bulgular

İklim krizinin sessiz ama yıkıcı etkileri, artık çocukların zihinsel gelişiminde de geri dönüşü zor izler bırakıyor. Uzmanlar, çocukları aşırı sıcaklardan koruyacak eğitim, şehircilik ve sosyal destek politikalarının acilen hayata geçirilmesi gerektiğini vurguluyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda paylaşın.

Kaynak: Cumhuriyet