Bir yıl öncesine kadar Karadeniz bölgesinde 300 bine yakın orman davası vardı. Bir taraftan Orman Bölge müdürlükleri diğer taraftan da Tarım müdürlükleri Milletin Osmanlı’dan bu tarafa kullandığı arazileri ile ilgili hem havadan çekimler yaparak sonrasında kadastro ölçümleri yaparak el koyuyorlar.
Bununla yetinmeyip sorunları mahkemelere taşıyarak devletin arazisine el koymaktan cezai işlem uygulatıyorlar. Bu tür davalarla ilgili olarak Rize’nin Ardeşen ilçesinde de Yazıcı ailesinden bir vatandaşımız 6 ay hapis cezası aldı. Devletin, Osmanlı’dan bu yana 200 yıllardır kullandığı arazilere el koymasına tepki gösteren vatandaşlar, ‘Devlet güçlüdür ama teberrut olmamalıdır. Devlet millet için vardır. Bu arazilere el koyuluyor devlet bir daha uğrama bile uğramıyor bizim yıllardır ekip biçtiğimiz araziler buralar. Elimizden alınıyor. Bunu şiddetle kınıyoruz’ dediler.
Trabzon ve Bölge milletvekillerine çağrı yapan vatandaşlar, ‘Karadeniz Halkının büyük sorunlarından birisi Orman davalarıdır. mutlaka ama mutlaka bu orman davalarının çözülmesi gerekmektedir. Aranızda bir komisyon kurun ve buna eğilin. Bu sorunu kökünden çözen ömür boyu bu milletin vekili olarak kalacaktır’ dediler. Özellikle AK Parti Trabzon Milletvekili Salih Cora, konuyla yakından ilgileniyor. Hukukçu kimliği ile birlikte de vatandaşlardan kendisine ulaşan mesajlara, dilekçelere eğiliyor ve hem Orman bölge müdürlükleri hem şeflikler nezlinde hem de yargı aşamasında takipçi oluyor.
İŞGALCİ DEĞİLİZ
Karadenizliler, yüzlerce yıldır kullandıkları ve atalarından miras kalan yaylalarında ve mezralarında bulunan tarihi evleri nedeniyle İşgalci konumuna düşürüldüler. Bu yüzden Karadeniz köylüleri 6’şar aya mahkûm edilmişlerdi.. Ayrıca 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmuşlardı.. Rize’nin Çamlıhemşin ilçesine bağlı Sal ve Pokut yaylalarında yaşayan 239 yaylacı, dedelerinde kalan evlerine ”kaçak yapı yapmak ve kullanmak” suçundan ceza almaları, Karadeniz Bölgesi’nde yaşayan tüm yaylacıları tedirgin ediyor. Yine atalarından kalan ve yüz yıllar boyunca kollayıp, koruduğu arazileri “ormandır” gerekçesi ile Orman Bakanlığı el konuldu, köyler devlet adına tescil edildi. Yetmedi, kendi arazisinde yakacak için bir iki ağaç kesen binlerce köylü; Orman işletme Müdürü ve Şefleri tarafından savcılığa sevk edilip yargılanıyorlar. Bu arada, bölgede yapılan HES’ler nedeniyle ormanlar katlediliyor, binlerce ağaç kesiliyor, dereler kurutuluyor. Bu durum, heyelanlara, toprak kaymasına neden oluyor. Ama ses çıkaran, işlem yapan olmuyor. Anlayacağınız Karadeniz köylüsü çaresiz ve yalnız. Sahip çıkanı, hakkını arayanı yok. Karadenizli sesini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a duyurmak istiyor.. Bu baskı devam ederse, köylüler ”Alın köyleri, yaylaları, mezraları sizin olsun, kime satacaksanız satın..!” diyecekler..
